'STK ve siyasi partiler sorumluluk almalı, belediye kira bedellerini almamalı'

Remzi BUDANCİR

ARTI GERÇEK-Çin'in Wuhan kentinde ortaya çıkan ve ardından dünyada hızlıca yayılan yeni tip koronavirüs (Covid-19) salgını yayılmaya devam ediyor. Salgının yayıldığı ülkeler arasında bulunan Türkiye’de de her gün vaka sayısı da can kaybı da artıyor. Salgının fazla yayılmaması için Sağlık Bakanlığı, sağlık kuruluşları, meslek odaları ve sivil toplum örgütleri evden çıkılmaması konusunda uyarılar yapıyor. Önlemler kapsamında yurttaşlara evde kalınması, temastan kaçınılması, dezenfektan, maske ve eldiven kullanmaları isteniyor.

DERSİM’DE BİR KÖY KARANTİNA ALTINA ALINDI

Koronavirüs vakaları birçok ilde görülmeye başlandı. Vakaların bulunduğu kentlerde karantina çalışmaları da sürüyor. Karantina önlemlerinin alındığı kentlerden biri Dersim. Mazgirt ilçesine bağlı Riçik (Geçitveren) Köyü bir kişide koronavirüsü görülmesi üzerine karantina altına alındı. Köye giriş askerlerce kapatıldı.

TİCARİ ARAÇLAR SINIRLANDIRILDI, KENT MERKEZİNE GİRİŞ İZNE BAĞLANDI

Valilik’te koronavirüs ile ilgili bir dizi tedbir aldı. İl Valisi Vali Tuncay Sonel Başkanlığında toplanan İl Umumi Hıfzıssıhha Meclisi, İl Pandemi Kurulu’nun tavsiyeleri doğrultusunda bazı kararlar aldı. Önlemler kapsamında ticari araçlara sınırlandırma getirildi. Tedarik, üretim zinciri ve sağlık dışında ilçelerden il merkezine giden araçların il merkezine girmeleri 30 Nisan 2020 tarihine kadar yasaklandı. Zorunlu hallerde ise kaymakamlıklardan alınan seyahat izin belgesi ile ilçelerden çıkış yapılabilecek. Cumhuriyet Başsavcılığının talebi ile Tunceli Ceza İnfaz Kurumunda görevli personelin görev zamanı dışında dış dünyadan izole bir şekilde ikametlerinin sağlanması için de karar alındı. Alınan karar doğrultusunda DSİ Şube Müdürlüğü Misafirhanesi cezaevi personeline tahsis edildi. Ceza İnfaz Kurumunda görevli personel ay sonuna kadar kimse ile temasta bulunmadan burada konaklayacak.

ÖNLÜ: İŞÇİ, EMEKÇİ VE YOKSUL HALK İKTİDAR TARAFINDAN ADETA ÖLÜME TERK EDİLİYOR

HDP Eş Genel Başkan Yardımcısı ve Dersim Milletvekili Alican Önlü de koronavirüs salgının hızla yayılması ve Dersim'deki vakalara ilişkin yazılı basın açıklaması yaptı. Türkiye’de de hızlı bir şekilde yayılan koronavirüsün Dersim’de de görülmeye başlandığını ifade eden Önlü, "Mazgirt ilçesine bağlı Geçitveren Köyü salgın nedeniyle karantina altına alınmıştır. Bilindiği gibi salgına karşı birçok ülkede güvenliğe ve ekonomiye dair çok ciddi paketler açıklanarak, salgının yarattığı ekonomik ve sosyal sorunlar en aza indirgenmeye çalışılıyor. Birçok ülke halkın temel gıda ihtiyaçlarının yanı sıra elektrik, doğalgaz, su ve kira gibi giderlerini karşılayacağını açıklıyor. Yine birçok ülke önemli iş kollarında üretime ara verdiğini ve bu süreçte işçilerinin mağdur olmaması için işçilerini ücretli izine çıkardığını duyuruyor. Ancak salgının yayılma hızı ve vaka sayısı giderek artan ülkemizde ise, işçi, emekçi ve yoksul halk iktidar tarafından adeta ölüme terk ediliyor. ‘Evde kal, hayat eve sığar’ çağrıları tabi ki çok önemli ve bu aşamada yapılması gerekendir ancak geçim sıkıntısı yaşayan ve her gün çalışmak zorunda olan milyonlarca insan nasıl evde kalabilir" diye sordu.

"VALİLİK KARARINDA YOKSUL HALKA DAİR BİR ÖNLEM YOK"
Dersim’de Valilik tarafından alınan tedbir kararlarına da değinen Önlü, bu tedbir kararlarında yoksul halka, evine ekmek götürmek zorunda kalan emekçiye dair tek bir önlem yer almadığını hatırattı. Kararda ‘tekstil fabrikalarında, maske üretiminde çalışan işçiler dışında diğer çalışanlar izinli sayılacaktır’ ibaresinin yer aldığını ifade eden Önlü, "Buradan başta vali olmak üzere yetkililere soruyoruz. İzinli sayılacak işçilerin ücretleri verilecek mi? Çalışmakta olan inşaat işçileri geçimini nasıl sağlayacak? Ekonomik olarak zor durumda olan yoksul halk kirasını nasıl ödeyecek? Kapanan iş yerleri, esnaflar ve şuanda çalışmak zorunda olup çalışamayan insanlar ne yapacaklar? Kamu kurum ve kuruluşlarında çay ve meşrubatları yasaklayarak ne salgınla mücadele edilebilir ne de işçi, emekçi ve yoksul halk geçimini sağlayabilir" dedi.

"DERSİM KÖY YAKMALARI DÖNEMİNİ DAYANIŞMA İLE ATLATMIŞTI"

Dayanışma ve ortak mücadele ile bu salgının durdurulabileceğini belirten Önlü, şu çağrıda bulundu: "Dersim halkı nasıl ki köy yakmaları, gıda ambargosu olduğu dönemlerde, birbirine destek olarak hayatta kaldıysa bu salgında da aynı dayanışmayı gösterecektir. Dayanışma bizim kendi öz kültürümüzün bir ayrılmaz bir parçasıdır.

ÖNLÜ’DEN ÇAĞRI

Yine bu süreçte başta yerel yönetimler olmak üzere STK’lara, siyasi partilere ve Dersim aydınlarına büyük bir sorumluluk düşmektedir. Bu sorumluluk Vefa Sosyal Destek Gruplarına asla bırakılmamalıdır. Belediyemiz bu dönemde kendisine bağlı kira ve su giderlerini ertelemekle yetinmemeli, salgın süresince bu bedelleri almamalıdır. Çünkü salgın sonrasında çalışmayan emekçi, iş yerini açamayan esnafın, biriken bu borçların altından kalkması mümkün değildir. İşten çıkarmalar yasaklanmalı, yine çalışmakta olanların sağlık güvenceleri sağlanmalıdır. STK’lar ve siyasi partiler de ihtiyaç sahiplerini belirlemeli, kentin sorunlarına çözüm olmak adına politikalar geliştirmelidir. Bu konuda herkesi sorumluluk almaya, dayanışmaya ve bir olmaya çağırıyorum."