Yaman Akdeniz örneklerle anlattı: AYM bile kendi kararlarını uygulamadı

Yaman Akdeniz örneklerle anlattı: AYM bile kendi kararlarını uygulamadı
Prof. Dr. Yaman Akdeniz, Yargıtay'ın Anayasa Mahkemesi'ne yönelik çıkışını yorumlarken, aslında çok sayıda AYM kararının bugüne kadar uygulanmadığını örneklerle anlattı. Akdeniz, "Hatta AYM'nin bile kendi kararlarını uygulamadığı söylenebilir" dedi.

Artı Gerçek - Uzun yıllardır bilişim ve insan hakları üzerine çalışmalarıyla bilinen İfade Özgürlüğü Derneği kurucularından Prof. Dr. Yaman Akdeniz, Yargıtay 3. Ceza Dairesi'nin Anayasa Mahkemesi'ne (AYM) yönelik girişimini değerlendirirken, AYM'nin de kendi kararlarına uymadığına dair örnekleri hatırlattı.

Hukukçu Akdeniz, AYM'nin Can Atalay kararına uyulmak zorunda olunduğunu belirttikten sonra, "Bu karanlık günlere birden bire gelmedik dedi. Artı Gerçek ve Artı Tv Genel Yayın yönetmeni Ali Duran Topuz'un, AYM kararlarına önceden de uyulmadığını kaydettiği yazısını alıntılayan Akdeniz, X hesabından şu bilgileri paylaştı:

BERBEROĞLU, ALTAN, ALPAY KARARLARI

1. Anayasa Mahkemesi kararlarının bağlayıcı olduğuna dair aslında herhangi bir şüphe yok.
@alidurantopuz'un makalesinde de yer verdiği gibi daha önceden de AYM kararlarının uygulanmaması söz konusu olmuştu. Benim dikkat çekmek istediğim husus ise konunun bir başka boyutu.

2. Daha önceden AYM'nin bireysel başvuru kararlarının bağlayıcı olduğu Enis Berberoğlu, Mehmet Altan, Şahin Alpay kararlarıyla ilgili süreçlerde de gündeme gelmişti. O kararlar bir şekilde uygulandı. Hatta AYM tekrardan karar vermek zorunda da kaldı.

3. Açık ve net bir şekilde Can Atalay kararı da diğer önceki AYM kararlarından farklı değil. AYM Genel Kurulu kararının Yargıtay dahil yerel mahkemeler tarafından tartışılması veya sorgulanması abesle iştigal etmektir. Kararı beğenmeseniz dahi uygulamak zorundasınız.

'TAHLİYESİNİN SAĞLANMASINI EMRETMİŞTİR'

4. AYM kararları "tavsiye niteliğinde" de değildir. AYM de kararında açıkça "hak ihlallerinin ortadan kaldırılması için başvurucunun yeniden yargılanmasına başlanması, mahkûmiyet hükmünün infazının durdurulması, ceza infaz kurumundan tahliyesinin sağlanmasını" emretmiştir.

5. Dikkat çekmek istediğim husus ise bağlayıcı olmasına rağmen bir çok AYM kararı doğrudan veya dolaylı şekilde uygulanmamaktadır. Hatta AYM'nin bile kendi kararlarını uygulamadığı söylenebilir. Bazı örneklerle konuyu açıklamaya çalışacağım.

'SULH CEZA HAKİMLİKLERİ İLKESEL KARARLAK YOKMUŞ GİBİ DAVRANIYOR'

6. Örneğin sulh ceza hakimlikleri bugüne kadar 5651 sayılı Kanun'un 8/A m.sine istinaden verdikleri herhangi bir erişimin engellenmesi kararında AYM'nin BirGün, http://Sendika.Org ve Wikipedia gibi kararlarına atıf yapmamakta ve bu ilkesel kararlar yokmuş gibi davranmaktadır.

AYM'NİN ARTI GERÇEK KARARI

7. Daha dün, AYM kargaşası devam ederken, AYM 8/A maddesiyle ilgili Artı Gerçek kararını verdi ve "ihlalin doğrudan 5651 sayılı Yasanın 8/A maddesinden kaynaklandığı sonucuna" vardı. Karar kağıt üstünde çok önemli. Ama uygulama değişir mi? Hayır değişmez.

İfade Özgürlüğü Derneği hukuk ekibi tarafından hazırlanan Artı Gerçek başvurusunda, Anayasa Mahkemesi Genel Kurul'u, ifade ve basın özgürlüğünün ihlal edildiğine karar verirken ihlalin doğrudan 5651 sayılı Yasanın 8/A maddesinden kaynaklandığı sonucuna varmıştır.

KESKİN KALEM KARARI

8. Keza, Keskin Kalem ve Diğerleri kararında, AYM herkesin alkışladığı "pilot kararını" vermedi mi? Bu kararında da AYM 5651 sayılı Kanun’un kişilik hakları ihlalleriyle ilgili 9. maddesinde ‘yapısal sorun’ tespit etti.

