TMMOB’dan deprem çalıştayı: Olası bir depremde maddi kayıp 100 milyar lira

TMMOB’dan deprem çalıştayı: Olası bir depremde maddi kayıp 100 milyar lira
TMMOB İstanbul İl Koordinasyon Kurulu Kadıköy’de 'İstanbul Deprem Çalıştayı' düzenledi.

Rıfat DOĞAN


ARTI GERÇEK - Türk Mimar ve Mühendis Odaları Birliği (TMMOB) İstanbul İl Koordinasyon Kurulu'nun (İKK) düzenlediği "İstanbul Deprem Çalıştayı"nda deprem konusu tartışıldı.

Kadıköy Belediyesi’nin katkılarıyla belediyenin evlendirme dairesinde düzenlenen  "İstanbul Deprem Çalıştayı"nın açılış konuşmasını TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Emin Koramaz katılamadığı için onun adına Tores Dinçöz yaptı.

Koramaz çalıştaya gönderdiği konuşma metninde "Deprem sonrasında bir vergi konuldu ve kalıcı hale getirildi. Ondan sonra iki yeni vergi daha konuldu. Toplanan vergilere ne oldu? Dönemin bakanı toplanan paraların duble yollara yatırıldığını belirtti. Deprem toplanma alanları AVM rezidans alanları haline getirildi" dedi.

KORAMAZ: YAŞANACAK FELAKETİN SORUMLUSU BİZİ DİNLEMEYEN SİYASİ İKTİDARDIR

Koramaz, depremden sonra geçen sürede hiçbir şey yapılmadığına dikkat çekerek "Yapı denetim yasası çıkarıldı ancak özel firmalara devredildi. Gerekse İstanbul gerekse Türkiye genelinde yapılarda iyileştirme yapılmadı. Hastaneler, üniversiteler ve okullar iyileştirilmedi. Siyasi rant uğruna hiç kayıt altına alınmamış yapılar kayıt altına alındı. Yaptığımız uyarıların hiçbiri siyasi iktidar tarafından dikkate alınmadı. Bu nedenle yaşanacak felekatlerin sorumlusu siyasi iktidardır" ifadelerini kullandı.

KAHRAMAN: YOL HARİTAMIZDA BUGÜN KONUŞULANLAR DA OLACAK

Çalıştay’ın diğer bir açılış konuşmasını yapan İBB Deprem ve Kentsel Dönüşüm Müdürü Tayfun Kahraman da sözlerine şu ifadelerle başladı:

"İBB olarak geldiğimiz günden beri elimizden geleni yapmaya çalışıyoruz. Sizlerin desteğiyle sizlerin uzmanlığıyla umarım ortak akılla birlikte çözeriz. O yüzden buradan çıkacak sonuçlar bizimler için çok önemli. TMMOB’un desteği bizim için çok önemli. İnanın bize düşen görev ne kadar büyükse onları sizinle paylaşmak da o kadar kıymetli. Sizlerle birlikte yol yürümek istiyoruz. Neden derseniz, üzerimizdeki yük çok ağır. O yüzden meslek örgütlerinin destekleri bizim için çok önemli. Bugün buradan çıkan fikirleri ve düşünceleri not edeceğiz ve bundan sonraki planlarımıza işleyeceğiz. Bizim yol haritamızda onların da yeri olacak."

Kahraman, depremde kamu binalarının hasar aldığını belirterek "Bugün kamu binaları bile deprem karşısında yeterince güçlendirilmiş değil. Hakkını yemeyelim bazı alanlarda güçlendirme yapıldı ancak şunu da görelim 99 depreminden sonra yapılmış olan kamu yapıları dahi zarar gördü. Ne zaman oldu? 26 Eylül’de, 5.8’lik depremde. Büyük resme baktığınızda ise depremde binaların zarar görmesini beklemiyorduk ama İstanbul’da kamu yapıları zarar gördü ve hasar raporları aldılar. Hiçbir yapı 5.8 şiddetindeki depremde hasar almaz demek ki bunlar hasarlıydı ve bu hasarlı binalardaki makyajları günyüzüne çıkarmış oldu" dedi.

‘İSTANBUL’U DEPREME DAYANIKLI HALE GETİECEĞİZ’

Rantın değil, kentlinin kazandığı, İstanbul’un depreme dayanıklı hale geldiği projeleri hayata geçireceklerini dile getien Kahraman temel önceliklerinin şunlar olduğunu söyledi:

"Başkan 14 Ekim’de deprem seferberliğini başlattığını ilan etti. Deprem seferberlik planını açıkladı. Neler yapacağımızı herkesle paylaştı. Esas önemli olan İstanbul’u dayanıklı bir kent haline getirmek ve İstanbul’un sorunlarını çözmek. İBB olarak vatandaşın konutuna ya da kendisine yapmış olduğu gecekondusunu dönüştürmekle ilgili bir konstrasyonumuz yok, biz şu anda tamamıyla afet öncelikli olarak yaşadıkları konutları nasıl dönüştürebiliriz, vatandaşları nasıl daha sağlıklı bir konutta daha sağlıklı yerleşim alanlarında yaşatabiliriz bunun derdindeyiz. Bu nedenle hedefimiz ki Kadıköy bölgesinden bahsettiğimizde kentsel dönüşüm projeleri hep rant projeleriyle anılır hale geldi. Bundan sonra esas amacımız rant değil, kentlinin kazandığı projeler yaratabilmek."

