Dolarda AB ve ABD'den gelecek yaptırım tedirginliği: Türk Lirası'nda değer kaybı sürüyor

Dolarda AB ve ABD'den gelecek yaptırım tedirginliği: Türk Lirası'nda değer kaybı sürüyor
Doların uluslararası piyasalardaki zayıf seyrine rağmen TL, ABD ve AB'nin Türkiye'ye dar kapsamlı da olsa yaptırım uygulayabileceği beklentileriyle değer kaybediyor.

Doların uluslararası piyasalardaki zayıf seyrine rağmen TL, ABD ve AB'nin Türkiye'ye dar kapsamlı da olsa yaptırım uygulayabileceği beklentileriyle değer kaybediyor. Dolar/TL, AB ve ABD'nin aynı anda Türkiye'ye yönelik yaptırım uygulayabileceği beklentisiyle 8'in üzerine çıksa da burada kalıcı olmadı ve 7,9'un altına geriledi. Kur yaptırım söylemleri öncesi 7,8 civarındaydı.

Dolar/TL, cuma günü 8,0250 seviyesine kadar yükseldikten sonra haftayı 7,9'un hemen altında tamamladı. Kur, bu sabah 7,85-7,87 bandında seyrederken, euro ise 9,56 seviyesinde.

YAPTIRIM OLASILIĞI PİYASA AÇISINDAN NEGATİF

Bir bankanın Hazine masası işlemcisi, "Yaptırım söylemleri piyasada sert dalgalanmaları beraberinde getirdi. Dolar/TL 8'in üzerine çıktığında hem lokal hem yabancı tarafından TL'ye ilgi gördük. Bu kısmı önemli. 8 seviyesi önemli bir direnç haline dönüşüyor. Yaptırım olasılığı ise anladığımız kadarıyla önümüzdeki dönemde gündemde kalmaya devam edecek. Bu da piyasa açısından negatif. Ancak kısa vadede beklenti ağır yaptırımların gündeme gelmeyeceği yönünde" dedi.

Reuters'da yer alan habere göre, aralarında ABD'li yetkililerin de bulunduğu kaynaklar ABD'nin kısa süre içinde Türkiye'ye Rusya'dan aldığı S-400 füzeleri nedeniyle yaptırım uygulayacağını ifade etti.

Kaynakların her an açıklanabileceğini ifade ettiği yaptırımlar Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayi Başkanlığı (SSB) ve SSB Başkanı İsmail Demir'i kapsarken, bazı analistlerin belirttikleri çok daha ağır ekonomik yaptırım olasılıklarına kıyasla dar çerçeveli kalıyor.

Avrupa Birliği liderleri, geçen hafta gerçekleştirilen zirvede Türkiye'nin Yunanistan ve Güney Kıbrıs ile enerji arama konusunda yaşadığı anlaşmazlıktan dolayı bazı Türkiyeli şahıslara kısıtlı yaptırım getirme konusunda anlaşırken, daha ciddi adımları ise mart ayına kadar erteledi. 

Almanya Başbakanı Angela Merkel, AB liderlerinin Türkiye'ye silah ihracatını ise NATO ve Washington ile görüşeceklerini söyledi.

Öte yandan ABD Başkanı Donald Trump, Türkiye'ye yaptırımların başlatılmasını da içeren savunma bütçesi tasarısını veto edebileceği belirtti. 

Bankacılar yaptırım gündeminin devam etmesine karşın uygulamaların ertelenmesinin piyasadaki ilk tepkinin azalmasındaki ana neden olduğunu belirtti.

Öte yandan, 550 baz puandan 350 baz puana kadar gerileyen Türkiye'nin beş yıllık CDS'i ise yaptırım gündemiyle 20 baz puan yükselişle 370 baz puan civarında seyrediyor. Bugün Cumhurbaşkanı başkanlığında gerçekleştirilecek kabine toplantısı ve ekim ayı sanayi üretimi verileri de piyasada takip edilecek. 

PARA VE KUR POLİTİKASI METNİ YÖN BELİRLEYİCİ OLABİLİR

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın (TCMB) para ve kur politikası metni her yıl aralık ayında yayımlanıyor ve takip eden yıl TCMB'nin izleyeceği politikalara ilişkin bir çok öngörüye de baz oluşturuyor. Metin bu hafta çarşamba günü açıklanacak ve piyasada yön belirleyici bir gelişme olarak izleniyor.

TCMB kamu bankaları aracılığıyla yaklaşık iki yıl sürdürdüğü döviz satışları ile rezervlerinin yaklaşık 130 milyar dolarını kaybetti. Bankacıların hesaplamalarına göre sahipliği TCMB'ye ait döviz rezervi eksi 50 milyar dolar civarında. TCMB'nin brüt döviz rezervlerinin önemli bölümünü kendine ait altın ve lokal bankalara ait dövizler oluşturuyor. Piyasa TCMB'nin önümüzdeki dönemde rezerv birikimi yapması gerektiği konusunda hemfikir.

TÜRKİYE'NİN REZERV BİRİKİMİ YAPMASI GEREKİYOR

Geçmişte rezerv artışı için en yoğun kulanılan yöntemler reeskont kredisi ve döviz alım ihaleleri. Hali hazırda reeskont kredileri ilk 11 ay itibarıyla TCMB rezervlerine yaklaşık 22 milyar dolar katkı yaptı. Döviz alım ihalesi ise 2010'lu yılların başından beri yapılmadı. Bankacılar TCMB'nin rezerv birikimi için önce kalıcı portföy girişleri ve dolarizasyondan geri dönüş olması gerektiğini kısa vadede bunu öngörmediklerini belirtiyorlar. Bu kapsamda TCMB'nin orta vadede rezerv artışı istekliliğini koruması ancak kısa vadede bu adıma yönelmesi beklenmiyor. 2021 yılının ikinci yarısından itibaren ise rezerv birikimlerinin yapılabileceği öngörülüyor.

Bu kapsamda önümüzdeki yıl PPK tarihlerinin de yer alacağı para ve kur politikası metni yakından takip ediliyor. Lokallerin döviz ve altına yönelimi ise devam ediyor.

TCMB verilerine göre 4 Aralık ile biten haftada lokaller döviz ve altın varlıklarını 3,2 milyar dolar daha artırarak 231,2 milyar dolarla tarihi rekor seviyeye yükseltti. Bankacıların yaptığı hesaplamaya göre 4 Aralık haftasındaki 3,2 milyar dolarlık yükselişin 2,2 milyar doları fiyat değişimlerinden geldi.

Bir önceki hafta da değişim yaşanmamıştı ancak kur farklarından arındırıldığında önceki haftada da 1 milyar dolar yeni alış görülüyor. Bu veriler lokallerin dövize yöneliminin devam ettiğini gösteriyor. Son bir ayda lokallerin döviz ve altın alımı 7,2 milyar dolar civarında. Yılbaşından beri ise lokaller 38 milyar dolar değerinde döviz ve altın aldı. Aynı rakam 2019'da 32 milyar dolardı.

İlgili Haberler
Öne Çıkanlar