'Gaziemir’de radyoaktif madde 500 bin ton'

'Gaziemir’de radyoaktif madde 500 bin ton'
Gaziemir Kurşun Fabrikası'nın eski yönetim kurulu üyesi Irvana: Bölgede Türkiye Enerji, Nükleer ve Maden Araştırma Kurumu'nun temizlediğini iddia ettiği radyoaktif maddeden fazlası var.

TUGAY CAN

+ GERÇEK- Kamuoyunda İzmir’in Çernobili adıyla bilinen eski Gaziemir Kurşun Fabrikası, İzmir’in çevre problemlerinin başında geliyor. 67 yıl boyunca Kurşun Fabrikası olarak kullanılan alan, yıllardır Gaziemir’in Emrez Mahallesi sakinlerinin ciddi bir problemi olarak varlığını sürdürüyor.

Gaziemir’de Aslan Kurşun Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi ve Aslan Avcı Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi ortaklığı ile işletilen fabrikanın alanı şu anda atıl bir vaziyette. Fabrika 2011 yılından bu yana Torbalı’da faaliyet gösteriyor. Ancak Gaziemir’de bulunan alan günümüzde nükleer atıklarla gündemde. Gaziemir’in Emrez Mahallesi’nde oldukça yakın durumda bulunan bölge, çevre sakinleri için hem çevre hem de sağlık açısından problem teşkil ediyor.

Uzmanlar radyoaktif maddenin kurşun fabrikası vasıtasıyla oluşamayacağı konusunda hemfikir. Eski kurşun fabrikasına radyoaktif maddelerin hangi yollarla geldiği ise gizemini korumaya devam ediyor.

ŞU ANA DEK 260 TON RADYOAKTİF MADDE TEMİZLENDİ

Geçtiğimiz günlerde Türkiye Enerji, Nükleer ve Maden Araştırma Kurumu, Gaziemir Belediye Başkanlığı’na gönderdiği yazıda şu ana kadar 260 ton radyoaktif maddenin temizlendiğini aktardı. Ancak bölgede bulunan radyoaktif madde miktarının çok daha fazla olduğu öne sürülüyor.

Bu iddiaların başında ise Aslan Kurşun Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi’nin eski çalışanları arasında yer alan Mustafa Irvana yer alıyor. Irvana aynı zamanda şirketin yönetim kurulu üyesiydi.

‘CEZA ALMAZLARSA BU İŞLER DÜZELMEZ’

Irvana, Gaziemir Kurşun Fabrikası’nın çevreyi kirletmesine ilişkin Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi’nin açtığı davada yargılanan isimler arasında yer aldı. Mustafa Irvana ile aynı davada yargılanan Hasan Yavaş, Ayşegül Yavaş Budau, Aynur Ekener, Öznur Kolcuoğlu ve Şennur Yavaş ceza almadı. Mahkeme tüm sanıklar hakkında ayrı ayrı beraat kararı verdi.  

Mustafa Irvana ayrıca 2000 yılında vefat eden Aslan Kurşun Sanayi ve Ticaret A.Ş'nin sahibi Hasan Yavaş’ın eski damadı. Her ne kadar aradan geçen yedi yılın ardından konuşması kuşku uyandırıcı olsa da Mustafa Irvana’nın fabrikanın çevreyi kirletmesi üzerine anlattıkları kayda değer.

Aradan geçen yedi yılın ardından konuşan Mustafa Irvana, radyoaktif maddelerin bölgeye gelmesine fabrika yetkililerinin göz yumduğunu öne sürüyor. Irvana ayrıca süreçte kendisinin masum olduğunu savunarak yeni bir mahkeme sürecinin başlatılabileceğine işaret ediyor.

 Irvana, "Ceza almaları gerektiğini düşünüyorum. Almazlarsa bu işler düzelmez" diyor.

 ‘KAMYON KAMYON TOPRAK GETİRİLDİ’

1987 yılından 2006 yılının sonuna kadar fabrikada çalışan Mustafa Irvana, sürecin en önemli tanıkları arasında. Kurşun fabrikasının uzun yıllar üretim sırasında oluşan cürufu fabrikanın içinde yer alan bir çukura gömdüğünü söyleyen Irvana,  "Bildiğim kadarıyla 1987 yılından bu yana kurşun üretimi sırasında ortaya çıkan cürufun tamamı orada bulunan bir çukura döküldü. Bunlar dışarıdan görünmesin diye de defalarca kamyon kamyon toprak getirildi" diyor.

‘RADYOAKTİF ÇUBUKLARI CÜRUFLARIN İÇİNE ATMIŞLAR’

Mustafa Irvana’nın iddiaları bu kadarla da sınırlı değil. Bölgede bulunan radyoaktif madde miktarının tahmin edilenin çok daha üstünde olduğu iddiasında bulunuyor. Irvana, Gaziemir’de 500 bin ton radyoaktif maddenin bulunduğunu, bu durumun radyoaktif maddeler ile cürufların iç içe geçmesi sebebiyle gerçekleştiğini öne sürüyor.

2006 yılı sonunda radyoaktif maddelerin fabrikaya gelişini ise şu sözlerle anlatıyor:

"İki ya da üç kamyon radyoaktif maddelerin saklandığı küre şeklindeki kurşun kaplardan geldi. Bir hurdacıdan almışlar. Ama hurdacının kim olduğunu bilmiyorum. Mallar yere döküldükten sonra çıkan çubukları gördüm. Çalışanların hepsini uzaklaştırdım ve ‘kimse ellemesin’ dedim.  Bunlar(fabrika ortakları) o çubukları toplamışlar, cürufların içine atmışlar. Cüruflar zaten demir içerikli. Elektrik gibi düşünün. Dolayısıyla radyoaktivite tüm cüruflara bulaştı"

‘BENİ DİNLEMEDİLER’

"Duruma itiraz etmediniz mi?" sorusuna ise  "Bunları iade edin dedim. Bana biz kurşun eritiyoruz. Kurşun da radyoaktiviteyi emer dediler. Böyle bir şey yok dedim. Ben kimya analistiyim. Sonra da radyoaktif maddeyi götürmüşler ve gömmüşler. Beni dinlemediler" şeklinde yanıt veren Mustafa Irvana,  fabrikada Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın zaman zaman denetimler yaptığının da altını çiziyor. Denetimler hakkında söyledikleri ise dikkat çekici:

"Gömülü olan cüruflardan kimsenin haberi yoktu. Ayrıca benim ayrıldığım 2006 yılı sonuna kadar da kimse orada radyoaktivite ölçümü yapmıyordu. Etrafta derli toplu olmayan bir şey var mı diye rutin bir denetim yapılıyordu"

‘TORBALI’DA DA RADYOAKTİF MADDE OLABİLİR’

1947 yılında Gaziemir’de kurulan fabrika şu anda faaliyet göstermiyor. Fabrikanın sahibi olan Hasan Yavaş’ın varisleri tarafından 2011 yılında Torbalı’da başka bir fabrika kurdu. Mustafa Irvana, Torbalı’daki fabrika hakkında ise şöyle konuşuyor:

"Torbalı’da Gaziemir’deki fabrikanın riskleri bulunamaz. Orada hazır kurşun alıp, rafine edip saçma yapabilecekleri bir materyal haline getiriyorlar. Ancak Gaziemir’deki fabrikada kullanılan potaları kullandıkları söyleniyor. Eğer öyle bir durum varsa Torbalı’da da radyoaktif madde olabilir"

 

İlgili Haberler
Öne Çıkanlar