Telefonu akıllı kendisi aptal mı?

Cep telefonları gazeteciliği, okuru nasıl etkiliyor, düşünce ve tutumlarımızı nasıl değiştiriyor? Bir de yapay zeka ve robotlar meselesi çok konuşuluyor. İnsanoğlu insanlıktan mı çıkıyor?

Bu hafta okuduğum iki makale, yakın vade geleceğe yönelik öngörüler içeriyor. Birinci yazının başlığı ''2020 yılında mobil telefonlar neden haberciliğe egemen olacak'' 

İkinci yazı da ''Twitter 20 yıl sonra çocukların okur-yazar olmasını engelleyecek'' diyor.

Özetliyorum:

Booker ödülü sahibi yazar ve gazeteci Howard Jacobson, London Times gazetesine verdiği söyleşide, önümüzdeki 20 yılda, iletişimin doğası ve şeklinin dramatik bir şekilde değişeceğini öngörüyor. Sosyal medya ve akıllı telefonlar nedeniyle özellikle gençlerin artık kitap okumadıklarını, okumak istemediklerini saptayan yazar, bir kuşak sonra (Yani 20 yıl) insanların kitap okumadıkları için farklı düşüneceklerini ve farklı davranacaklarını belirtiyor. Twitter'in kitap okuma geleneğini bozduğunu savunan yazar, ''Ben bile bu küçük ekran ve bip bipler yüzünden konsantrasyonumu kaybediyorum.  Doğru dürüst, uzun uzun kitap okuyamıyorum'' diyor. Jacobson'a göre, Tweet en çok Donald Trump'ın işine yaradı, çünkü ABD Başkanı tweetleri sayesinde hem yerleşik medyayı hem de Beyaz Saray kadrosunu ofsayda düşürüyor.

Howard bu görüşlerini kanıtlamak için, ABD'den bazı istatistikler veriyor:

  • Kitap okuyan nüfus azaldı. Son bir yıl içinde en az 1 kitap okuyan Amerikalı nüfus oranı %43.
  • 5-15 yaş grubu çocukları, haftada en az 15 saat ekran karşısında geçiriyor.
  • 2000-2015 döneminde, Amerikalı gençlerin gün boyunca arkadaşlarıyla birlikte geçirdiği zaman %40 oranında azaldı.

Türkiye tabi ileri demokrasi olduğu için, kitap okumama konusunda daha şimdiden ABD, İngiltere gibi Batı ülkelerinin çok önüne geçmiş durumda.

İkinci makaleye geçelim:

Özel bir telekomünikasyon şirketinin inovasyon sorumlusu Glen Mulchay, Londra'da düzenlenen MOJO (Mobil Gazetecilik)  toplantısında yaptığı konuşmada akıllı telefonların çok kısa bir süre içinde gazeteciliği/haberciliği olduğu gibi, okurların tutumlarını da büyük ölçüde değiştireceğini öngörüyor. 4-5 yıl içinde gerçekleşecek olan teknolojik değişiklikler nedeniyle yurttaşların günlük yaşamlarında da önemli farklılıklar meydana gelecek. Mulchay'a göre bugün ceplerimizdeki akıllı telefonlar, NASA'nın 1969'da ay'a ilk insan gönderdiği dönemde kullandığı devasa bilgisayarlardan çok daha güçlü, çok daha hızlı ve çok daha fazla işlevi yerine getirebiliyor. ''Siz bugün akıllı telefonunuzu sadece Tweet, e-mail ya da selfie için kullanıyorsanız, bomboş bir pistte altınızdaki Ferrari'yle birinci vitesle gidiyorsunuz demektir'' der uzman.   

Mulchay, önümüzdeki dönemde akıllı telefonlarda gerçekleşmesi beklenen gelişmeleri şöyle sıralıyor:

  • Bellek artacak. Daha bugün 200 GBlik micro SD'ler var.
  • İşleme kapasitesi ve sürati artacak
  • İletim süresi kısalacak
  • Pil ömrü uzayacak
  • Kameralar profesyonelleşecek

Bu durumda, gazetecilik/habercilik ve yansıması olan okur algısı ve tutumu da değişecek.  

Yenilikler arasında gözden kaçmaması gereken bir boyut, sanal gerçekliğin de daha kolay, daha hızlı ve daha gerçekmiş gibi üretilme olasılığı. Pratik olarak, yeni gazeteci, akıllı telefonu ile olay yerinde olmasa da, arşivi ve çeşitli uygulama ve programları kullanarak, TV için HD kalitesinde bir haber üretebilecek.  Tabi burada devreye yeniden ''Fake News'' meselesi giriyor.

Mulchay'in olumlu gördüğü bir nokta da var: Yurttaşlar, akıllı telefonlarından haber izlerken, esas olarak içeriğe odaklanıyor. Haberin nasıl çekildiğine, nasıl toplandığına, nasıl yazıldığına, nasıl edit edildiğine ve nasıl gönderildiğine bakmıyor. Bu nedenle okur açısından, yurttaş açısından önümüzdeki dönemde de tayin edici olan içerik olacak. Doğru içerik, gelişmiş bir teknoloji ile yurttaşa daha hızlı, daha güvenli, daha kolay okunabilir şekilde gönderilecekse sorun yok.

Bütün mesele yeni teknolojilerin kimin lehine ve nasıl kullanılacağı.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Ragıp Duran Arşivi