"Evet" lehine çalıştığı AK Partililerce de itiraf edilen kurgusal krizin yönetmeni kim bilinmiyor. Ama başroldeki oyuncusu Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı.
Candan YILDIZ
Her ne kadar Nazi Almanyası tarafından işgal edildiği, sabotaj ve yer altı direnişleri ile tarihin ak sayfasında yer aldığı bilinse de iktidar Hollanda’yı "Nazi kalıntısı" ilan etti. Ne de olsa "post truth" dönemi… "Evet" lehine çalıştığı AK Partililerce de itiraf edilen kurgusal krizin yönetmeni kim bilinmiyor. Ama başroldeki oyuncusu Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı.
Hollanda vatandaşlarının aktarımına göre Türkiye konsolosluğunun polisi şaşırtmasıyla Almanya’dan Rotterdam’a giriş yapmayı başaran Bakan Sayan Kaya, seçmenleriyle buluşmak için iki ülke arasında diplomatik krizi göze alabilen bir kahraman mı, yoksa bir misyonun gönüllüsü mü?
Çıkan vaveylanın ardından Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı ayağının tozu ile Atatürk Havalimanı’nda, Erdoğan ailesinin damadı Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak’la ortak açıklama yaptı. "Neden Berat Albayrak?" sorusu ile Bakan Sayan Kaya’nın "16 Nisan referandumunun, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin neler getirdiğini anlatmak üzere gittim" sözleri bir kenarda tutarak Aile Bakanı’na yakından bakalım.
"Bu faşist uygulama karşısında demokrasi adına dünyanın tavır alması gerekiyor. Bir kadın bakana yapılan bu muamele asla kabul edilemez" sözlerinin altını çizerek ilerleyelim. Kadın hakları vurgusunun güçlü olduğu bir ülkede kadın bir bakan olarak engellendi. Ama Müslüman olmayan Batı’ya kafa tutan bir kadın bakandı. Üstelik iki ülke arasındaki inşa edilen krizi 15 Temmuz’a, OHAL’e getirebilmeyi başarabilen bir bakan.
Fatma Betül Sayan Kaya, cinsiyetçi eğitim sisteminde daha çok erkeklerin okuduğu bir bölüm olarak kabul edilen elektrik ve elektronik mühendisliğini bitiren, ardından tıp eğitimi alan bir isim. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın başbakanlığı döneminde danışmanlığını yaptı. Ahmet Davutoğlu’nun istifaya zorlanmasının ardından kurulan yeni kabinede yerini aldı.
36 yaşında olan Aile Bakanı, Refah Partisi’nin kadın kollarının kurucusu olan Hatice Sayan’ın kızı. Bir televizyon programında annesinin Erdoğan’ın belediye başkanı seçildiği dönemde geceli gündüz çalıştığını söylemişti. Kendisi de AK Parti İstanbul teşkilatına girdi, sosyal medya ekiplerinin kurulmasına öncülük etti. 7 Haziran seçimlerinde de İstanbul 3. Bölge’den 16. Sırada aday gösterildi. O seçimde milletvekili seçilemedi. Bilerek ve isteyerek koalisyon hükümeti kurulmamasının ardından yenilenen 1 Kasım seçimlerinde İstanbul 2. Bölge’den aday gösterildi. Bu kez Meclis’e girdi. Çok kısa bir zaman sonra da bakan oldu.
Aile Bakanı olduktan sonra da "aile değerleri" vurgusunu hiç düşürmedi ağzından. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın "en az 3 çocuk" sözünü "yaşam tarzına müdahale olarak" değil, "yaşlanan nüfusa karşı önlem" olarak değerlendirdi. Mahremiyet eğitiminin MEB müfredatına girmesi için çalışan bir bakan olarak Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 15 Temmuz sonrası daha sık telaffuz ettiği "Milli ve manevi" değerleri, bakanlığın hedefleri arasında gösterdi. Hollanda krizindeki rolünün ardından Cumhurbaşkanı tarafından "Nene Hatun" olarak nitelendirildi.
Erdoğan ailesi ile dost olan Sayan ailesinin diğer bireyleri de önemli konumlarda. Aile Bakanı’nın erkek kardeşi Ömer Fatih Sayan, 15 Temmuz sonrası dinleme yetkisinin devredildiği Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK)’nın başkanı.
Kız kardeşi Ayşe Hilal Sayan Koytak ise Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nda müsteşar yardımcılığı yaptı.
İstanbul Tıp Fakültesi Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı’nda uzman doktor olan kocasının da özel kadro tahsisi ile İstanbul’da göreve başlatılan bir isim olduğu da internette dolaşan bir bilgi.
"Milli birlik ve bütünlüğü" Evet lehine dönüştürme hamlelerinin uzun ömürlü olmayacağı aşikar. Zira riskleri büyük. MHP muhalefetinin el artırma çıkışları bile bunun için yeterli gösterge. Avrupa’da yükselen ırkçılığa su taşıyarak Türkiyeli göçmenlerin haklarını riske atması da başka bir bumerang olabilir.
