Sibel Hürtaş
THK da kayyım istiyormuş
Sibel HÜRTAŞ
Türk Hava Kurumu Başkanı Ahmet Bertan Nogaylaroğlu imzasıyla 4 Temmuz 2019 günü İçişler Bakanlığı’na "Çok Gizli" "Çok İvedi" uyarılı bir evrak ulaştırıldı. İçişleri Bakanlığı Sivil Toplumla İlişkiler Genel Müdürlüğü’ne ulaştırılan dilekçede, Kurumun 12 asil üyesinden 9’unun görevden alındığı belirtiliyor ve İçişleri Bakanlığı’na, görevden alınan bu isimlerin yerine "kayyım atanması" talebinde bulunuluyor.
Evet Nogaylaroğlu, kendi yönetimindeki kişileri görevden aldığını ve görevine devam edebilmek adına da bu isimlerin yerine kayyım atanmasını açık açık İçişleri Bakanından "rica" ediyordu.
Bu evrakın İzmir’de söndürülemeyen orman yangınlarıyla birebir ilgisi var. Nasıl mı? Nogaylaroğlu’nun görevden aldığını iddia ettiği isimler aslında görevden alınmamış, THK’nın orman yangını ihalesini "danışıklı" olarak almadığı gerekçesiyle istifa etmişlerdi. Üyeleri istifaya götüren süreç ise 2018 yılının Ekim ayında başlıyor…
Bugün Orman Bakanı Ekrem Pakdemirli’nin "CHP ile birlikte çalışıyor" dediği Türk Hava Kurumu’nun, 2018 yılının Ekim ayında yapılan kongresine bizzat Hava Kuvvetleri Komutanı Hasan Küçükakyüz tarafından bir aday gösterildi. Kongrede, Küçükakyüz’ün önerdiği Bertan Nogaylaroğlu aday oldu ve THK Başkanlığına getirildi.
Nogaylaroğlu, 2018 yılının Ekim ayında, göreve geldiğinde önce Sağlık Bakanlığı’nın kuduz ihalesine girmedi, Kapadokya’daki balon hizmetleri ve Sağlık Bakanlığı hava ambulans hizmetlerinde ise başarısızlıkları yüzünden sürekli ceza yedi. Türk Hava Kurumu’nun istifa eden yöneticilerinin iddialarına göre THK’nın en önemli gelir kaynaklarından biri olan kurban derisi toplama konusunda ise Diyanet’le sözlü bir anlaşma yaptı. İddiaya göre THK artık kurban derisi toplamayacak, Diyanet de bunun karşılığında THK’ya 20 milyon TL verecekti. THK kurban derisi toplamadı ama Diyanet de bu parayı vermedi. İddiaya göre Nogaylaroğlu başkanlığındaki THK’nın kaynakları bir bir eridi. Buna karşın aynı tarihlerde Türk Hava Kurumu Üniversitesi Rektörü başta olmak üzere THK Genel Müdürlüklerine çok sayıda atama yapıldı ve rektör ile genel müdürlüklere astronomik maaşlar ödenmeye başlandı. THK bu maaşları ödeyemeyince Bankalardan yüksek faizli krediler çekti. Bu atamalar beraberinde büyük bir tasfiyeyi de beraberinde getirdi. THK yöneticileri ilgili kurumlara yazdıkları dilekçelerde şu ifadelere yer veriyor:
"Kurumdaki tüm üst düzey görevlilerin işlerine (kendi beyanlarında 73 kişi) baskı ve tehditle son verilmiş, yerlerine iki katı ücretle albay ve general emeklileri kuruma alınmıştır. Hukuk büroları ile anlaşmalar yapılmaya başlanmış, kurumda gerekli hukuk müşavirliği donanımı var iken bunların olumsuz görüş bildirdikleri işlemleri tesis edebilmek için dışarıdan israf edilerek sözde hukuk hizmetleri satın alınmaya başlanmıştır. "
YANGIN SÖNDÜRME İHALESİ
THK yöneticilerinin iddiasına göre son tartışma ise Orman Bakanlığı’nın yangın söndürme ihalesi nedeniyle gerçekleşti.
Orman Bakanlığı, 2019 yılının Mart ayında yangın söndürme ihalesine çıktı. THK Başkanı Nogaylaroğlu, ilk ihaleye komik bir gerekçeyle, teminat mektubu bulamadığı gerekçesiyle girmedi. Orman Bakanlığı ilk ihaleyi tamamlayamadı. Bu kez pazarlık usulü ihaleye çıktı.
THK Başkanı Nogaylaroğlu bu ihaleye girdi ama 2018 ücretlerinin yüzde 40 fazlası bir fiyat teklif etti. Nogaylaroğlu bu teklifte bulunurken, THK’nın 7 uçaklık filosunda ise sadece 2 uçak faal durumda, diğer uçaklar ise atıl durumdaydı.
THK yöneticileri THK Başkanı Nogaylaroğlu’nun Kurum kaynaklarını arkadaşlarını getirdiği genel müdürlük maaşlarına harcadığını bu nedenle de uçaklar için yapılması gereken bakımların yapılmadığını ve uçakların atıl durumda bırakıldığını iddia ediyorlar.
THK’nın Orman Bakanlığı’nın yangın söndürme ihalesini kaybetmesi bu şekilde gerçekleşiyor. THK yöneticilerine göre 35 yıldır ilk kez böyle bir şey oluyor!
