Metal işçileri greve çıktı: 5 gözaltı
Yağmur KAYA
ARTI GERÇEK-Kocaeli Çayırova'daki Baldur Fabrikası işçileri sendikaya üye oldukları gerekçesiyle işten atılmalarına karşı fabrika önünde greve çıktı.
Baldur Süspansiyon fabrikasında 90'a yakın işçi Birleşik Metal-İş Sendikası ile birlikte grev kararı almıştı.
İşten çıkarılan üyelerinin işbaşı yapması, işçilerin sendika ve toplu iş sözleşmesi hakkının tanınması için Çayırova'daki Baldur Süspansiyon fabrikasında Birleşik Metal-İş Sendikası örgütlülüğünde yapılan grevde, fabrika önünde çadır kurup ateş yakan işçiler, "Sendikal mücadelemiz engellenemez" pankartı açarak sık sık "İşçiler açken patronlara huzur yok", "Yaşasın onurlu mücadelemiz", "Açlıktan ölmeyiz biz bu yoldan dönmeyiz", "Direne direne direnişten zafere" sloganları attı.
Greve, Devrimci İşçi Sendikası Konfederasyonu (DİSK), Nakliyat İş, Emek Partisi ile Liman, Tersane, Deniz İşçileri Sendikası da destek veriyor.
Baldur işçilerinin eylemi, grevlerine halay çekip slogan atarak devam ediyor.
Canlı Blog | Metal işçileri greve çıkıyor: İşçiler açken,patronlara huzur yokhttps://t.co/de9rqqR0l0 pic.twitter.com/rsYtv6DF6Z
— +GERÇEK (@artigercek) December 25, 2020
GREV KIRICILIĞINA DİRENEN İŞÇİLER GÖZALTINA ALINDI
Öte yandan Baldur Süspansiyon işçilerinin greve çıkmasından 5 saat önce polis, 5 kişiyi gözaltına aldı. Patronun sabah 04:00 saatlerinde iş yerine dışarıdan 15 kişilik bir grup sokarak gervi kırmaya çalışmasını engellemek isteyen 5 kişi gözaltına alında. Gözaltına alınanların Birleşik Metal-İs Şube Başkanı Necmettin Aydın ve şube üyeleri Erkan Kaya, Soner Aygül, Serkan Yolcu ve Leven Kılıç olduğu bildirildi.
Canlı Blog | Metal işçileri greve çıktı: Patronun 15 kişilik bir grupla grevi kırmaya çalışmasını engellemek isteyen 1'i sendika yöneticisi 4 kişi gözaltına alındı https://t.co/de9rqqR0l0 pic.twitter.com/945B9PRgyr
— +GERÇEK (@artigercek) December 25, 2020
EMEK PARTİSİ GENEL BAŞKANI ERCÜMENT AKDENİZ: BU GREV BAŞARIYA ULAŞACAKTIR
Bugün burada Emep Partisi olarak Baldur işçilerinin grevindeyiz. Bu grev metal işçilerinin pandemi döneminde çıktığı ilk grev. Çünkü patronlar hak hukuk tanımıyorlar, azgınca saldırıyorlar. Bu fabrikanın patronu bir İspanyol. İktidar işine geldiği zaman millilikten bahsediyor ama burada yabancı yatırımcılar için, İspanyol kapitalistler için secdeye dururken burada işçilere olmadık zulümler yapılıyor.
İş yerine grev kırıcılar getiriliyor, işçiler bunu engellediği için gözaltına alınıyor. Şu şube başkanı ve 4 kişi gözaltında. Ayrıca pandemide işçileri ücretsiz izne çıkarark adeta açlığa sevk ediyor. Bu ülkede coronavirus salgını var ama bir de açlık tehlikesi var. Onu da kitlesel hale getirdiler. Burada grev kırılacağı düşünülmesin, grev kırıcılar püskürtüldü, bu grev başarıya ulaşacaktır.
Canlı Blog | Metal işçileri grevde.
— +GERÇEK (@artigercek) December 25, 2020
Emek Partisi Ercüment Akdeniz: u ülkede coronavirus salgını var ama bir de açlık tehlikesi var. Bu grev başarıya ulaşacaktır. https://t.co/de9rqqR0l0 pic.twitter.com/XvF4IXYUAC
'DAVETLERİ KABULÜMÜZDÜR'
Baldur grevinde konuşan DİSK Genel Sekreteri Adnan Serdaroğlu, "Hangi işveren hangi devlet bizi kavgaya davet ediyorsa, davetleri kabulümüzdür" dedi.
