"Biden bire benim de aklıma geldi, burada bahsettiği Kürt kim, tabi ki HDP."
"Evet abem, peki HDP kim, tabi ki PKK"
"Sırf PKK mi, arkasında PYD var, PYD’yi kim destekliyor, Kılıçdaroğlu’nun ‘Terörist değil’ dediği YPG"
"Haklısın, şimdi Biden bunu niye biden bire açıkladı ki, CHP Salı grup toplantısında cevap verecekmiş, niye hemen açıklama yapmadılar"
"Salı mı açıklama yapacakmış, bu vatanı satmaktır, bu ülkeyi bölmektir"
"Salı diye açıklama yapmadılar ama cumartesi duyar duymaz yapmadıklarına göre Salı yaparlar, mantık onu gösteriyor"
Bu konuşmaları daha sayfalarca uzatabilirim, sadece cumartesi akşamı CNN programını tekrar izlemem lazım ama aynı işkenceye 2 kez katlanmamı sanırım sizler de istemezsiniz, zaten bu durumda da gayet rahat anlatabilirim. Bu konuşmalarla bitmiyor zaten, MHP genel başkanı Devlet Bahçeli de biden bire hemen açıklama yapmış ve "Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ı devirmeyi hedeflemesi, bunu darbeyle değil de muhalefeti destekleyip seçim yoluyla yapılması gerektiğine vurgu yapması alçak bir plandır."
Yetmedi cumhurbaşkanı sözcüsü İbrahim Kalın da açıklama yaptı ve "Biden'ın Türkiye analizi katıksız cehalet, kibir ve iki yüzlülüğe dayanıyor. Türkiye'ye emir verme günleri geride kaldı ama hala bunu deneyebileceğinizi düşünüyorsanız, buyurun. Bedelini ödersiniz." dedi.
Başka vatanseverlerimiz de var tabi ki:
TBMM başkanı Mustafa Şentop: "Biden’lar "our boys" dedikleriyle hiç seçim kazanamamıştır; sadece darbe yaptırmıştır. Bu millet onların "our boys" dediklerine de en son 15 Temmuz’da gereken cevabı vermiştir, icab-ı halinde tekrar hak ettikleri cevabı verir."
İletişim Başkanı Fahrettin Altun: "Hiç kimse milli irademize ve demokrasimize saldıramaz, halkın oyuyla seçilmiş Cumhurbaşkanımızın meşruiyetini sorgulayamaz. Buna cüret edenler en son 15 Temmuz 2016 gecesi ağızlarının payını almışlardır. Dostça bir hatırlatma!"
AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik: "Biden’ın, ‘Ben Erdoğan’ı değiştireceğim’ demesi, Türkiye’yle, Türk milletinin iradesiyle kavga etmektir. Türkiye’nin demokratik iradesine karşı bir saldırıdır, bu saldırıyı kendisine iade ediyoruz ve onun bu saygısızlığını kınıyoruz."
İşte ülkeyi korumak diye ben buna derim. Hani Doğu Perinçek Erdoğan’ın kendi çizgisine geldiğini söylüyordu ya, devrimciler de çıkıp aynı tavrı koyabilirler, Erdoğan’ın bizim çizgimize geldiğini söyleyebilirler, biz bütün darbeleri ABD’nin yaptığını söyleyeli 60 yıl geçti, 27 Mayıs 1960 darbesini baz alırsak.
Bunca yazıyı yazdım da Joe Biden ne dedi de bu kadar kıyamet koptu, onu yazmadım. Biden’in söyledikleri aşağıda:
"Bence yapmamız gereken ona (Erdoğan'a) karşı farklı bir yaklaşım izlemek. Muhalefetin liderlerini desteklediğimizi açık şekilde belirtmeliyiz. Açıkça pozisyonumuzun parlamentoda da yer edinmek isteyen Kürt nüfusun entegrasyonunu sağlamak olduğunu söylemeliyiz. Yanlış olduğunu düşündüğümüz şeyler hakkında sesimizi çıkarmalıyız. Yaptıklarının bedelini ödemeli. Bazı silahları ona satıp satmayacağımızla ilgili, bir bedel ödemeli. Özellikle de üzerinde F-15 uçurarak çözmeye çalıştıkları bir hava savunma sistemleri olduğunu düşündüğümüzde. Bunlar hakkında çok endişeliyim.
Ama hâlâ, geçmişte yaptığım gibi, onlarla (muhalefet) doğrudan iletişimde olup, hâlâ var olan unsurlarını destekleyip onları Erdoğan'ı mağlup etmeleri için cesaretlendirebiliriz. Darbe ile değil, darbe ile değil, seçimle.
(Erdoğan ve partisi) Dağıldı, İstanbul'da dağıldı, peki biz ne yapıyoruz? Oturup teslim mi olacağız? Yapacağım son şey ona Kürtler konusunda boyun eğmek olurdu. Onunla Kürtler konusunda birkaç kez görüşmüştüm. O dönemde henüz üzerlerine gitmiyorlardı.
Her neyse, şunu açıkça belirtmeliyiz… Günün sonunda Türkiye de Rusya'ya bağımlı olmak istemez.
Çok endişeliyim, çok endişeliyim. Hava sahalarımız ve onlara erişimimiz konusunda da çok endişeliyim. Bölgedeki müttefiklerimizle bir araya gelerek onun bölgedeki faaliyetlerini tecrit etmek bizim için çok çaba gerektiren bir iş. Özellikle de Doğu Akdeniz'deki petrol faaliyetleri gibi uğraşması çok uzun süren birçok diğer konu… Ama cevabım şu; evet endişeliyim."
Peki Biden bunları bidenbire mi söylemiş, onu bilemem ama geçtiğimiz aralık ayında New York Time’s’ın Weekly Programı’nda açıklamış.
Türkiye bu konuşmaya yeni yanıt veriyor. Hem CHP genel başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, hem de HDP adına açıklama yapan Hişyar Özsoy bugüne kadar neden yanıt verilmediğini merak ettiklerini açıklamışlar. Yukarıda açıklamalar yapan herkes aynı görevinin başındaydı ama onlar Biden’in açıklamasına 8 ay sonra Bidenbire cevap verdiler.
Gazeteciler de TV’lerde nasıl kuduruyorlar anlatamam, hiçbiri (İsmail Saymaz haricinde) işin içinde bişey olduğunu farketmiyor yada onlara verilen emir farketmemeleri üzerine. Ne kadar zeki meslektaşlarım varmış, bugüne kadar hep saklamışlar kendilerini ama BİDEN bire çıktılar karşıma.