Bunun üzerine Türk Hava Kurumu yönetiminde başlayan tartışma ise bir görevden alma ile son buluyor. THK Başkanı itirazlar üzerine THK’da Orman Bakanlığı’nın temsilcisi olarak görev yapan Ömer Bülent Arslan’ı görevden alıyor.
THK yöneticileri Başkan Nogaylaroğlu’nun bu tutumunu hem Cumhurbaşkanına hem de Devlet Denetleme Kurulu’na şikayet ediyor. THK yöneticilerinin Cumhurbaşkanına yazdığı mektupta, THK’nın "bilerek ve isteyerek" Orman yangını ihalesini kaybetmesinin bir "danışıklı dövüş" olabileceği dahi belirtiliyor:
"THK nın asli özdeşleşmiş görevleri arasında bulunan Orman Yangını Söndürme ihalesinde bir önceki yılın yaklaşık %40 fazla fiyat teklif etmiş, iki uçağının dışında basiretsiz yönetim nedeniyle uçakları uçamaz halde bulunduğundan ve yüksek fiyat endişesi ile Genel Müdürlükçe yıllardır sürdürülen ihalenin kazanılmaması temin edilmiştir. Bu şekilde fiyat verilmesinin bir danışıklı döğüş olabileceği de düşünülmektedir."
THK yöneticileri Devlet Denetleme Kurumu’na da bir yazı yazarak, Orman Yangını Söndürme ihalesine ilişkin gerçekleşen olayları bildirdi. Ama her iki kurumdan da yanıt alınamadı.
İHALE NE OLDU?
Orman Bakanlığı, THK’ya vermediği ihaleyi bu gerekçelerle adı sanı duyulmamış özel bir şirkete verdi. Şirketin elinde hiç uçak yok, buna karşın orman yangını söndürme helikopterleri var. THK’nın Ankara, Ege ve Akdeniz’deki yangın söndürme uçakları atıl durumda bırakılırken, tüm ihale göz göre göre bir helikopter filosuna veriliyor.
THK yöneticilerine göre bu en büyük felaketi de beraberinde getiriyor. Çünkü, orman yangınlarında pervaneler ateşi daha da körüklediğinden ilk müdahalenin mutlaka söndürme uçaklarıyla yapılması gerekiyor. Bu ihalenin başlı başına helikopter filosuna verilmesi zaten faciaya davet çıkaran ilk adımdı.
Orman Bakanı’nın uçakların eski olmasına ilişkin gerekçesi de kabul edilemez bulunuyor ve şöyle diyorlar:
"Uçakların eski olması önemli değil. Önemli olan uçakların teknik bakımlarının zamanında yapılmasıdır. THK Başkanı, uçak bakımlarına yeteri kaynağı ayırmadı. Uçaklar bakımsız kaldığı için atıl durumda bırakıldı. Ama buna karşın uçaklar için görevlendirilen yer personeli ve pilotlara her ay düzenli maaşları yatırıldı."
İSTİFALAR
THK yönetimini, başta Orman Yangını Söndürme ihalesi olmak üzere çok sayıda ihalede etkisiz ve başarısız kalan THK Başkanı Nogaylaroğlu’nu protesto etti.
Bu süreçte THK’nın
12 Yönetim Kurulu asil üyesinden 9’u 11 yedek üyesinin 11’i,
Disiplin Kurulu’nun 5 asil üyesinden 5’i 5 yedek üyesinden 4’ü,
Denetim Kurulu’nun da 3 yedek üyesinin 3’ü istifa etti.
İstifalar nedeniyle Dernekler Yasası’na göre THK’nın hemen olağanüstü kurultaya gitmesi gerekiyordu. Haziran ayında istifa eden THK yöneticileri önce Noter’den olağanüstü kurultay ihtarnamesi çekti ardından Ankara 19. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde dava açtı. Mahkeme davayı kabul edilebilir buldu.
THK Başkanı Nogaylaroğlu Ankara 15. Asliye Hukuk Mahkemesi’ne başvurarak tedbir istedi ve Mahkeme aynı gün tedbir kararı aldı. Böylece Olağanüstü Kongre süreci durdurulmuş oldu.
VE KAYYUMLAR…
Nogaylaroğlu, 28 Haziran günü istifa eden Yönetim Kurulu üyelerinin istifasını kabul etmedi ve 1 Temmuz günü bu isimleri görevden aldığını ilan etti. 4 Temmuz günü de İçişleri Bakanlığı’na bir yazı yazarak ‘görevden aldığı’ yönetim kurulu üyelerinin yerlerine kayyım atanmasını istedi.
Türk Hava Kurumu’nda son durum bu…
Kurumun resmi internet sitesine bakıldığında Başkan ve iki yönetici dışında hiçkimsenin ismi yok… Tüm yöneticiler bir anda buhar olmuş gibi THK tüm iş ve işlemlerine devam ediyor.
THK’da yaşanan kavgaların en büyük yansıması bugün İzmir’deki orman yangınlarında görüldü. Kapadokya’daki balon ihalesi, Sağlık Bakanlığı’ndaki ambulans helikopter hizmetleri ile ilgili sorunlar ve THK Üniversitesi’nde olanlar da cabası.
Ha bir de THK’nın İstanbul başta olmak üzere tüm Türkiye’deki otelleri de unutmamak gerek.
Onlarla ilgili ayrıntıları da yazacağım…