Fenerbahçe taraftarının çılgınlığına güvenen başkan Ali Koç, geçmiş dönemden kalan maddi yükün altından kalkmak adına bir adım daha attı, 'Fener Ol' sloganıyla bir kampanya başlattı...
İlk günden beri gelen rakamlar camianın kulüp sevgisini ortaya koyan ölçüde...
Ama sahada mücadele veren Fenerbahçe takımı bu sevginin karşılığında camiaya bir rahat nefes aldıramıyor...
Başkent deplasmanın ilk yarısında çok olumlu bir mücadele sergiledi Fenerbahçe. Ama ne kadar iyi olursanız olur, golü bulamadıktan sonra gerisi yalan olur.
Burada sahada kaldığı süre içinde beceriksizliğinden ötürü Moses'e parantez açmak gerek. Bu düzeyde, bu takımda oynuyorsan, o golleri atacaksın... Başka da söze gerek yok!
İkinci yarı sezon genelindeki tutuk, şuursuz Fenerbahçe vardı sahada. İlginçtir, golü de bu yarı buldular.
Sonra 'Bu futbol garip bir oyun' deyince kızanlar oluyor...
***
Takım kazanamadığına göre eleştiride bulunmak normal sayılmalı.
Ersun Yanal'ın Valbuena ve Jailson takıntısını anlamakta zorlanıyorum. Sanki takımda Alex var, Appiah var, Aurelio var da bu 2 isim sürekli yedek başlıyorlar...
Galatasaraylı olduğu bilinen, Beşiktaş'tan transfer edilen Tolgay, Fenerbahçe'de kendini bulduğunu söylüyor. Eşinin Beşiktaş'ta değil ama Fenerbahçe'de maçlara geldiğinden bahsediyor. Bu oyunu sürdürsün, yakında eşiyle tribünde yer alıverir. Maçın anlatımı sırasında sürekli Tolgay'ın yorgunluğundan bahsedildi. Çözemedim... Bilmediğimiz milli maçlar mı oynadı, sandık nöbetinden mi geldi anlayamadım ama 2 haftalık ara sonrası Fenerbahçe'nin profesyonel futbolcusu ilk 90 dakikada yorulmamalı...
***
Tribünde kültüründe bir gelenek vardır...
Fenerbahçe'den örnek verelim. Kadıköy'de oynanacak Galatasaray, Beşiktaş maçları özeldir. Bu karşılaşmalardan önce Kadıköy'de oynanan maçlarda kimse küfürlü tezahürata kalkışmaz ki tribün cezası alınmasın, özellikli maçlarda herkes stata girmenin hesaplarını yapar...
Taraftar bu hassasiyeti gösterirken futbolcu da göstermelidir...
Önemli maçlar öncesi tüm futbolcular kart konusunda dikkatli olmalıdır ki derbide şans bulsunlar...
Bu tablo Fenerbahçe gibi Galatarasaray, Beşiktaş gibi kulüpler için de geçerlidir...
Ankaragücü-Fenerbahçe maçının sonunda çıkan olaylar malum...
Lafın tamamı deliye anlatılır...
O kavgayı çıkaran da karışan da sorumsuzdur... Üzerindeki formanın değerini çözememiştir!
***
Tarihinin en kötü kadrolarından biri olduğunu savunduğum Fenerbahçe bonkörlüğünü sürdürüyor. Umutlarını yitirmeyenler 'İlk 5' falan diyor ama bu görüntüyle ne düşer Sarı Lacivertliler, ne de çıkarlar... Böyle gider bu sezon...
Takımı ateşleyecek bir oyuncu yok. Takımdan artık geçtik ama ekonomik atılım için malum kampanyanın ateş almaya çok ihtiyacı var.
Sırf bu nedenle bile önümüzdeki hafta oynanacak Galatasaray derbisi çok önemli...
Elbette çok daha farklı anlamları da olacak bir maç olacak...
Ancak Fenerbahçeli futbolcular sorumluluk ve oyun açısından hedef uğruna çok daha farklı bir mücadele sergilemek durumundalar...
Fenerbahçe taraftarı her derdi çeker de bir konuda çok hassastır!
Bunu unutmamak lazım...