’AĞIR HASAR ALMASI BEKLENEN 48 BİNİN DÖNÜŞÜMÜNÜ 10 YILDA TAMAMLAYACAĞIZ’

"İstanbul’da 1 milyon 150 bin yapı var. Bu yapıların elden geçirilmesi büyük bir iş. Bugüne kadar yapılmayanı iki günde yapma şansımız yok" sözleriyle sürecin zorluğuna dikkat çeken Kahraman, olası bir depremde ağır hasar alması beklenen 48 binin dönüşümünü 10 yılda tamamlamayı hedeflediklerini kaydetti. Kahraman konuya ilişkin şu sözleri sarf etti:

"O nedenle uzun bir yol ve uzun bir süreç olacak. Fakat bizim asıl hedefimiz 2000’den önce yapılan tüm yapıları gözden geçirmek ve bunlar arasındaki kırılgan olanları kaydetmek.Bu noktada müdahale yöntemleri geliştirmek. İstanbul’da yaşnması olası bir depremde yaşanacaklarının vebalini ödeyemeyiz. İstanbul’da böyle bir deprem demek Türkiye’nin de ekonomik sosyal ve vicdani olarak çökmesi demek. Bu nedenle işimiz çok. Özellikle tespit ettiğimiz depremde ağır hasar alması beklenen 48 bin yapıyayani deprem anında çökmesi ya da ağır hasar alması beklenen yapılara müdahale etme hedefimiz var. Bunu 10 yılda tamamlaayı hedefliyoruz. Bu büyük bir kaynak. Bu nedenle için fon arıyoruz."

‘BÜYÜK BİR DEPREM SEFERBERLİĞİ BAŞLATMALIYIZ’

Kahraman "İstanbulluların da bunun için ellerini taşın altına koymaları gerekiyor. Ne yazık ki kentsel dönüşüm şimdiye kadar bir koyup iki alacağız şeklinde lanse edildi, bunun yanlış olduğu hemen yanı başımızdaki Fikirtepe’de ortaya çıktı. Böyle bir dünya koşulu böyle bir piyasa koşulu da yok. Büyük bir deprem seferberliği başlatmalıyız. Bugün geç olabilir ancak yarın her şey için daha geç olabilir" dedi ve sözlerini şöyle sonlandırdı:

"Hep birlikte umuyorum ki buradaki meslektaşlarımızla başarılı olacağız. Buradan çıkan notları ajandamıza kaydediyoruz. Bunları uygulamaya koyacağız. Sizden şunu bekliyoruz: İBB’nin kapısı herkese açık. Herhangi bir fikriniz veya düşünceniz olduğunda özellikle kendi temsiliyetim açısından söylüyorum, Deprem ve Kentsel Dönüşüm Müdürlüğü’ne sizleri her zaman bekliyoruz."

KADIKÖY BELEDİYE BAŞKANI ODABAŞI: FİKİRTEPE BİR FACİADIR

Üçüncü açılış konuşmasını yapan Kadıköy Belediye Başkanı Şerdil Dara Odabaşı da Fikirtepe’deki kentsel dönüşüm uygulamasını bir facia olarak niteleyerek, bu projeye neden olan herkesten hesap sorulması gerektiğini belirtti: 

"Fikirtepe adına ne derseniz deyin, isterseniz kentsel dönüşüm, kentsel rant alanı, isterseniz bina yenilemesi Fikirtepe bir faciadır. Bu faciayı kimler yaptıysa bu projeyi kimler hazırladıysa biz onun hesabını sormadan bu hangi akılla hazırlanmış,  bunun hesabı sorulmadan Kadıköy’de bir taşı başka bir taşın üzerine koyma şansımız yok. Kadıköy’de kentsel dönüşüm denilen Bağdat Caddesi’nde veya minübüs yolunun sağı ve solunda binaların ne kadar uygun yenilendiğini, ne kadar gerçekçi olduğunu Kadıköy’ün doğasına ne kadar uygun yapıldığını, Kadıköy’de yaşayanların hayatına ne kadar uygun olduğunu tartışmadan yeni projeler geliştirmenin bir yararının olmadığını düşünüyorum."

‘İKİNCİ BİR FİKİRTEPE’YE İZİN VERMEYECEĞİM’

Kadıköy’de başka bir Fikirtepe yaratılmasına izin vermeyeceğini dile getiren Odabaşı, şunları söyledi:

"Birileri ellerinde çanta proje takibi adı altında ‘belediye izin vermezse biz burayı Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’ndan çözeriz’ diyerek dolaşmaya başlamışlar. Orada kullandığım cümleyi burada tekrar kullanıyorum: Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın veya İBB’nin kim olursa olsun ikinci bir Fikirtepeye yaratmasına müsaade etmeyeceğim. Avukat olarak Kadıköy Belediye Başkanı olarak siyasetçi olarak en önemlisi bir Kadıköylü olarak elimden ne geliyorsa engellemeye çalışacağım."

