Şeyh Said'in torunu 'terör propagandası' ile suçlandı, mahkeme 'Türk Bayrağı paylaşma' cezası verdi

Şeyh Said'in torunu 'terör propagandası' ile suçlandı, mahkeme 'Türk Bayrağı paylaşma' cezası verdi
'Terör propagandası' yaptığı iddiasıyla gözaltına alınan Şeyh Said'in torunu Ruşen Fırat'a, sevk edildiği mahkeme 'sosyal medyadan bir ay boyunca Türk bayrağı paylaşma' kararı verdi. Ailenin avukatı kararla ilgili suç duyurusu yapacaklarını söyledi.

Artı Gerçek - Erzurum Hınıs'ta Hınıs Sulh Ceza Hakimliği, Şeyh Said'in torunu Ruşen Fırat'a 30 gün boyunca tüm sosyal medya hesaplarından Türk bayrağı paylaşması cezası verdi. Ailenin avukatı Ensar Fırat kararla ilgili suç duyurusu yapacaklarını söyledi. Diyarbakır Barosu da suç duyurusunda bulundu.

AA'nın aktardığına göre, Emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye çıkarılan Fırat, Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından tutuklama talebiyle Hınıs Sulh Ceza Hakimliğine sevk edildi.

Hakimlik, Fırat'ın propaganda içerdiği iddia edilen paylaşımlar yaptığı sosyal medya hesaplarından bir ay boyunca her gün Türk bayrağı paylaşmasına karar verdi. Fırat, bu kararın ardından adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.

Kararda şöyle denildi: "Şüpheli hakkında adli kontrol süresi içerisinde her gün Türk bayrağını sosyal medya hesaplarından paylaşmasına, paylaşmadığı halinde adli kontrol süresi içerisinde ihlal ettiğinden dolayı tutuklama işleminin tekrardan gözden geçirilmesine…"

Karar sonrası Fırat bayrak görseli paylaşmaya başladı.

ABLA FIRAT'TAN AÇIKLAMA

Abla Halime Fırat bianet'e şu açıklamayı yaptı:

"26 Aralık sabah 06:00'da hanemize yapılan baskın üzerine kardeşim Ruşen Fırat gerekçe gösterilmeksizin gözaltına alındı. Emniyette ifadesi alındıktan sonra savcılığa sevk edildi. Savcılık, Ruşen’in 9 yıl önce sosyal medyadaki paylaşımlarını gerekçe göstererek örgüt propagandasından 2 yıl 7 ay hapis istedi ve mahkemeye sevk etti. Tutuklama istemiyle hakim karşısına çıkartıldı.

'BAYRAK İLE HERHANGİ BİR PROBLEMİMİZ YOK'

Hakim ilk önce tutuklama kararı verdi ancak daha sonra avukatımızın itirazıyla adli kontrol ile haftanın 3 günü imza ve 1 ay boyunca her gün Türk bayrağını Facebook, X ve Instagram hesabından herkese açık şekilde paylaşma cezası verdi.

Emniyet paylaşımları takip edecek ve paylaşım yapılmadığı takdirde tutuklanıp tekrar Patnos Kadın Ceza İnfaz Kurumuna gönderilecek. Bu kararın keyfi bir uygulama olduğunu, kanuni olmadığını düşünüyorum. Bayrak ile herhangi bir problemimiz yok. Avukatlarımız vasıtasıyla gerekli makamlara itirazları yapacağız."

AVUKAT: HSK'YE BAŞVURACAĞIZ

Fırat'ın ailesinin avukatı Ensar Fırat ise kararı 'skandal' olarak nitelendirerek kararı veren hakimden şikayetçi olacaklarını söyledi. Fırat "Hakimle ilgili Hâkimler ve Savcılar Kurulu'na (HSK) da başvuracağız" diye konuştu.

