'Nebati'nin konuşması yatırıma sıcak bakmayan yabancı yatırımcıya kötü mesaj oldu'

'Nebati'nin konuşması yatırıma sıcak bakmayan yabancı yatırımcıya kötü mesaj oldu'
Dünya gazetesi yazarı Aktaş, 'Yabancıya, 'Gelin biz her türlü engeli kaldırırız, yatırım yapın' derken, 'Bizim için hukuk ikinci planda, ne istersek yaparız' demiş olmadınız mı?' diye sordu.

+GERÇEK - Dünya gazetesi yazarı Alaattin Aktaş, bügünkü yazısında, Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati'nin yabancı yatırımcılara yönelik sarf ettiği, "Bürokrasiyi alaşağı ederiz" sözlerine tepki gösterdi. Aktaş, "Mevzuatı ve bürokrasiyi alaşağı edilmesi, kavga edilmesi, mücadele verilmesi gereken engeller olarak görmek... Yani "Biz sizin için engel gördüğümüz her mevzuatı değiştiririz, o mevzuatı uygulayan bürokratla mücadele ederiz" demek... Ve bu konuda yabancılara söz vermek, açık çek vermek... Büyük talihsizlik oldu" dedi.

Aktaş, "Maliye Bakanı Nureddin Nebati gözlerdeki ışıltıyla başladı, Merkez Bankası ve Merkez Bankası faizinin önemsizleştirilmesiyle övündü; hadi gaf demeyelim de pek alışkın olmadığımız diyelim, bir dizi açıklama yaptı. Enflasyon için sürekli yanıldığı tahminler verdi. Ama şimdiye kadarki açıklamalarının hiçbiri Fransa’daki konuşması kadar vahim değildi" dedi.

Aktaş, yazısında şu değerlendirmelerde bulundu:

"Nebati yatırımcılara hitaben neler mi söyledi, aynen aktaralım:

Bir problem mi yaşadınız, rahat olun bize hemen ulaşırsınız. En sevdiğim konu da şu yatırımcılara zorluk çıkaran mevzuat ya da bürokrasidir. Hep beraber kavga edelim. Bürokrasiyi alaşağı ederiz. Arkamızda Cumhurbaşkanımız var. Rahat olun.(alkışlar) Mevzuatı da değiştiririz...

Doğrusu en çok o alkışlayanların kimler olduğunu ve neyi alkışladıklarını merak ettim.

Merak ettiğim birkaç konu daha var. Sorularım Maliye Bakanı Nebati'ye:

- Mevzuattan kaynaklanan bir zorluk söz konusuysa o mevzuatı kim yaptı?

- Bürokrasi dayandığı bir mevzuat, dayandığı bir yetki olmadan herhangi bir yatırıma zorluk çıkarabilir mi? Bürokrat böyle davranarak suç işliyorsa gereği yapılır, yok bürokrat bir mevzuata dayanarak öyle hareket ediyorsa, ki öyledir, o zaman bürokrasinin ne suçu var? Mevzuatı değiştirmek de sizin işiniz. Ama bu işlemin adı alaşağı etmek değildir, kavga etmek değildir.

- Siz bakansınız; mevzuata aykırı davranıp suç işleyen bir bürokrat çıkarsa ona karşı işlem yapmak için arkanızda illa Cumhurbaşkanı mı olması gerekir?

- Yabancıya "Gelin biz her türlü engeli kaldırırız, yatırım yapın" derken bir anlamda "Bizim için hukuk ikinci planda, ne istersek yaparız" demiş olmadınız mı? Görüntüden anlaşıldığı kadarıyla bir metne bağlı olmadan irticalen konuştunuz. Acaba sonra "Ben ne dedim" diye hayıflandınız mı ya da etrafınızda "Sayın Bakan bu sözler pek olmadı" diyebilen biri çıktı mı?

"AMAN UZUK DURUN" DENMİŞ OLDU

Bu konuşma, Türkiye’de özellikle doğrudan yatırıma pek sıcak bakmayan yabancılara çok kötü bir mesaj oldu.

Nerede nasıl konuşmak gerektiğini bilmek gerekiyor. Baş başayken bir yatırımcıya bunları söyleyebilirsiniz de, bir topluluğa, hem de basına açık bir toplantıda böyle söylediniz mi mesaj çok farklı oluyor:

"Hukuka aykırı mı, mevzuata uygun düşmüyor mu, siz yeter ki gelin, biz anında değiştiririz..."

BİR ÜLKEDE YATIRIMIN OLMAZSA OLMAZ ŞARTI HUKUK!

Bir yatırımcıya sağlanabilecek en büyük teşvik hukukun egemen olduğu bir ortam.

Bizim yaptığımız ne; adeta "Hukuki bir engel çıkarsa biz sizin adınıza bunu aşarız" diyoruz.

Peki iki yabancı kuruluştan biri lehine tercihte bulunmamız gerektiğinde bu sefer de haklı olanı değil de daha çok yatırım yapanı, yani güçlüyü mü tercih edeceğiz?

Başka bir ülkede yatırım yapma konusunda neyin ön planda olduğu çok açık. Bu konuda yıllar önce gelen bir okur mektubu var elimde ve bu mektuba köşemde daha önce de birkaç kez yer verdim. Şimdi tam günü... Bu mektubu bir kez daha yayımlamak istiyorum. Okurum özetle şu görüşleri dile getiriyor mektubunda:

"Türkiye’ye niye doğrudan yabancı yatırım yapılmadığının en önemli nedeni bağımsız ve hızlı yargının olmamasıdır. Biz nasıl başka bir ülkede iş yapacakken hukuk güvensiz ise her an ‘Ceketimizi alıp gidebileceğimiz’ işlere bakıyorsak, yabancı da bize öyle bakıyor."

İlgili Haberler
Öne Çıkanlar