9. Hatta AYM pilot kararını Meclise gönderdi ve pilot kararı kapsamındaki başvuruların değerlendirilmesini bir yıl erteledi. Arkasından pilot karar kapsamına aldığı 334 başvuruyu açıkladı. Bu liste Haziran 2023 sonrası tekrardan güncellenmedi. https://anayasa.gov.tr/media/8051/pilotkararlar01.pdf

10. Peki sulh ceza hakimlikleri ne yaptı? AYM'nin sanki pilot kararı yokmuş gibi aynen yüzlerce ve hatta binlerce karara imza atmaya devam etti.

'AYM KENDİSİ 'PİLOT KARARINI' UYGULADI MI?'

11. Peki AYM kendisi "pilot kararını" uyguladı mı? Hayır, AYM de bir yıllık süre dolalı 11 ay geçmişken, dönüp 5651 sayılı Yasanın 9. maddesi hakkında yeni bir karar da vermedi ve hatta pilot karar kapsamına aldığı 334 başvuruyu ve sonradan yapılan başvuruları da unuttu.

12. Son olarak, yıllardır BTK'dan resmi erişimin engellenmesi istatistiklerini elde etmeye çalışıyorum. Çok gecikmeli de olsa AYM Genel Kurulu Şubat 2023 içinde ihlal kararı verdi ve talep edilen bilgilerin sağlanması için yeniden yargılamaya hükmetti. https://kararlarbilgibankasi.anayasa.gov.tr/BB/2016/6815

13. İdari yargı AYM kararına uymasına uydu da BTK uydu mu? Tabii ki hayır. Sanki AYM'nin ihlal kararı yokmuş gibi, 14 yıl önceki argümanlarla BTK konuyu tekrardan Danıştay'a taşıdı. Bir şey çıkacağından değil ama BTK Başkanı hakkında suç duyurusunda da bulundum.

14. Dolayısıyla, bunlar sadece çok yakından takip ettiğim bazı örnekler. AYM'nin ise uzun zamandır yerel mahkemelerin ve özellikle sulh ceza hakimliklerinin gölgesinde kaldığı açık. Bu karanlık günlere de birden bire gelmedik.

KESKİN KALEM KARARI

Anayasa Mahkemesi Genel Kurulu 27.10.2021 tarihli kararında; 2018/14884 başvuru numaralı Keskin Kalem Yayıncılık ve Ticaret A.Ş. ve Diğerleri başvurusunda ileri sürülen, internet haber sitelerinde yayımlanan haberlere sulh ceza hakimlikleri tarafından erişimin engellenmesi kararı verilmesi nedeniyle ifade ve basın özgürlükleri ile etkili başvuru hakkının ihlal edildiği iddialarını değerlendirdi.

Anayasa Mahkemesi (AYM) 5651 sayılı Kanun’un kişilik hakları ihlalleriyle ilgili 9’uncu maddesinde ‘yapısal sorun’ tespit ettiği için hem ihlale hükmetti, hem de kararının ‘pilot’ niteliğinde olduğunu duyurdu. Karar, 7 Ocak 2022 tarihli Resmi Gazete’de yayınlandı.

NE OLMUŞTU?

Can Atalay, Gezi Parkı davasında 18 yıl hapse mahkum edildikten sonra 14 Mayıs'ta yapılan 28. Dönem Milletvekili Genel Seçiminde TİP'ten milletvekili seçilmişti. Atalay'ın, "milletvekili seçilmesi nedeniyle hakkındaki yargılamanın durması ve tahliye edilmesi" talebiyle yaptığı başvuru, Yargıtay 3. Ceza Dairesi'nce reddedilmişti. Yargılamaya devam edilmesi nedeniyle "seçilme ve siyasi faaliyette bulunma" hakkının, tahliye talebinin reddedilmesi nedeniyle de "kişi hürriyeti ve güvenliği" hakkının ihlal edildiği ileri sürülerek Anayasa Mahkemesi'ne bireysel başvuru yapılmıştı.

Gezi davasından mahkum olduktan sonra milletvekili seçilen ve Anayasa Mahkemesi'nin hakkında ihlal kararı verdiği Avukat Can Atalay'ın dosyası Anayasa Mahkemesi tarafından yerel mahkeme olan İstanbul 13. Ceza Mahkemesi'ne gönderilmişti. Mahkeme, dosyada karar verme yetkisinin Yargıtay 3. Ceza Dairesi'nde olduğunu belirterek dosyayı bu daireye göndermişti.

Yargıtay 3. Ceza Dairesi ise kararı tanımamış, Anayasa Mahkemesi’nin Anayasa’yı ihlal ettiğini ve yetkisini aştığını öne sürerek Atalay hakkında ihlal kararı veren Anayasa Mahkemesi üyeleri hakkında da suç duyurusunda bulunmuştu. (HABER MERKEZİ)

Öne Çıkanlar