En evrensel yüz ifadesi: Hayır
National Geographic dergisinden sağlanan 2005 yılı verisine göre, dünya üzerinde 6 bin 971 dil aktif olarak kullanılıyor. Peki bu kadar dil aktif olarak kullanılırken, evrensel bir yüz ifadesine sahip olma ihtimalimiz var mı?
YAŞAM- Yüz ifadelerimiz, günlük hayatımızdaki diyaloglarımızın içerisinde önemli bir yer tutar. Konuşurken takınılan yüz ifadesinden, bir durumdan hoşlanıp hoşlanılmadığının ya da bir durumun kabul edilip edilmediğinin rahatlıkla anlaşılması mümkündür. Hatta bazı durumlarda yüz ifadelerimiz kelimelerin yerine bile geçebilir ve hiç konuşmadan yalnızca yüz ifademizle duygularımızı anlatabiliriz.
Cognition dergisinde yayımlanan bir çalışmaya göre, ‘hayır’ duygumuzun yüz ifadesi evrensel olabilir. Yani bütün insanlık olarak negatif yargılarımızı belirtmekte kullandığımız, evrensel ve benzersiz bir yüz ifadesine sahip olabiliriz.
İngilizce, İspanyolca, Mandarin Çince ve Amerikan İşaret Dili'ni ana dili olarak konuşanlar için aynı olduğu kanıtlanan bu yüz ifadesi, çatık bir kaş, basılı dudak ve yukarı yükseltilmiş çenenin birleşiminden oluşuyor. Genel çerçevesiyle, "kabul etmiyorum" ya da ‘’hayır’’ gibi düşüncelerimizi ilettiğimizde bu yüz ifadesini takınıyoruz.
Daha önce yapılan bir çalışmada, evrensel yüz ifadesi araştırmasının da yürütücüsü olan Prof. Aleix Martinez ve beraberindeki bilim insanları, bilgisayar algoritmaları kullanarak 21 duygusal yüz ifadesini belirlemişlerdi. Bunların arasında, daha temel duyguların kombinasyonundan oluşan karmaşık duyguların belirtildiği yüz ifadeleri de yer alıyordu. Yeni yapılan çalışmada ise bilim insanları, eğer evrensel bir yüz ifadesi varsa, bunun üç temel yüz ifadesinin kombinasyonundan oluşabileceği hipotezini ortaya attılar. Bu yüz ifadeleri, ahlaki olarak reddettiğimiz durumlara karşı gösterdiğimiz kızgınlık, nefret ve teessüf duygularını temsil ediyor.
Peki, evrensel yüz ifadesinin belirlenmesi çalışması için neden negatif duygulara odaklanılmış olabilir? Charles Darwin, tehlike ya da saldırıyı ifade etmenin tarihte insanların konuşma yeteneği gelişmeden çok önce hayatta kalmak için büyük öneme sahip olduğuna inanıyordu. Buradan yola çıkan bilim insanları, eğer evrensel bir yüz ifadesi varsa bunun bir durumu kabul etmeme ya da aynı fikirde olmamayı ifade etme üzerinden oldukça kolay belirlenebileceğinden şüphelendiler.
Bu hipotezlerini test etmek için, araştırmacılar değişik dilleri konuşan katılımcıların kamera görüntülerini aldılar. Katılımcılar, görüntüleri alındığı sırada ana dillerinde konuştular ve standart bir diyalog içerisinde doğal yüz ifadelerini sergilediler. Araştırmacılar, bazı katılımcıların negatif cevapları sırasındaki yüz ifadelerini işaretleyip bunu diğer katılımcılarla karşılaştırdılar. Örneğin; ‘’Bu durumu kabul etmiyorum,’’ benzeri cümleler sarf edilirken sergilenen yüz ifadeleri ‘’hayır’’ olarak işaretlendi.
Araştırmacılar aynı zamanda alınan görüntüler içerisindeki her bir kas hareketini ve yönünü belirlediler. Kaydedilen görüntülerdeki binlerce resim karesi de bilgisayar algoritmaları yardımıyla karşılaştırıldı. Bulgulara göre; hayır yüz ifadesi çatık kaşın temsil ettiği kızgınlığın, yukarı kalkmış çenenin temsil ettiği tiksinti ya da nefretin ve dudakları sıkıştırmanın temsil ettiği teessüfün birleşiminden ortaya çıkıyor. Konuşulan dilden bağımsız olarak ve hatta konuşmak ya da şarkı söylemekten bağımsız olarak, yüzümüzdeki bu üç kas hareketinin birleşimi ile katılmadığımız durumlara tepki veriyoruz. Hatta bazen bu yüz ifadesini ‘’hayır’’ kelimesinin yerine de kullanıyoruz. Bu çalışma gösteriyor ki, her ne kadar farklı dilleri konuşuyor olsak da, kelimelere dökmediğimiz ortak, evrensel bir yüz ifademiz var. Bu yüz ifademizin temsil ettiği duygumuz ise hayır!’