Avukat Fırat, önümüzdeki günlerde ailenin bu olayla ilgili detaylı bir açıklama yapabileceğini söyledi. Diğer yandan Diyarbakır Barosu Başkan yardımcısı Mehdi Özdemir de baro olarak suç duyurusunda bulunacaklarını ifade etti.

Mahkemenin kararının ardından Fırat, sosyal medya hesaplarından Türk bayrağı paylaşmaya başladı. Cumhuriyet Başsavcılığı ise hakimliğin adli kontrol şartıyla serbest bırakılma kararına itiraz etti.

DİYARBAKIR BAROSUNDAN SUÇ DUYURUSU

Diyarbakır Barosu, hakim hakkında suç duyurusunda bulundu. "Yargı yetkisi keyfi kullanılamaz!" diyen Diyarbakır barosu, "Sosyal medya paylaşımları nedeniyle hakkında yürütülen bir soruşturma kapsamında sorgu hakimliğine sevk edilen kişi hakkında; “şüpheli hakında adli kontrol süresi içerisinde her gün türk bayrağını sosyal medya hesaplarından paylaşmasına, paylaşmadığı halinde adli kontrol süresi içerisinde ihlal ettiğinden dolayı tutuklama işleminin tekrardan gözden geçirilmesine” şeklinde görev gereklerine ve yasa hükümlerine aykırı karar veren Hınıs Sulh Ceza Hakimi hakkında Hakimler ve Savcılar Kurulu'na Baromuz tarafından şikayet başvurusu yapılmıştır" ifadelerine yer verdi.

'GÖREVİN GEREKLERİNE AYKIRILIK KAPSAMINDA KALMAKTADIR'

Suç duyurusu dilekçesinde şu ifadelerine yer verdildi:

"Görevin gereklerine aykırı hareket etmekten, kamu görevlisinin görevini kanun, idari düzenlemeler veya talimatların öngördüğü usul ve esaslardan başka surette ifa etmesi anlaşılmaktadır. Bu anlamda kamu görevlisinin herhangi bir şekilde kanuni yetkisini aşması, kanunun aradığı şekil şartlarına uymaması, takdir yetkisini amacı dışında kullanması, kanunun emir ve müsaade ettiği hareketinin gerektirdiği ön şartlara aykırı hareket etmesi, kendisine teslim edilen ve görevi sebebiyle kullanması gerekli eşyayı usulsüz kullanması gibi fiiller görevin gereklerine aykırılık kapsamında kalmaktadır (YCGK-K.2022/415).

'YARGILANMASI VE CEZALANDIRILMASI GEREKMEKTEDİR'

Şikayet edilen hakim tarafından görev gereklerine aykırı bir şekilde ceza yargılamasında, yasal koşulları olmaksızın R.F’ın paylaşımda bulunmaya zorlanması nedeniyle müsnet suçtan yargılanması ve cezalandırılması gerekmektedir.

SONUÇ VE İSTEM: Yukarıda izah edilen hususlar gereğince, şikayet edilen hakim açısından, etkin ve ivedi bir şekilde yargılamasının yapılarak müsnet suçlardan cezalandırılmasını, 6087 Sayılı Kanunun 4/8. Maddesi gereğince görevden tedbiren uzaklaştırılmasını talep ederiz."

YAMAN AKDENİZ: AÇIKÇA HUKUKA AYKIRI

İfade Özgürlüğü Derneği’nin kurucularından Prof. Dr. Yaman Akdeniz, kararının hukuka aykırı olduğunu söyledi ve şöyle dedi:

“Hakimlik tarafından keyfi bir şekilde adli kontrol tedbirleri arasında yer almayan bu tip bir tedbire başvurulması açıkça hukuka aykırıdır. CMK madde 109'da adli kontrol şartlarının neler olduğu tahdidi olarak sıralanmış. Bu onlardan bir tanesi değil. O bakımdan zaten Baro şikayet etmiş hakimi. Öyle anlıyorum.”

(HABER MERKEZİ)

Öne Çıkanlar