Rusya Suriye’de askeri operasyon başlattığı zaman Suriye’nin geniş halk tabanında bir umut yarattı. Suriye devrimini destekleyenlerde bile. Birçok insan Rusya’nın Şam, Ankara ve Tahran rejimleri gibi değil de gerçekten de tam anlamıyla bir devlet olduğunu düşünüyorou. Rusya’nın başka ülkelerle ilişkilerinde ilkesel davranan bir ülke olduğunu, diğer halk ve ülkelere uluslararası sistem çerçevesinde yaklaştığını, onların bağımsızlık ve özgürlüklerine saygı duyduğunu düşünüyorlardı.
Uluslararası düzen Rusya gibi bağımsız güçlere ihtiyaç duymakta ve bu ülkelerin direkt veya endirekt bir biçimde gücünü kullanmasına müsaade etmekte ki bu ülkeler uluslararası politikada bazı konularda kendi pozisyonunu ve rolünü güçlendirebilsin.
Moskova Esad’ın Suriye halkına karşı ilan etiği haçlı seferine dahil oldu ve Esad’ın hiç sorumluluk almadan iktidara kalabilmesi için son Suriyeli kalana kadar yardım etmeye hazır. Bu Rusya devletinin otoritesinin zedelenmesine yol açmakla kalmayıp Rusya’nın yeniden global bir güç olabilme çabasına zarar vermekte.
Rusya’nın Suriye’deki rolü Suriye halkının iradesini kırmaktır ve halkın özgürlüğü için rejime karşı mücadelesini sekteye uğratmaktır ki bu rejim uluslararası kamuoyunda izole olmuş durumda. Halkın istifa taleplerine karşı Esad kendi halkı ve bölge halkının başına ateş açtı. Moskova Esad’ı destekledi çünkü batının Rusya’yı Irak ve Libya’nın paylaşımında devre dışı bırakmasının öcünü almak istedi.
Kanaatimce Rusya bu Suriye ateşinden daha da zayıflamış bir halde çıkacak ve daha fazla politik ve manevi izolasyona uğrayacak. Moskova kendi yeni silahlarını çocuklar ve sivil halk üzerinde deneyerek korumasız olan Suriye halkına karşı güç gösterisinde bulunmakta. Böylece büyük güç olduğunu göstermek istiyor. Halbuki bu zayıf ve savunmasız halklar uluslararası arenada hakim olan batının otoriter politikalarına karşı savunmaya ihtiyaç duymaktalar. Böylelikle Rusya çok namertçe ve ahlaksızca hareket etmiş oluyor ve Suriye’nin daha da izole olmasına neden oluyor. Bu yaklaşımdan dolayı halklar Rusya’ya karşı güvenlerini kaybediyorlar ve korkmaya başlıyorlar.
Rusya’nın Suriye devrimi başladığından bu yana tek yaptığı şey Esad rejimini desteklemek ki bu rejimden dolayı bu kriz boy gösterdi. Bu rejim halkın taleplerini bastırmak için silaha başvurdu ve tüm adalet ilkelerini ayaklar altına aldı. Rusya buna destek olmakla uluslararası çatışmalarda arabuluculuk yapma hakkını kaybetti. İnsanlara karşı askeri suç işlemekle suçlanan kişileri koruyan, uluslararası hukuku ihlal eden ve uluslararası konsensüsü bozan bir ülke nasıl Suriye’de politik çözüm için arabulucu olabilir veya tek taraflı olarak çatışmanın sonlanması için çözüm bulabilir?
Bir devlet çatışan taraflarının kabul edilebilir bir çözümü bulmalarına nasıl yardımcı olabilir ki? Eğer o devletin kendisi böyle bir imkan bırakmamış ve Suriye halkının en minimal haklarını elde etmesine bile tahammül etmiyor ise... Ve neredeyse zorla bu halka karşı savaş açan rejimi tekrar kabul ettirmek istiyor. 10 defa BM’nin Suriye yaptırımlarını veto eden, Esad’ı ve onun kanlı rejimini garantiye almayan hiçbir çözümü kabul etmeyen bir ülke nasıl Suriye’nin ve onun halklarının çıkarlarını düşünebilir? Rusya savaşa son vermek yerine felakete vesile olan politikayı uyguluyor ve bu politika durumu daha da çıkılmaz bir hale sokuyor. Rusya barışçıl rol oynayan, uluslararası arenada saygı duyulan bir ülke olmanın yerine katilleri koruyan ve suçlarını gizleyen bir konuma düştü.
Belki de şimdilik askeri boyutta Rusya Suriye’de savaşı kazanmış olabilir ama politik ve manevi anlamda kaybetti. Bunun en bariz örneği de Rusya’nın Türkiye’nin Afrin Kürt Kantonuna askeri işgal girişimini desteklemesi oldu.
Rusya gibi bir ülke için bu kabullenilmeyecek bir davranış. Onun büyüklüğü ona uluslararası arenada belli sorumluluklar yüklemekte ve kendi çıkarları için bir halkın kaderine kurban edilmesine izin vermemekte. O ise insanlık düşmanı katilleri hem hukuki hem de politik açıdan koruyor.
Sadece Suriye halkı ve onun uygarlığı ahmak iktidarın deliliğinin kurbanı olmadı Rusya da bu tuzağa düştü. Bu tuzak Suriye lanetidir ve bu lanet bu savaşa katılan, onu destekleyen, suçluları koruyan ve sorumluluktan kaçmaya çalışan herkesin yakasını bırakmayacak.
