Gazeteci Yaman Kaya'ya silahlı saldırı davasında sanıklara tahliye: 'Mücadelemizden asla vazgeçmeyeceğiz'

Gazeteci Yaman Kaya'ya silahlı saldırı davasında sanıklara tahliye: 'Mücadelemizden asla vazgeçmeyeceğiz'
Gazeteci Yaman Kaya'ya silahlı saldırı davasında sanıklar Zülküf B. ve Sedat M., ilk duruşmada tahliye edildi. Artı Gerçek'e konuşan gazeteci Kaya, "Rantçılar kurşun sıktı diye biz asla mücadelemizden vazgeçmeyeceğiz" dedi.

Ezgi BULUT


BURSA - Başka Gazete Genel Yayın Yönetmeni Yaman Kaya’ya yönelik silahlı saldırıyla ilgili davanın ilk duruşması bugün Bursa 6. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü. Duruşmayı, Bursa Barosu Başkanı Metin Öztosun ve Uluslararası Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF) Türkiye Temsilcisi Erol Önderoğlu takip etti. Meslek örgütlerinin temsilcileri, siyasiler ve dayanışma için gelenler ise duruşma salonuna alınmadı.

SANIKLAR SUÇLAMALARI REDDETTİ, TANIK İFADESİNİ DEĞİŞTİRDİ

'Kasten öldürmeye teşebbüs' suçundan 15 yıla kadar hapis istemiyle yargılanan Zülküf B. ve Sedat M., gazeteci Yaman Kaya’yı tanımadıklarını savunarak suçlamaları reddetti. Zülküf B., daha önce 13 sene hapis yattığını belirterek, “Bu işi ben yapmış olsam gündüz vakti güvenlik kameraları varken arabamdan şapkalı ve maskeli olarak mı inerim?" dedi. Savcılık ifadesinde sanıkları teşhis eden tanık R.Y. de ifadesini değiştirerek tanıları teşhis edemeyeceğini söyledi.

DURUŞMA 2 EKİM'E ERTELENDİ

Mahkeme heyeti, 'kasten öldürmeye teşebbüs' suçlamasıyla 15 yıl hapisle yargılanan sanıklar Zülküf B. ve Sedat M.'nin tahliyesine karar vererek, duruşmayı 2 Ekim'e erteledi.

'SOMUT DELİLLERE RAĞMEN TAHLİYE EDİLDİLER'

Artı Gerçek’e konuşan gazeteci Yaman Kaya’nın Avukatı Dilan Firik Akkuş, "Dosya kapsamında mevcut ve somut delil durumu, HTS kayıtları ve PTS görüntüleri, sanıkların birebir bu eylemi gerçekleştirdiklerini, orada olduklarını, iştirak iradesiyle bu eylemi işlediklerini kanıtlanmışken ilk celseden sanıkların serbest bırakılmasını biz hukuken anlamış değiliz. Bu karara karşı savcılık tarafından bir itiraz edilecek mi, edilmeyecek. Çünkü sayın savcımız da tahliye şeklinde mütalaasını verdi" dedi.

'TANIKLARIN İFADE DEĞİŞTİRMESİ DAVANIN SEYRİNİ ETKİLEDİ'

Tanıklardan bazılarının ifade değiştirdiğine, bazılarının ise çelişkili beyanda bulunduklarına dikkat çeken Akkuş, "Tanıkların beyanlarının öğretilmiş ve ezberletilmiş olduğunu düşünüyoruz. Çünkü tanıklar harfi harfine saati saatine altı ay önceki günü anlatabilmektedirler. Bu da ezberlenmiş yahut dediğimiz gibi danışıklı olduğunu şüphesi uyandırmakta. Çünkü soruşturma aşamasına ayrıntılı bir şekilde beyan verip hatta sanığı teşhis eden tanık bugün teşhis edemem şeklinde tamamen aykırı bir beyanı mahkeme huzurunda vermiştir. Tanıkların ifadelerinden dönmeleri sanıkların tutuksuz yargılanmasına hizmet etti. Bu tanıklar için de suç duyurusunda bulunmayı düşünüyoruz. Ö.S., isimli bir tanığın daha dinlenmesini talep ettik. 2 Ekim’de bu tanık da dinlenecek. Vermiş oldukları beyan doğrultusunda tekrar bir tutuklama talebinde bulunacağız. 2 Ekim’de tanıklar dinlendikten sonra dosyamız karara çıkabilir" diye konuştu.

