'Borsadan al İşsizlik Fonu haberini'
Ekonomist Uğur Gürses, kişisel bloğunda kaleme aldığı "Borsadan al İşsizlik Fonu haberini" başlıklı makalede, İşsizlik Fonu’nun elinde tuttuğu Hazine tahvillerinin satılarak kamu bankalarının sermaye benzeri fon sağlamasında kullanıldığını ifade etti.
Gürses'in yazısı şöyle:
"Ulaştığım veriler, İşsizlik Fonu’nun elinde tuttuğu Hazine tahvillerinin satılarak kamu bankalarının sermaye benzeri fon sağlamasında kullanıldığını kesinleştirdi.
Bakın nasıl?
Geçen günkü yazımda 3 kamu bankasının apar-topar sermaye benzeri tahvil ihracı yaparak sermaye yeterlik oranlarını toparlamasında, ihraç edilen bu tahvilleri kimin aldığının şeffaf olmadığını yazmıştım.
Bankacılık çevrelerinde kabaca 11 milyar TL büyüklüğündeki bu tahvilleri olsa olsa ancak İşsizlik Sigortası Fonu’nun alabileceğinin konuşulduğunu da.
Bu tahvillerin faizinin ne olduğu ve alanın kim olduğu açıklanmamıştı.
İki soru vardı:
- Kendi yönetmeliğine göre İşsizlik Sigortası Fonu’nun bu tahvilleri alma olanağı yoktu. Peki nasıl olmuştu da Fon yönetmeliği delerek satın almıştı?
- Fon bu tahvilleri satın alacak 11 milyara yakın likiditeyi nereden bulmuştu?
Birinci soru hala yanıtlanmayı bekliyor.
İkinci sorunun yanıtını buldum
Borsa İstanbul (BİST) Borçlanma Araçları Piyasası verilerine göre; üç ayrı günde tahvil pazarında "takas dışı" işlem olarak devasa büyüklükte işlem tescilleri yapıldığı dikkat çekiyor. Dikkat çekiyor; çünkü hem işlemler uzun vadeli tahvillerde çok büyük hacimde, hem de piyasa dışı faizlerle tescillenmiş.
21, 24 ve 26 Eylül tarihlerinde vadeleri 2023 ile 2027 arasında olan toplam 11 milyar TL’lik uzun vadeli tahvil tescili yapılmış. Aşağıdaki tabloda da yer alıyor; tesciller yüzde 9-10’luk faizler üzerinden yapılırken, cari piyasa faizlerinin bu tahviller için yüzde 20’lerde olduğunu görüyoruz. Yani tescil, piyasa dışı faizlerle yapılmış.
Örneğin 21 Eylül’deki işlem hacminin dörtte biri bu "piyasa dışı faizlerle" tescil ettirilen satışlardan oluşuyor.
İki unsur dikkat çekiyor;
Birincisi, "piyasa dışı faizlerle" yapılan satış tescillerinin toplamı şöyle:
21 Eylül’de 3.012 milyon TL,
24 Eylül’de 5.167 milyon TL,
26 Eylül’de 2.867 milyon TL
Bunların toplamı da 11.047 milyon TL yapıyor.
Dikkat çeken şu: Kamu bankalarının aynı dönemde yaptığı tahvil ihracına denk düşüyor.
Halkbank 2.979 milyon TL
Vakıfbank 4.993 milyon TL
Eximbank 2.901 milyon TL ihraç yaptılar.
Nasıl? Örtüşüyor değil mi?
Hani pelesenk sözle "büyük resme bakıp" bağlantıyı görün.
Karmaşık bulanlar için özeti şu: kamu bankalarına sermaye benzeri bir fon girişi sağlamak için "büyük bir birader" elindeki Hazine tahvilinin satışını tescil ettirmiş.
Tamam ipucunu yakaladık.
İkinci dikkat çeken de o zaten. O ipucu şu:
Bu 2023 ile 2027 vadeli tahvilleri kimlerin aldığında.
Hazine ihaleleri verilerini eştiğimizde buluyoruz.
Örneğin 21 Eylül’deki toplamı 3.012 milyon TL yapan 2024, 2025 ve 2026 vadeli bu tahvillerin ihraçları için yapılan Hazine ihalelerindeki "rekabetçi olmayan faizle kamu kuruluşlarına yapılan satış" verilerinin ağırlıklı ortalama faizini buluyoruz: Bingo!!!
Bingo: Yüzde 10.20 !!!
Peki 21 Eylül’deki satış tescilinde geçen faiz ne? Yüzde 10.20!!
Hazine ihalelerinde "Rekabetçi olmayan faizle satış" yani ihalede oluşacak ortalama faizle satış hangi "kamu kurumuna" yapılıyor? Bildiniz: İşsizlik Sigortası Fonu
Bu veriden sonra şurası artık kesin: Bu tahvilleri satan da satış tescilini de yaptıran da İşsizlik Sigortası Fonu. Şurasını bilmiyoruz; bir aracı mekanizma kullanarak parasını "repo yapar gibi" kamu bankalarının tahvil ihraçlarına dolaylı olarak mı aktardı? Yoksa doğrudan mı yatırdı?
Şu soru da akılda kalmasın: Peki satış tescili neden "piyasa dışı" fiyatla yapıldı? Şundan; İşsizlik Fonu’nun elindeki kağıtları alış faizi ile satarak zarar yazdırmamak için olmalı.
Sonuç şu: İşsizlik Fonu’nun parası "yan yol" açılarak kamu bankalarına sermaye yapılmış. Kamuoyundan da saklanarak." (EKONOMİ SERVİSİ)