Katliam yasasına karşı hayvanseverler meydanlarda: 'Yasa tasarısı çekilmezse ölüm orucuna başlayacağız'
Artı Gerçek - Sokak hayvanlarının uyutma adı altında öldürülmesinin yolunu açan yasa teklifinin TBMM’ye sunulmasının ardından hayvan hakkı savunucuları da alanlara çıktı.
Mersin’de Özgecan Aslan Barış Meydanı’nda bir araya gelen hayvanseverler, 'Ya bizi öldür ya yasayı çek', 'Devlet öldürmez, devlet yaşatır', 'Toplayamazsın, hapsedemezsin, yok edemezsin' şeklinde sloganlar attı.
ÖLÜM ORUCUNA BAŞLANACAK
Alanda toplanan hayvanseverlere seslenen Hay-Der Mersin Şube Başkanı Ayhan Demir, “Arkadaşlar sizler ister katılırsınız ister katılmazsanız ama eğer bu yasa tasarısı çekilmezse bizler ölüm orucuna başlayacağız. Bu yasanın geri çekilmesi için ölüm orucu yapacağız. Bunu da buradan ilan ediyoruz” dedi.
Demir daha sonra şöyle konuştu:
“Yükümlü olduğu üzere hayvanları korumakla görevli belediyelere katil olma İmkânı vermek için günlerce çalışma yapan, katliamı güzelleyerek binlerce masum canı alma planlarını kamuoyunun talebiymiş gibi lanse eden tüm yetkililer hukuk tarihinin utanç timsali, kara bir lekesi olacaktır. Çözümden, vicdandan ve hakkaniyetten uzak, kan kokan bu tasarı üzerinden hayvanların yaşam hakkını tartışma konusu yapanları tarih utançla anacak ve hiçbir zaman affetmeyecektir. Popülasyonun kontrol altına alınmasına yönelik tedbirleri düzenleyen 5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanunu'nun uygulanması için hiçbir denetim ve tedbir yükümlülüğünü yerine getirmeyenlerin, konu öldürmeye geldiğinde hapis cezaları ve belki de kayyum atanması gibi ağır yaptırımlarla gözdağı vermesi niyetlerinin kamu sağlığını, kamu güvenliğini sağlamak değil hayvanları katletmek olduğunu açıkça göstermektedir”
'BEDEL HAYVANLARA ÖDETİLEMEZ'
Demir, “Artış gösteren popülasyonun tek sorumlusu yasayı yerine getiremeyen ve getirmek istemeyen bakanlık ve belediyelerdir, bedeli hayvanlara ödetilemez. Bakanlığından belediyesine, siyasetçilerinden memurlarına 20 yıldır hiçbir sorumluluğunu yerine getirmemiş siyasi iktidarın takdirine bırakacak hiçbir canımız yoktur; vermediğiniz canı alamazsınız. Herkese çağrımızdır; bugün mahallede yolunuzu gözleyen dostlarınızın gözlerinin içine bakın ve onları öldürmelerine izin vermeyeceğimizi söyleyin” şeklinde konuştu.
ESKİŞEHİR: CAN DOSTUMA DOKUNMA O DA YAŞASIN
Eskişehir Doğayı ve Hayvanları Koruma Derneği, Eskişehir Hayvan Hakları Platformu, yasaya karşı Hamamyolu Caddesi’nde eylem ve basın açıklaması gerçekleştirdi. Eylemde katılımcılar, ‘Ötenizi değil bu bir katliamdır, Can dostuma dokunma o da yaşasın’ şeklinde sloganlar attı.
Grup adına basın açıklaması Erhan Tuncel şöyle konuştu:
“Dünyaya örnek olarak 2004 yılında ana hükmü belediyelerin bakımevi kurup kısırlaştırma yapması olarak çıkartılan Hayvanlar Koruma Kanunu'na rağmen, hala daha 1389 belediyenin bin 200’e yakınında bakımevi de yok kısırlaştırma da yok. Kısırlaştırılma yapmayan belediyelerin görev ihmali ile hayvanlar aç sefil yaşam savaşı verilen, çoğalan hayvanlardan dolayı vatandaş da muzdarip ve şikayetçi olduğunda, belediyeler bu hayvanları toplarken birazını öldürüp, kalanları da birbirlerine, başka ilçelere, beldelere çöplüklere, ormanlara ve otobanlara atıyor. Atılan hayvanlar üremeye devam ediyorlar. Bu katliam ve üreme döngüsü devam ediyor. Bizler 20 yıl boyunca hayvan severler, gönüllüler ve STK’lar olarak, belediyelerin bakımevi kurup kısırlaştırma yapması için, yetkili kurumlarca belediyelere denetim, idari ve cezai yaptırım gelsin diye mücadele ettik etmeye de devam ediyoruz. Fakat, yasayı uygulamayan ve görev ihmalinde bulunmaya devam eden belediyelere, yetkili kurumlarca ne denetim yapıldı ve ne de idari cezai bir yaptırım getirildi” dedi.
‘KATLİAM DEVAM EDER’
Bir kısım bürokratların ve bazı siyasilerin belediyelerin, görev ihmallerinin beledini kendi iradeleri dışında dünyaya gelen hayvanların öldürülerek ödetmek istendiğini ifade eden Tuncel, Türkiye'de bulunan 20 bine yakın köyde yaşayan tarım ve hayvancılık uğraşan 10 milyonlarca vatandaşın canını ve malını koruyan 100 binlerce sahipli bekçi ve çoban köpeklerinin, sahiplerince beldelere ilçelere atılan ve sonra da sokak köpeği denilen yavruları olduğunu dile getirdi. Tuncel, “Bu sahiplerince atılan bekçi çoban köpeği yavrularının, büyüyüp artık sahipsiz sokak köpeği olmadan ve çapraz üremeye girmeden kısırlaştırılması sağlanmaz ise üreme devam edecektir. Tarım ve hayvancılık yapanların ve evini malını canını korumak için kapısında bekçi köpeği olan köylünün köpeklerini elinden almak veya kısırlaştırmak mümkün olamasa da, bunların şehirlere kırsala atılan yavruları kısırlaştırılırsa üreme kontrol altına alınır. TBMM de, sorunu ve çözümü gerçek anlamda görebilen aklıselim siyasiler olduğuna, TBMM den tuzaklar içeren bir katliam kanunu çıkmasına geçit vermeyeceklerine inanıyor, onlara ve Cumhurbaşkanı’na sesleniyoruz. STK lar ve kamuoyundan gizli hazırlanan, katliam ve üreme döngüsünü devam ettirecek bu kanun teklifi geri çekilmelidir” şeklinde konuştu.