Ahmet Hakan sordu, Aykut Erdoğdu'dan yeni Can Akın Çağlar açıklaması geldi

Ahmet Hakan sordu, Aykut Erdoğdu'dan yeni Can Akın Çağlar açıklaması geldi
Ahmet Hakan'ın, İBB Genel Sekreterliği'ne getirilen Çağlar ile ilgili, 'Erdoğdu’nun konuşması gerekir' çağrısı üzerine Erdoğdu, Çağlar ile ilgili, 'Meslektaşım ve üstadımdır' dedi.

ARTI GERÇEK - CHP’li Aykut Erdoğdu’nun, Ziraat Bankası Genel Müdürü olduğu dönemde yolsuzluk yapmakla suçladığı Can Akın Çağlar’ın, İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne (İBB) Genel Sekreter olmasının tartışmaları devam ediyor.

Hürriyet Gazetesi yazarı Ahmet Hakan, bugünkü köşesinden Erdoğdu’nun, yanına aldığı CHP’lilerle  birlikte yolsuzlukla itham ettikleri Can Akın Çağlar’ın, kendileriyle konuşup ikna ettiği açıklamasını hatırlatarak, sözlerine şu şekilde devam etti

"Acaba doğru mu bu bilgi? Gerçekten de Can Akın Çağlar ile Aykut Erdoğdu oturup konuştular mı? Gerçekten de Aykut Erdoğdu, Çağlar’ın anlattıklarından sonra iddialarından vaz mı geçti?"

Ahmet Hakan, Erdoğdu'nun, siyasetteki saygın yerini koruyup, yolsuzlukla ilgili dosyalarının ciddiye alınması için mutlaka konuşmasının altını çizdi.

AHMET HAKAN'DAN ERDOĞDU'YA KONUŞMA ÇAĞRISI

İşte Ahmet Hakan’ın o yazısı:

"CHP’nin önemli isimlerinden Aykut Erdoğdu, yanına aldığı CHP’lilerle birlikte sekiz yıl önce dönemin Ziraat Bankası Genel Müdürü Can Akın Çağlar’ı hedef almıştı.

Can Akın Çağlar’ın tarihin en büyük batık kredisini verdiğini söylüyordu. İstifaya davet ediyordu. Suçluyordu. İtham ediyordu.

Aykut Erdoğdu’nun suçladığı Can Akın Çağlar, şu anda İstanbul Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri...

Can Akın Çağlar, yaptığı ilk açıklamada da şunu söyledi:

"Ben o dönemde Aykut Erdoğdu ile oturdum konuştum. Kendisi beni dinledi. İkna oldu. Anlaştık. Sorun yok."

Acaba doğru mu bu bilgi?

Gerçekten de Can Akın Çağlar ile Aykut Erdoğdu oturup konuştular mı? Gerçekten de Aykut Erdoğdu, Çağlar’ın anlattıklarından sonra iddialarından vaz mı geçti?

Aykut Erdoğdu’nun konuşması gerekir.

- "Evet, görüştüm" ya da "Hayır, görüşmedim" demesi gerekir.

- Eğer görüştü ve ikna olduysa... Neden sekiz senedir kamuoyuna bu doğrultuda bir açıklama yapmadığını izah etmesi gerekir.

- Eğer görüşmediyse... Can Akın Çağlar’a "Nereden çıkarıyorsun bunu" diye sorması gerekir.

Aykut Erdoğdu...

Siyasetteki saygın yerini korumak istiyorsa, bundan sonra sallayacağı yolsuzluk dosyalarının ciddiye alınmasını istiyorsa, ilkeli ve şeffaf bir siyasetçi olarak yoluna devam etmek istiyorsa...

Mutlaka ama mutlaka konuşmalıdır."

AYKUT ERDOĞDU'DAN AÇIKLAMA GELDİ: MESLEKTAŞIM VE ÜSTADIMDIR

CHP Genel Başkan Yardımcısı Aykut Erdoğdu, yıllar önce yolsuzlukla suçladığı, ancak CHP’li Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu tarafından İstanbul Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreterliği’ne atanan Ziraat Bankası eski Genel Müdürü Can Akın Çağlar konusundaki sessizliğini bozdu. Erdoğdu, Çağlar konusunda yaptığı açıklamada "kendisi meslektaşım ve üstadımdır" diye konuştu.

Çağlar'ın İBB Genel Sekreterliği'ne atandığının açıklanmasıyla birlikte gözler, 2012 yılında Ziraat Bankası Genel Müdürlüğü görevindeyken kendisini yolsuzlukla suçlayan Erdoğdu'ya dönmüştü.

Atamadan bu yana konuşmayan Erdoğdu, sessizliği bugün yaptığı bir açıklama ile bozdu.

