Deniz Derinsu
Fenerbahçe’nin çilekeşleri
Fenerbahçelinin yaşadığı sevdasının coşkusu da bir o kadar büyüktür…
2 hafta üst üste kazanıp zirvede de kayıplar yaşanınca hemen hesaplar başladı… Avrupa Ligi’ne gitmek bir yana Şampiyonlar Ligi neden olmasındı. Beşiktaş ve Galatasaray yakalanıp geçilecek mesafedeydi ne de olsa…
Yalnız atlanan bir konu var, o da takımı bu noktaya getiren oyuncuların kalitesi… Veya kalitesizliği…
Hedef varsa bazı şartları da vardır doğal olarak…
Mesela takımın Vedat gibi değil, böyle zor dönemlerde yakaladığını atacak golcüye ihtiyacı var. Gelir gelmez 1-2 maç sonrası 35-40 milyon eurolara satılacak kadar iddialı bir şekilde yıldızlaştırılan Vedat’ın takımına uzun süredir maç kazandırdığını hatırlayan var mı? Gençlerbirliği karşısında bu kadar gol kaçırması Vedat’ı tartışılan bir noktaya getirir…
İyi bir savunma olmalı. Devşirme değil, yerinin adamlarıyla mücadele verilmeli, hele de denenip başarısız olanlarla hiç değil. Aylarca zoraki stoper oynatılan Jailson’un burada başarılı olmadığı ayyuka çıkmışken böyle kritik bir maçta yine stoper oynatılması hatadır.
Onca yığılmış orta saha isminden biri, son virajda artık liderliğe soyunabilmeli. Gelecek yıl futbolu bırakması beklenen 40’lık Emre hâlâ kurtarıcı oluyorsa, bu takımın orta alanında iyi futbolcu yok demektir.
Takımın adı Fenerbahçe ise ve 2 maç üst üste kazandıysa, Gençlerbirliği gibi bir rakip karşısında bu kadar kritik bir ortamda moralle bu seriyi sürdürebilmeli…
Fenerbahçe bunlar gibi birçok özelliği yerine getiremiyor.
Hâlâ Emre oyuna girip takımı taşımaya çalışıyor... Traji komik bir durum…
Fenerbahçe’nin çilekeşleri var… En başta taraftarı. Bir şeye heveslenir gibi oluyorlar, anında hevesleri kursaklarında kalıyor. Bir de saha içinde çilekeşler var.
En başta Altay. Önünde oynayan savunmanın durumuna bakın, anlayın çilekeşliğini. Buna karşın yılmıyor… Kurtardıkça takımını farklı skorlardan koruyor.
Ferdi var çilekeşlerden. Alex’i geçtim, bir tane ayağına hâkim, onu oynatacak tecrübede isim yok yanında. Bir şeyler yapmaya çalışıyor ama nafile. Tek başına, bu ağır formayla bu kadar oluyor.
Bir de Gustavo. Sağı solu bomba dolu. Kimin açığını kapatacağını şaşırırken bir şeyler yapma gayreti.
Bu çilekeşlerin yanı sıra diğer herkes Fenerbahçe çatısı altında adeta geçirdiği günlerin hesabında…
Geçen hafta Altay ve Ferdi’yle, 2 gençle Göztepe karşısında 3 puan kurtarılmıştı.
Gençlerbirliği karşısında takımın en yaşlısı 1 puanı kurtardı…
Gençler ve yaşlılar… Aradakiler saldım çayıra, mevlam kayıra modunda…
Sarı Lacivertlilerin işi çok zor. Yalnız bu sezon değil, gelecek sezon da çok zor. Çünkü bu kadronun mimarları yeni sezonu planlamaya çalışıyorlar.
Geçen hafta yazdığımı tekrarlıyorum: Samandıra’ya patronluğunu koyacak, ismi tartışılmayacak bir teknik adam gelip yapılanma onun hamleleri doğrultusunda yapılmazsa, iş çok zor…
Rakipler ‘Gel Fenerbahçe, aradan sıyrıl, yukarılara yerleş’ bonkörlüğünde olsa da Sarı Lacivertlilerin bu çağrıya uyacak bir hali yok…