Yazının sonunda söylemem gerekeni söyleyerek gireyim detaylara; 'Tam bağımsız Türkiye' demek günümüzde artık parasal ve pozisyonel rant demek, bu iyi biline.
Türkiye’de gözler inşaat sektörünün obezleşmesini izlerken, maalesef enerji sektöründe gelen tehlikeyi ıskaladı.
İstanbul’un AK Parti tarafından kaybedilmesi bu iki siyasi hareketin partileşme sürecinin de hızlanması anlamına geliyor.
23 Haziran'a çok olumsuz bir ekonomik konjonktürde gidiyoruz. İstanbul seçimlerinin önemli bir farkla İmamoğlu lehine gelişmesi sonrası erken ikiz seçimlerin çok uzak olmayacağı ortada.
Bir TV kanalında 'Türk filmi gibi bir çocukluk' geçirdiğini söyleyen Albayrak, 'Tünelin ucundaki ışık görünür halde. Enflasyonda keskin düşüşler göreceğiz' dedi.
Bakalım önümüzdeki hafta işsizlik oranı nasıl açıklanacak ya da açıklanacak mı? Bu soru çok yanlış ve yersiz gibi duruyor ama YSK kararından sonra hangi soru gerçekten çok yersizdir acaba?
Financial Times, 'Türkiye vahim bir şekilde demokrasiden sapıyor' yorumu yaptı.
Ekonomi şimdi de İstanbul seçiminin ağır yükü altına girdi. Sürpriz seçim yüzünden ekonomi, kur ve faiz artışının yanı sıra seçim vaatleriyle daha da zayıflayacak.
Elinde kalan tek yöntem hukuk devletini kağıt üzerinden bile kaldırmak istemek olabilir ama buna da artık gücünün yetmeyeceğini düşünüyorum.
İstanbul Sanayi Odası Başkanı Bahçıvan, İstanbul'da seçimin yeniden yapılacak olmasına ilişkin, 'Zorlu bir stres testinden geçecek ekonomimiz zarar görmemeli' dedi.
Bahçeşehir Üniversitesi Ekonomik ve Toplumsal Araştırmalar Merkezi'nin (BETAM) ilk üç aylık öncü göstergelerle yaptığı hesaplamaya göre ekonomi yüzde 4 daralacak.
BDDK ve SPK'nın spekülasyon yaptığı gerekçesiyle inceleme başlattığı JP Morgan'ın Başkanı Jacob Frenkel'den tavsiye: Türkiye dünyaya açık olmalı...
Prof. Dr. Veysel Ulusoy ile Ekonomist Haluk Bürümcekçi, 'Türkiye'nin döviz rezervleri bir sonraki şok için yeterli mi? Ekonominin kriz yönetimi değişiyor mu?' sorularını cevaplayacak.
Türkiye'nin borç çevirmek için yurtdışından yüksek faizle borçlandığını söyleyen Cansen, IMF ile anlaşmanın 50 milyar dolar veya üstü olması gerektiğini söyledi.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Faik Öztrak, hükümetin ekonomi programını eleştirerek, Erdoğan'a kabinede değişiklik çağrısı yaptı.
Ekonomi Politik ve Söz Bizim programlarında siyasetçiler, hukukçular gündemi değerlendiriyor.
Koç Üniversitesi’nden Prof. Dr. Yılmaz, 'Yıl sonunda enflasyonun yüzde 20’nin altına inmesi zor. Ekonomide küçülme yüzde 3'leri geçebilir' dedi.
TÜSİAD, 'İşsizlikteki artış endişe vericidir. Yüksek enflasyon ve yüksek dış borç ekonomide kırılganlıkların devam ettiğini gösteriyor' açıklamasını yaptı.
Ekrem İmamoğlu resmen İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı oldu. Peki bundan sonra ne olacak? Milletvekilleri ve siyaset bilimciler Sorudan Soruya programında değerlendiriyor.
Türkiye’nin gündemi İstanbul değil, yüksek işsizlik, yüksek enflasyon olmalı. Yüksek faiz oranları, ekonomik küçülme olmalı. Toplumda artan kutuplaşmanın nasıl azalacağı olmalı.
Ekonomi profesörü Steve Hanke, Türkiye’de gerçek enflasyonun TÜİK verilerinin aksine yüzde 19.71 değil yüzde 43 olduğu değerlendirmesi yaptı.
IMF de Türkiye ekonomisinin yüzde 2,5 küçüleceğine yönelik tahminde bulunmuştu
Albayrak, bu yıl için hedeflenen yüzde 2.3 büyüme hızının ulaşılabilir olduğunu söylemişti. Oysa IMF, Türkiye’nin bu yıl yüzde 2.5 küçüleceğini öngördü.
Cumhurbaşkanlığı bir devlet kurumudur ama İstanbul, Ankara, Antalya büyükşehir belediyeleri de devlet kurumlarıdır, Erdoğan’ın temel görevi bu kurumların uyumlu çalışmasını sağlamaktır.
Reuters'in makalesinde Erdoğan'ın ekonomide kısa vadeli ve seçmenini bir arada tutmaya yönelik hedefleri olduğu yorumu yapıldı.
Tek Adam Rejimi, 'milli irade'yi kabule yanaşmıyor. Bu durum Erdoğan’ın seçim öncesindeki 'Yerlerine kayyım tayin ederiz' demeçleriyle birleşince post-2019 AKP dönemi pek hayırlı gözükmüyor.
Almanya Ekonomi Bakanlığı Türkiye Sorumlusu Wittke, 'Seçim sonuçlarını kabul etmek, demokrasilerin şüphe götürmez bir gerçeği. Egemenlik halkındır' dedi.
Seçim sonrası herkesin dilinde 'yapısal reformlar' var. Eğilmez, 'Hukukun üstünlüğü olmadan gideceğimiz yol en fazla 10 yıl sürüyor. Sonra ekonomi yine krize giriyor' dedi.
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği, 4,5 yıllık seçimsiz bir döneme girildiğini belirterek, bundan sonra Türkiye'nin ilk gündem maddesinin ekonomi olması gerektiğini belirtti.
Uluslararası piyasalarda gözler bugün yapılan yerel seçim sonuçlarına ve ABD ile Türkiye ilişkilerinde yaşanabilecek olası gelişmelere çevrildi.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır. Bu siteye giriş yaparak çerez kullanımını kabul etmiş sayılıyorsunuz.