'Büyük Özgürlük Yürüyüşü' Halfeti'de sona erdi

Van ve Kars'tan başlatılan ve Diyarbakır'da birleşen 'Büyük Özgürlük Yürüyüşü' 15'inci gününde Urfa'nın Halfeti ilçesinde sona erdi. DEM Parti milletvekilleri yürüyüşü alkış ve sloganlarla bitirdi.

Rojhat ABİ

URFA - 'PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın fiziki özgürlüğü ve Kürt sorunun demokratik çözümü' talebiyle 1 Şubat'ta Van ve Kars'tan başlatılan 'Büyük Özgürlük Yürüyüşü' 15'inci ve son gününde Urfa'da devam ediyor.

Sabah saatlerinde Urfa'dan yola çıkan DEM Parti Milletvekilleri, Suruç ilçesine bağlı Aligör Mahallesinde alkışlar ve sloganlarla karşılandı.

'MÜCADELEYİ BÜYÜTECEĞİZ'

Aligör Mahallesi'nde açıklama yapan DEM Parti Urfa Milletvekili Ömer Öcalan, şunları söyledi:

"Yönümüzü Amara'ya çevirdik. Bir hedefimiz var. Bu hedef için yola çıktık. Sayın Öcalan üzerindeki ağırlaştırılmış tecrit devam ediyor. Bu tecrit 3 yıl değil 25 yıldır sürüyor. Ancak 3 senedir Sayın Öcalan'dan hiçbir haber alamıyoruz. Bu yürüyüş bizim için kutsaldır. Halkımız, Barış Annelerimiz burada. Yurdun her tarafından halkımız burada. Bizler buradan yönümüzü Amara'ya çevireceğiz. Bu kara gün, halkımızca mahkum edilmiştir. Bizler bu saatten sonra büyük bir sahiplenme ve direnişle mücadelemizi büyüteceğiz.

'ONURLU BİR BARIŞIN ÖNÜ AÇILSIN'

Bu yürüyüş elbette 15 gün sürmeyecek. Bugünden sonra yürüyüşümüzü büyüteceğiz. Bu yolda halkımız da görüşünü bizimle paylaştı. Halkımız büyük bir ittifak ve sahiplenme ile Sayın Öcalan üzerindeki tecridi kırabileceğimizi söyledi. Bu tecrit kırıldığında sayın Öcalan özgür şartlarda siyaset yapabilirse, Kürt sorununun demokratik çözümü gerçekleşecektir. Bu yüzden buradayız. Halkımız birbirine sahip çıksın. Bu tecridi kınıyoruz ve yönümüzü Amara'ya vereceğiz. Sayın Öcalan üzerindeki tecrit kaldırılsın ve onurlu bir barışın önü açılsın. Demokrasinin yolunu açın."

YÜRÜYÜŞ HALFETİ'YE ULAŞTI

'Büyük Özgürlük Yürüyüşü' Halfeti'ye ulaştı. DEM Parti Milletvekilleri, alkışlar, zılgıtlar ve sloganlarla karşılandı.

'Tecride hayır', 'hapishanelerde açlık grevi var', 'mêşa azadiye' yazılı dövizler taşıyan halk, DEM Parti İlçe Örgütü önünde milletvekillerini çiçeklerle karşıladı.

'EN BÜYÜK REHBERİMİZ HALKIN BARIŞ TALEBİDİR'

DEM Parti Halfeti İlçe Örgütü önünde konuşan DBP Eş Genel Başkanı Çiğdem Kılıçgün Uçar yaptı. Uçar, şunları söyledi:

"Biz sadece Özgürlük Yürüyüşü gerçekleştirmedik. Gittiğimiz her ilde, her ilçede binler, yüz binler, milyonlar olarak yürüdük. Gittiğimiz her toprakta, Kürdistan topraklarının tarihini giyinerek yürüdük. Yürüdüğümüz tüm yollarda Kürt halkının mücadele duraklarından nefes alarak yürüdük. Ve bugün Halfeti'de halkımızla birlikteyiz. Elbette bu yürüyüşü gerçekleştirirken yürüyüşümüzü, amacımızı kriminal hale getirmek isteyen güçler, iktidar, devlet durmadı. Buradan açık ifade edelim; bu yürüyüşün sahibi Kürt halkıdır. Bizim en büyük örgütümüz halkımızdır. Bizim en büyük rehberimiz halkımızdır ve halkın barış talebidir."

