21. yüzyılda dünyanın güç ekseni doğuya mı kayacak?

Dünyanın en iyi üniversiteleri Batıda, en rekabetçi ülkeler Batı’da, en yenilikçi şirketler Batı’da ama 21. Yüzyılda dünyanın ekseni Doğu’ya kayacak deniyor, Allah akıl fikir versin, ne diyebiliriz başka.

Doğu dedikleri Japonya, Güney Kore, Singapur gibi ülkeler ise bu ülkeler zaten onlarca yıldır ekonomilerini ve beraberinde de demokrasilerini bir noktaya getirmiş ülkeler, sistem olarak da Batı’nın parçaları.

Ancak, “Dünyanın güç ekseni doğuya kayacak” derken kastedilen ülkeler çok büyük ölçüde Çin ve Hindistan, bu ülkeler zaten dünya nüfusunun üçte birinden daha fazlasını temsil ediyorlar, özellikle Çin’de çok önemli bir kentleşme var senelerdir, kırsaldan kentlere gelen kişinin doğal bir verimlilik artışı vardır, bu ekonomiye yansıyor, unutmayalım ABD-AB’de kentleşme artık sıfır, hatta negatif, doğrudur, son yirmi senedir ABD-AB (Batı) ile Çin ve Hindistan (Doğu) arasındaki kişi başına gelir farkı bir ölçüde azalıyor ama bu biraz da bizdeki enflasyon hikayelerinden bildiğimiz farklı bir baz etkisi sonucu.

Burada Doğu ve Batı kelimelerini büyük harfle yazıyorum, Batı çok büyük ölçüde ABD ve AB’yi, Doğu ise yine çok büyük ölçüde Çin ve Hindistan’ı simgeliyorlar.

Batıdan Doğuya 21. Yüzyılda bir güç ekseni kayması yaşanacağını söyleyen arkadaşların ellerinde nasıl bilimsel argümanlar var, tam bilmiyorum, benim görüşüm bu fikrin İngilizcedeki ünlü wishful thinking (isteksel düşünce) kavramını çağrıştırdığı.

Oysa, meseleyi biraz daha objektif olarak ele aldığınızda durum pek öyle gözükmüyor, en azından sunacağım üç temel argüman bu açığın muhtemelen 21. Yüzyılda Batı lehine artabileceği izlenimini veriyor.

Kimsenin bir itirazı yoktur muhtemelen, 21. Yüzyıl bilgi ekonomisi çağı, daha çok bilgi üreten ülkeler, bölgeler daha zenginleşecekler, daha rekabetçi olacaklar ve ortalama refahları yükselecek, umarım bu artan zenginliği hem ülke hem de küresel bazda daha adil bir gelir bölüşümü doğrultusunda da kullanabilirler, aksi durum Batının tek açığı.

Gelelim yukarıda değindiğim şu üç argüman meselesine.

1-Elimizde “Times Higher Education World University Ranking” (Dünya üniversiteler sıralaması) sonuçları var; bilgiyi ağırlıklı olarak üniversiteler üretiyorlar, dünya üniversiteler sıralamalarında Batı açık ara önde ve bu önde olma keyfiyeti kendini yeniden üreten ve artarak üreten bir keyfiyet.

Dünyanın en iyi yirmi üniversitesi içinde ilk on yedi üniversite ABD, Birleşik Krallık, İsviçre yani Batı üniversiteleri ve ABD’nin büyük üstünlüğü mevcut, diğer üç üniversitenin birisi Singapur üniversitesi, ikisi de Çin’den.

İkinci yirmide de yine ağır bir ABD üstünlüğü var, bir Japon, bir Singapur, bir Hong Kong üniversitesi var, Hong Kong’u Çin olarak saymazsanız, ikinci yirmide Çin üniversitesi yok, ilk kırkta zaten Hindistan ve Rusya üniversitesi de yok.

Bu manzara önümüzde ve birileri 21. Yüzyılda güç ekseni Doğu’ya kayacak diyor, çok zayıf bir ihtimal.

2-İkinci önemli kriter ülkelerin rekabetçi güçleri ve bu sıralamada kullanılan kıstaslar şunlar: Ekonomik performans, devlet etkinliği, firma etkinliği ve ülkenin altyapısı. Bu kriterlere göre yapılan sıralamada ilk yirmi ülke 2023’de şöyle: Danimarka, İrlanda, İsviçre, Singapur, Hollanda, Tayvan, Hong Kong, İsveç, ABD, BAE, Finlandiya, Katar, Belçika, Norveç, Kanada, İzlanda, Suudi Arabistan, Çekya, Avustralya, Lüksemburg (Kaynak: International Institute for Management Development).

Bu sıralamaya teorik itirazlar olabilir, kısmen haklı da olabilirler ama yine de bu sıralamanın 21. Yüzyılda çok belirleyici olacağı kesin, rekabet gücü faktörünün ülkelerarası dağılımının bir göstergesi ve bu sıralamada da Batı’nın çok net bir üstünlüğü var.

3-Üçüncü ve son kriter ise dünyanın en innovatif (yenilikçi, yaratıcı) şirketler sıralaması, kaynak “Boston Consulting Group, Most Innovative Companies Ranking, son sayı).

İlk on beş en yenilikçi şirket arasında birinci Apple, sonra Tesla, Amazon, Alphabet, Microsoft, Moderna geliyorlar, hepsi ABD şirketleri, sonra Samsung (Güney Kore), Huawei (Çin), BYD (Çin) geliyor, onuncu sırada Siemens (Almanya) var, sonra hepsi yine ABD şirketleri, Pfizer, Johnson and Johnson, Space X, Nvidia, Exxon Mobil.

Bu en yenilikçi şirketler listesinde de Batı, çok ağırlıklı olarak ABD açık ara önde.

xxx

Dünyanın en iyi üniversiteleri Batıda, en rekabetçi ülkeler Batı’da, en yenilikçi şirketler Batı’da ama 21. Yüzyılda dünyanın ekseni Doğu’ya kayacak deniyor, Allah akıl fikir versin, ne diyebiliriz başka.

Bu biraz bu ülke ve devlet yönetimi anlayışı ile, mesela Boğaziçi Üniversitesini çökerterek 21. Yüzyılı Türkiye yüzyılı yapma hevesine benziyor galiba değil mi?


Eser Karakaş: Kadıköy Saint Joseph lisesi muzunu. 1978’de Boğaziçi Üniversitesi İİBF’den mezun oldu. Doktorasını 1985 yılında İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi’nde yaptı. 1996’dan itibaren İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi Maliye Bölümü’nde profesör olarak ders verdi. Bahçeşehir Üniversitesi İİBF’de Dekanlık yaptı. 2016 yılında 675 sayılı KHK ile ihraç edildi. 2008 yılından itibaren Strasbourg Üniversitesi Science Po’da misafir öğretim görevlisi olarak bulunuyor.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Eser Karakaş Arşivi