'MÜCADELEMİZDEN VAZGEÇMEYECEĞİZ'

Artı Gerçek'e konuşan gazeteci Yaman Kaya ise "Bizler mücadelemizi kamunun hakkını savunmak için yaptık, yapmaya da devam edeceğiz. Daha önce de söyledim, bir kez daha tekrar ediyorum: Rantçılar kurşun sıktı diye bugün bu mahkemede hangi karar alınmış olursa olsun biz asla mücadelemizden vazgeçmeyeceğiz. Vazgeçmeyeceğiz ve bütün yolsuzlukları dile getirmeye devam edeceğiz. İnsanlar 10 bin liraya, 17 bin liraya hayatını sürdürmeye çalışırken, insanlık dışı koşullarda açlık sınırının çok çok altında rakamlarla hayata tutunmaya çalışırken bazı çevrelerin şehirlerimizi talan ederek milyarlarca liralık haksız kazanç elde etmelerine karşı yazmaktan asla vazgeçmeyeceğiz" dedi.

'GAZETECİLER KENDİ KADERİNE TERK EDİLDİ'

Artı Gerçek'e konuşan Uluslararası Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF) Türkiye Temsilcisi Erol Önderoğlu da karara tepki gösterdi. Önderoğlu, "Bursa'da imar yolsuzluklarını ve diğer usulsüzlükleri kaleme aldığı için cinayet teşebbüsünden kurtulan meslektaşımız Yaman Kaya için bugün Bursa Adliyesi'ndeydik. Bugün mahkeme, tutuklu iki sanığın tahliyesine karar vererek bizce gazeteci haklarını geride bırakan ve kamuoyunu bilgilendirmek için onca risk alan medya temsilcilerini kendi kaderine terk eden, saldırganlarla bir kez daha sokakta yüz yüze bırakan bir karar almıştır. Sınır Tanımayan Gazeteciler için gazeteciler toplumun gözü kulağıdır. Toplumun nasıl bir kırılganlıkla, nasıl tehlikelerle yüzleştiğinin habercileridir. Dolayısıyla halkın haber alma kanallarını zorlayan, bunun için kendi canlarını ortaya atan gazetecileri korumak da yargı mekanizmasının ve emniyet teşkilatının da asli görevidir. Ne yazık ki bugün Bursa Adliyesi'nde tekin bir hisle ayrılmıyoruz" diye konuştu.

'SORUŞTURMA GENİŞLETİLMELİ'

Gazeteci Yaman Kaya'nın yanında olmaya devam edeceklerini vurgulayan Önderoğlu, şunları söyledi:

"Burada sadece emniyet ve yahut yargı koruması da değil, burada aynı zamanda bir meslektaş koruması da görmek istiyoruz. Bursa özelinde bunun belli ölçülerde gerçekleştirildiğini görmekten memnunum. Ancak ulusal düzeyde Yaman Kaya gibi gazetecilerin ne gibi bir fonksiyon yerine getirildiğinin daha iyi anlaşılması gerektiğini düşünüyoruz. Biz davayı takip etmeye devam edeceğiz. Ancak gazeteci saldırganlarının tahliye edilmesi hiçbir toplum için bir güvence olmadığı gibi bugün Bursa medyası için de güvence değil. Dolayısıyla umarım bugünkü çelişkili hal, soruşturmanın genişletilerek daha ciddi boyutlara eriştirilerek eğer bu iki sanık suça ortak olmadıysa kimlerin Yaman Kaya'ya güpegündüz silahla saldırdığının ortaya çıkması için bu soruşturmanın çok daha ciddi boyutlara getirilmesini istiyoruz." (ARTI GERÇEK)

Öne Çıkanlar