'Piyasalarda en kötüsü henüz görülmedi'

Son aylarda Wall Street'te artan volatilite, küresel çapta hisse senedi piyasalarında sert dalgalanmaya neden olurken birçok borsa ayı piyasasına girdi. Uzmanlar, gelecek yıl bu durumun daha da kötüleşeceğine dikkat çekiyor. 'Son görülen zirveden yüzde 20 veya daha üzerinde bir düşüş' olarak açıklanan "Ayı piyasası" son dönemde küresel çapta yatırımcıları tehdit ediyor.

Uzmanlar, önemli piyasa risklerinin hala sürdüğüne işaret ediyor. Fed'in gelecek sene faiz artışlarına devam edeceği beklentisi ve küresel ekonomide yavaşlama endişelerinin yanı sıra ABD - Çin ticaret savaşı riskleri artarak sürüyor.

CCB International Securities Küresel Stratejisti Mark Jolley, "Daha iyimser olmayı isterdim ancak çok fazla pozitif gelişme yok. Gelecek sene daha kötüsünü görebiliriz. Küresel hisse senetlerinde ayı piyasasının hala ilk aşamasındayız, seneye devamı gelecek" değerlendirmesini yaptı.

FED SIKILAŞMASI DAHA AZ YATIRIM DEMEK

En büyük riskin kredi piyasalarında olacağını belirten Joley, Fed'in 2019'da iki faiz artışına işaret etmesiyle şirketlerin borçlarını ödemekte zorlanacağını ve bazı şirketlerin ödemelerini gerçekleştiremeyeceğini öngördü.

Uzman, bu durumun hisse senedi piyasalarına da etkileri olacağını belirtti.

Mizuho Bank Ekonomi ve Straterji Birimi Yöneticisi Vishnu Varathan, Fed'in sıkılaşma politikasının daha az yatırım anlamına geleceğini, bu nedenle iyimserlik için çok fazla neden olmadığını söyledi. Varathan, "Piyasalarda alıma geçmek için ikna edici birşey yok, bu seviyelerin dip olup olmadığından emin değiller" diye konuştu.

ABD - ÇİN GERİLİMİ

OCBC Bank Varlık Birimi Yöneticisi Vasu Menon, dünyanın en büyük iki ekonomisi arasında artan vergi geriliminin mart ayına kadar beklemede olacağını, ancak sonrasına dair bilinmezlikler olduğunu ifade etti. Menon, bu gerilimin gelecek aylarda konu netleşene kadar piyasalara baskı yapmaya devam edeceğini belirterek, "Değerlemeler cazip görünüyor ancak piyasalar çok dalgalı olacak, bu nedenle güçlü bir risk iştahı olması gerekiyor" yorumunu yaptı.

Ticaret gerilimi, küresel büyüme için en büyük risklerden biri olarak görülüyor. IMF bu nedenle büyüme tahminlerini aşağı yönlü revize etti.

PİYASALARI UYARDI: TÜRBÜLANS GELEBİLİR

Öte yandan, Franklin Templeton'ın küresel tahvil fonlarından sorumlu baş yatırım yetkilisi Michael Hasenstab, Financial Times'a yaptığı değerlendirmede, piyasaları 2019 daha büyük bir türbülans konusunda uyardı.

Hasenstab, sıkılaşan ABD para politikasının bir kez daha tahvil fiyatlarını vurması ve finans piyasaları için desteği daha da azalması ile birlikte, yatırımcıların kendilerini 2019 yılında "Kızıl Ekim" benzeri piyasa dalgalanmalarına hazır tutmaları gerektiğini söyledi.

Piyasalar, ABD devlet tahvillerindeki satış dalgasının hızlandığı ve küresel hisse senetlerinde sert düşüşlere yol açtığı ekim ayının başından bu yana sert dalgalanmalar ile karşı karşıya. Piyasalar, öte yandan, yıl sonuna doğru aşağı hareketini sürdürüyor.

Hasenstab, küresel ekonominin sağlığına ilişikin yatırımcıların endişelerinin tekrar artmasının tahvilleri bir kez daha desteklemesine kaşın, sakinliğin muhtemelen devam etmeyeceğini belirtti.

ABD Merkez Bankası Fed, aralık ayında gösterge faizi bu yıl dördüncü kez artırdı. Fed 2019 yılı için kaç kez faiz artırımına gideceğine ilişkin tahminini üçten ikiye düşürmesine karşın, yatırımcılar bunu, ABD Başkanı Donald Trump'ın artan eleştirilerine ve piyasalardaki dalgalanmaya rağmen, ABD Merkez Bankası'nın sıkılaştırmaya devam etme ve bilançosunu küçültme yönünde karararlılığı olarak algıladı.

Hasenstab, "Ne yapacaklarını bilmiyorum, ancak ne yapmaları gerektiğini biliyorum ve yapmaları gereken faizi yükseltmek. Ara vermek ve daha sonra daha agresif faiz artırımlarına gitmek zorunda kalmak yerine, bu dönemsel düşüşlere katlanmak daha iyi" değerlendirmesinde bulundu. Hasenstab, "yavaşlayan ancak çökmeyen" ekonomik büyüme, hızlanan enflasyon ve Fed'in ABD kamu açığının arttığı dönemde frene basması ve Çin gibi diğer ABD Hazine tahvilleri alıcısının yavaşça uzaklaşmasının satış dalgasını yeniden başlaytacağını savundu. (EKONOMİ SERVİSİ)