OLASI BİR DEPREMDE 100 MİLYARLIK BİR MADDİ KAYIP YAŞANACAK’

Açılış konuşmalarının ardından oturumlara geçildi. Çalıştayın ilk oturumuna İBB Deprem ve Zemin İnceleme Müdürü Kemal Deniz Duran moderatörlük yaptı.

Oturumda ilk sözü alan Şehir Plancısı Nur Kardelen Öztürk, İstanbul’da olası bir depremde 10 bin yapının çok ağır hasar, 34 bininin ağır hasar, 150 bininin ise orta hasar alacağını söyledi. Deprem nedeniyle 100 milyar TL’lik maddi kaybın yaşanacağınıdile getiren Öztürk "10 bin ile 30 bin arasında can kaybı yaşanabileceğini, 30 bin kişinin de ağır yaralanabileceğini kaydetti.

Toplanma alanlarına ilişkin bir bilgi veren Öztürk, bu alanların en az 250 metrekare ile 500 metrekare olması gerektiğini söyledi. Öztürk, deprem toplanma alanlarında kişi başına düşen alanın 1.5 metrekare olması gerektiğini kaydederek "Hepsi erişebilir noktada olmalı" dedi.

HALUK EYİDOĞAN: 7 VE ÜZERİNDEKİ DEPREM OLASILIĞI YÜZDE 65

İTÜ Jeofizik Mühendisliği Bölümü eski öğretim üyesi Haluk Eyidoğan da deprem gerçekliğine rağmen üniversitelerdeki jeofizik mühendisliği bölümlerinin kapatıldığını, İTÜ’nün bu bölümünün kapatılmasının şu an konuşulduğunu belirtti. Eyidoğan, 30 yılda 7 şiddeti ve üzerindeki depremlerin oluşma olasılığının yüzde 65 olduğunu yine 30 yılda 6.7 şiddetinde deprem olma olasılığınında yüzde 72 olduğunu kaydetti.

İMO İSTANBUL BAŞKANI: ÜLKE TOPRAKLARININ YÜZDE 66’SI DEPREM TEHDİDİ ALTINDA

İnşaat Mühendisleri Odası İstanbul Başkanı Nusret Suna da"ülke topraklarının yüzde 66’sı 1. ve 2. derece deprem riski taşıyan alanlarda yaşıyor" dedi.

Suna 99 depreminden sonra yapılan çalışmaların dikkate alınmadığını belirterek "Deprem anına ve sonrasına ilişkin planlama yok. 2004 yılında toplanan ulusal deprem konseyinin varlığına 2007 yılında son verildi. Bilim çevreleri, üniversiteler ve meslek odaları tasfiye edildi. İBB bünyesinde hazırlanan deprem master planı eşi benzeri olmayan bir plandı. Bu planı çok önemsiyoruz. İçinde her şey vardı. Finansal sorunların nasıl aşılacağı raporda yazıyordu. Hukuki sorunların nasıl aşılacağı da anlatılmıştı. Bu raporu bir kez bile açıp okumadılar" dedi.

Suna mevcut İBB yönetimine bir çağırda bulunarak  "Bu rapor tozlu raflardan indirilip güncellemeli ve uygulamaya geçirilmeli" diye konuştu.

İstanbul Proje Koordinasyon Birimi verilerini de paylaşan Suna,"İstanbul’da bin 135 okul binası, 115 sağlık binası ve 38 yurt binası depreme karşı güvenli hale getirilmiştir. Depreme güvenli hale getirilen kamu binalarının sayısı 77’dir. İstanbul’da 6 bin 127 okul, 52’si resmi 190 hastane mevcut. Ayrıca 39 da sağlık ocağı var. Resmi ve özel yurtların sayısı 300 civarındadır" dedi.

‘SON DEPREMDEN SONRA ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK İL MÜDÜRLÜĞÜ KENDİ BİNASINI BOŞALTTI’

Suna İstanbul’da 1 milyon konutun güvenilir olmadığını, bir başka ifadeyle ile kaçak, ruhsatsız olduğunu, mühendislik hizmeti almadan üretildiğini belirterek "Herhangi bir denetim mekanizmasına tabi olmayan bu yapıların sadece kendileri tarafından değil hükümet yetkilileri tarafından kabul edildiğine de" dikkat çekti.

Suna "26 Eylül’deki depremde Çevre ve Şehircilik Müdürlüğü İstanbul binasını boşaltmak zorunda kaldı. Terzi kendi söküğünü dikemiyor" ifadelerini kullandı.

"10 milyona yakın İstanbullu depreme dayanıklı olmayan binalarda oturmaktadır" diyen Suna, deprem toplanma alanlarının AFAD sitesinden kaldırıldığını ve daha önce ilan edilen deprem toplanma alanlarının büyük bir bölümünün AVM alanı haline getirildiğini anımsattı.

Çalıştay, yapılan diğer oturum ve forumla bitti.

 

 

 

 

 

 

 

 

Öne Çıkanlar