Günün ilk saatlerinde greve başlayan işçileri işverenin grev kırmak çabası da görevden vazgeçiremedi. Fabrika önünde toplanan işçiler ateş yakarak ve slogan atarak grev açıklamasını beklediler.
Açıklamada, "Bu iş yerinde grev var" pankartı açılırken işçiler sık sık "İnadına sendika inadına DİSK", "Baldur’a sendika grevle girecek" ve "Direne direne kazanacağız" sloganları attı. Grev açıklamasını Birleşik Metal-İş Genel Başkanı Adnan Serdaroğlu yaptı.
'KARARLI MÜCADELE KAZANDIRDI'
Baldur işçilerinin sendikalı olmak için dört yıldır mücadele ettiklerini anımsatan Serdaroğlu, işçilerin bu süre içerisinde sürekli baskılara maruz kaldığını söyledi. Verilen mücadele sonrasında mahkemenin sendikaya yetki verdiğinin altını çizen Serdaroğlu, " Mücadelemiz işçilerin verdiği kararlı mücadele ile kazanıldı" dedi.
'İKTİDAR PATRONDAN TARAF'
Salgın sürecinde binlerce işçinin mağdur edildiğinin altını çizen Serdaroğlu, yapılan haksızlıklara karşı Ankara'ya yapmak istedikleri yürüyüşe polisin saldırmasını anımsatarak, " İşçilerin hareketine göre günlük karar alıyorlar. İktidar hep patronlardan taraf oluyor" dedi.
'İŞÇİLER GÜCÜNÜ ORTAYA KOYMALI'
"Biz de sendikalaşma değil, sendikalaşmama yasaları olduğu için sokakları aşındırıyoruz" diyen Serdaroğlu, iktidar ve ondan güç alan patronların sendikal mücadeleyi engellemeye yönelik çabalarının altını çizdi. İşverenlerin, sosyal hak, sigorta olmasın diye işyerlerinde sendikaları istemediğini ifade eden Serdaroğlu, "Devleti yönetenler de patronlardan oluşuyor, fonları patronlar yönetiyor. Asgari ücreti belirleyenler işçi temsilcisi değil. Buralardan işçiler için karar çıkmaz. Bu ülkede artık işçi sınıfı yasa tanımazlara karşı birlikteliğini, gücünü ortaya koymalı" ifadelerine yer verdi.
'BU YOL KAZANILACAK UMUTLU BİR YOL'
Baldur grevinin tüm işçi sınıfının grevi olduğunu dile getiren Serdaroğlu, "Bu grevin başarısı tüm işçi sınıfının başarısı olur. Baldur kazanırsa tüm işçiler kazanır. Hangi işveren hangi devlet bizi kavgaya davet ediyorsa, davetleri kabulümüzdür. Biz işçilere güveniyoruz, bizi bu yolda yalnız bırakmayan dostlarımıza güveniyoruz. Bu yol kazanılacak umutlu bir yoldur" dedi.
Serdaroğlu’nun konuşmasının ardından işçiler, Baldur fabrikasına grev pankartını astı. Pankartın asılmasından sonra işçiler grev kararını halaylarla kutladı.
İşçilerin fabrika önünde bekleyişi sürüyor.
Canlı Blog | Baldur grevinde konuşan DİSK Genel Sekreteri Adnan Serdaroğlu, "Hangi işveren hangi devlet bizi kavgaya davet ediyorsa, davetleri kabulümüzdür" dedi.https://t.co/de9rqqR0l0 pic.twitter.com/pqbk4A4ZSr
— +GERÇEK (@artigercek) December 25, 2020
'BURADA HİÇ KİMSE KORKMUYOR'
Fabrikada kalıpçı olarak çalışan işçi Zeki Karaca 5 yıldır tazminat alarak ayrılan bir işçinin olmadığını belirtiyor. 'Patron isterse burayı kapatsın korkmuyoruz' diyen Karaca, "burada hiç kimse korkmuyor bu iş sonuna kadar gider" dedi.
Makine Operatörü olarak çalışan Ferhat Gürsoy ise, greve çıkma sebeplerinden olarak baskılar, ekonomik durumlar ve iş yükü olarak tanımladı. Psikolojik baskının çok fazla olduğunu söyleyen Gürsoy, "1 Temmuz'dan itibaren sendikaya kayıt olduk diye 5 arkadaşımızı işten çıkardılar. Sürekli baskı yapılıyor. Yeni başlayan arkadaşlara teşvik primleri verdiler, bize vermediler. Böylelikle bizi bölmeye çalıştılar. Yeni başlayan arkadaşlara para teklif edip çalışmalarını söylediler" diyerek grevde kararlı olduklarını belirtti.
Fabrikanın kapısına, "Bu işyerinde grev var" pankartı asıldı.