'ÖCALAN ALTERNATİF BİR SİSTEM TARİF EDİYOR'

Barış ve özgürlük vurgusu yapan Uçar, şöyle devam etti:

"Biz, yaklaşık yüz yıldır cumhuriyet tarihi boyunca eğitim adaletsizliğinin, ekonomik adaletsizliğin, savaşın dayatıldığı bir coğrafyadan barışın sesini, eşit ve özgür bir yaşamın sesini yükseltmeye devam eden, bunun mücadelesinde ısrar eden bir hareket olarak, mücadele olarak karşınızdayız. Bugün 15 Şubat. 15 Şubat 1999 yılında Sayın Öcalan Türkiye’ye getirildi. O dönemin koşullarında Sayın Öcalan'ın hapsedilmesi Kürt sorununun çözümü olarak, Kürt sorununun bastırılması, Kürt gerçekliğinin bitirilmesi olarak tarif edildi. 25 yıldır da tecrit altında Sayın Öcalan. İlk getirildiği günden bugüne hem Türkiye için hem Kürdistan için hem Ortadoğu coğrafyası için hem de bugün geldiğimiz aşamada tüm dünya haklarına bir seslenişi var Sayın Öcalan'ın. Bütün ulus devlet anlayışlarına, bütün kapitalist moderniteye bir alternatif sistem tarif ediyor ve bu sistem Rojava'da hayat buldu."

'KÜRT SORUNUNUN DEMOKRATİK YÖNTEMLERLE ÇÖZÜLEBİLECEĞİNE İNANIYORUZ'

Kürt sorunun çözümü için devlete seslenen Uçar, şöyle konuştu:

"Türkiye için Kürt sorunu karşısında parmağını dahi kımıldatmayan, gittiğimiz bütün illerde tıpkı barışın kapısını kapatır gibi polisi, güvenlik güçlerini önümüze engel olarak koyan devlete açık ifade edelim: Kürtler direnişinden vazgeçmedi. Bunun en büyük tanığı sizlersiniz. Hem gerçekleştirdiğimiz 15 günlük yürüyüşte hem de sizin tanıklık ettiğiniz tarihsel yolculuğunda.

Dolayısıyla biz bugün geldiğimiz aşamada Kürt sorununun demokratik yöntemlerle çözülebileceğini biliyoruz, inanıyoruz ve tüm Türkiye halklarına iktidarın elimizden almaya çalıştığı özgüvenimizi, örgütlenmemizi, cesaretimizi birleştirelim istiyoruz. Bu ülkede çok ciddi bir hakikat var; bu hakikat Kürt hakikati ve artık çözülmeye muhtaç bir hakikat olarak önümüzde. Hem devlete hem de savaş politikalarında ısrar eden bütün akıllara Halfeti'den, tam da bu mücadelenin merkezinden sesleniyoruz: Bu sorun çözülecek ve çözümün gücü olarak da Sayın Abdullah Öcalan'ın fiziki özgürük koşullarının sağlanması gerekiyor. "

'BU YOLUN SONUNDAKİ ÖZGÜRLÜK HEPİMİZİN OLACAK'

PKK lideri Abdullah Öcalan'a yönelik tecrite değinen Uçar, şunları söyledi:

"Bu tecrit sistemine karşı Türkiye'de, Irak'ta, Suriye'de Kürtler haklarından, taleplerinden, ortak yaşam iradesinden vazgeçmediler. Ve bunların hayat bulması için tam da küresel güçlerin, hegemon güçlerin Ortadoğu coğrafyasına bir bela olarak yarattığı IŞİD barbarlığıyla çok güçlü mücadele ettiler. Kürt halkı genciyle, yaşlısıyla, kadınıyla, erkeğiyle yeni bir dünyanın, yeni bir yaşamın, eşit, özgür bir yaşamın kapısını açtı. Her birimiz biliyoruz; bu kapıyı açan el Sayın Öcalan'ın paradigmasıdır. En çok ihtiyaç duyduğumuz şey de bu paradigmanın bu topraklarda, bu coğrafyada hayat bulmasıdır. Yürüyüşümüz meşrudur. Yürüyüşümüz bizim yıllarca taşıdığımız haklı emeğimizin, haklı mücadelemizin adıdır. Bugün yürüyüşümüzü burada sonlandıracağız ama Sayın Öcalan özgürleşinceye kadar, Sayın Öcalan'ın sesi Türkiye'de herkese ulaşıncaya kadar ve Kürt sorunun çözümü gerçekleşinceye kadar bu konuda mücadele etmekten vazgeçmeyeceğiz. Bu yol hepimizin, bu yolun sonundaki özgürlük de elbetteki hepizin olacak."

AMARA'YA GİRİŞE İZİN VERİLMEDİ

DEM Parti Milletvekilleri Halfeti'nin Amara (Ömerli) Köyü'ne doğru yola çıktı. Milletvekillerinin Amara'ya gidişine izin verilmedi. Bunun üzerine milletvekiller Halfeti'ye geri döndü.

Yürüyüş Halfeti'de son buldu.