Açıklamasında, "Akın Can Çağlar'ın İBB Genel Sekreterliği için düşünüldüğünün kendisine daha atama yapılmadan bildirildiğini söyleyen Erdoğdu, kendisinin de Çağlar hakkındaki düşüncelerini atamayı yapacak olan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu dışında, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu'na aktardığını anlattı" ifadelerini kullandı.

Erdoğdu, "Partimize gönül ve hizmet vermiş bürokratlardan bir atama yapılmasının daha uygun olacağını söyledim" dedi.

Atamanın yapılması üzerine, kendisinin de bir açıklama yapma gereği duyduğunu belirten Erdoğdu'nun açıklamasının tam metni şöyle:

"Üç gündür süren İBB Genel Sekreteri atamasıyla ilgili sizlere açıklama yapma ihtiyacı duydum. Can Akın Çağlar'ı Hazine Müsteşarlığı'nda çalıştığım yıllardan tanırım. Kendisi meslektaşım ve üstadımdır.

2012 yılında Ziraat Bankası'nı denetleyen KIT Komisyonu üyesiyken bana kapsamlı bir rapor ulaştı. Rapor Can Akın Çağlar'ın bazı kredilerde usulsüz işlemler yaparak bankayı zarara soktuğunu iddia ediyordu.

Raporda yer alan iddialar belgeli ve ciddi olduğu için Can Bey'i Hazine'den tanımama rağmen hiçbir ayrımcılık yapmadan dosyayı açıkladım.

Bir süre sonra Can Bey aradı ve görüşmek istedi. Can Bey bu uzun görüşmede iddialara tek tek cevap verdi.

İlerleyen aylarda beni Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'ndan bir savcı aradı ve görüşmek istedi.

Savcı bu görüşmede TBMM'de yaptığım konuşmayı ihbar kabul ederek soruşturma başlattığını söyledi. Ayrıca açıklamalarım dolayısıyla BDDK, Sayıştay ve Başbakanlık Teftiş Kurulu'nun da soruşturma başlattığını öğrendim.

Bu durum bende çalışmalarımın AKP tarafından kötüye kullanıldığı şüphesi doğurdu. Zira 100'ün üzerinde yolsuzluk dosyası açıkladım ve bu dosya dışında başka tek bir dosyada dahi bu işlemler yapılmadı. Bu rahatsız edici durum dolayısıyla bu dosya ile ilgili bir daha konuşmadım.

Bu arada Can Akın Çağlar'ın BDDK üyeliğine atanmasına karşı çıktım ve istifasını istedim. Çünkü BDDK bankaları denetleyen bir kurumdu ve Can Bey hakkında yürüyen bir soruşturma vardı.

Bu eleştirilerim de sonuç vermiş olmalı ki, Can Bey bu incelemeler tamamlanmadan BDDK'daki görevinden süresi dolmadan istifa etti.

O tarihten bu yana kendisiyle iletişimim olmadı. Daha sonra da Can Bey'in bütün bu iddialardan aklandığını öğrendim.

Birkaç hafta önce benim de arkadaşım olan Ekrem Bey'in bir danışmanı beni aradı ve Can Akın Çağlar'ı önemli bir pozisyon için düşündüklerini ve benim görüşümün ne olduğunu sordu. Ben de yukarıda yazdığım gibi konuyu anlattım.

Çok yakından olmasa da Hazine'de çalıştığım yıllardan tanıdığımı insan olarak iyi bir olduğunu, o yıllarda etliye sütlüye pek bulaşmayan teknokrat görünümlü biri olduğunu, ancak daha önce İslamcı bir finans kuruluşunda yönetici olduğunu ve daha sonra da AKP döneminde yükseldiğini söyledim.

Ayrıca partimize gönül ve hizmet vermiş bürokratlardan bir atama yapılmasının daha uygun olacağını söyledim.

Bu görüşümü daha sonra Ekrem Başkan'a tekrarladım. Süreçle ilgili ayrıca hem Genel Başkanımıza hem de İstanbul İl Başkanımıza bilgi verdim.

Ekrem Başkan, başta finans konuları olmak üzere teknik konularda büyük sıkıntılar yaşadığını, Can Beyin hem konsantrasyonu hem de teknik bilgisiyle bu göreve layık olduğunu düşündüğünü söyledi.

 Bir süredir Genel Sekreter arayışı içinde olduğunu, atama (memuriyet) şartlarını taşıyan ve finans ve teknik bilgisi yüksek, kamu tecrübesi olan ve böyle büyük yapıları yönetmiş bazı adayların, görevi kabul etmeye çekindiklerini söyledi.

‘Bütün Türkiye'yi kucaklayacaksak insanları kökenlerine göre değil, liyakatlarına göre değerlendirmeliyiz' deyince, ‘Siz bilirsiniz, bundan sonra bize düşen size destek olmaktır' dedim."

İlgili Haberler
Öne Çıkanlar