PİA, İçişleri Bakanlığı’nda 3 yıldır dilekçeyi almayan memuru arıyor: Saadet Hanım neredesin?
Seda TAŞKIN
ARTI GERÇEK-İnsan ve Özgürlük Partisi’nin (Partiya Însan û Azadi-PİA) 2018 yılından bu yana başvurusu kabul edilmiyor. Defalarca yaptığı başvurular ‘başvuru belgelerini elden yollayın’, ‘başvuru belgelerini posta ile yollayın’ gibi gerekçelerle bekletiliyor. 2018 yılında suç duyusunda bulunmalarına rağmen hala bir adım atamayan İnsan ve Özgürlük Partisi temsilcileri ikinci kez İçişleri Bakanı Süleyman Soylu hakkında suç duyurusunda bulunacak.
İnsan ve Özgürlük Partisi (PİA) Genel Başkan Yardımcısı Murat Bozdemir, 2018 yılından bu yana yaşadıkları süreci Artı Gerçek’e anlattı.
Defalarca başvuru yapmalarına rağmen sonuçsuz kaldığını söyleyen Bozdemir, 2018 yılında Savcılığa suç duyurusunda bulunduklarını söyledi.
‘3 YIL OYALADILAR’
Bozdemir, "İçişleri Bakanlığı hakkında suç duyurusunda bulunduk. Bakanlık, bunun üzerine partinin kuruluş işlemlerinin devam ettiğine yönelik savunma verdi. Mahkemeye yalan beyan gönderdi. Bunun üzerine noterden ihtar gönderdik. Süleyman Soylu’nun imzası ile ihtara yanıt geldi, evraklar posta yoluyla istendi. Daha sonra da şahsen getirmemizi istediler. Üç yıl boyunca bizi oyaladılar" dedi.
‘YETKİ GASPI YAPTILAR’
Bozdemir, "İçişleri Bakanlığı kuruluşa ilişkin dilekçeleri inceledi ve bir kısmının Anayasaya aykırı olduğunu iddia etti. Oysa bu inceleme İçişleri’nin değil, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yetkisi dahilindedir. İçişleri Bakanlığı yetki gaspı yaptı" dedi ve ekledi:
‘SAADET HANIM 3 YILDIR YERİNDE YOK, EN SON MÜGE ANLI’YA ÇIKACAĞIZ’
"En son başvurumuzun kabul edileceğini söyledikten sonra çıkıp Ankara’ya geldik. Bize saati bile söylediler. Ancak gittiğimizde ‘Bakanlıkta görevli yok’ dediler. Süleyman Soylu’nun kendisi bize yazı gönderdi ama buna rağmen yine kabul edilmedik. Biz de dilekçe vermek istedik ama onu da kabul etmediler. Evrak memuru gelmemiş bahanesiyle dilekçemizi almadılar. 3 yıldır hep aynı bahaneyi söylüyorlar. Saadet Hanım isminde uzman varmış. Ama Saadet Hanım 3 yıldır yerinde yok. En son Müge Anlı’ya çıkacağız."
"Dilekçe olayı zurnanın son deliğidir" diyen Bozdemir, dilekçe almayan bir devletin kimsenin can güvenliğini sağlayamayacağını söyledi.
‘AKP’LİLER BİLE KENDİ YARATTIKLARI CANAVARI KABUL ETMİYORLAR’
Özgür siyasetin temelleneceği tek yerin Kürt siyaseti olduğunu söyleyen Bozdemir, yok sayılan kesimin iktidara gelmesiyle kişiliklerinin değiştiğini söyledi. Bozdemir, "Zenginleşmeye başlayınca geldikleri yeri unuttular. Önüne gelen fırsatları değerlendiremediler. Şu an en koyu AKP’liler bile yarattığı canavarı kabul etmiyorlar. İslam’da tövbe müessesi çok önemlidir. Ama tövbe etmesi gerekenler, canavarı yaratanlar bunu pratikleri ile yapması gerekiyor" dedi.
‘CEBERUT YÖNETİMİN NEYE TOSLAYACAĞI BELLİ OLMAZ’
"Kanun yok, muhalefet yok. En koyu ‘Tayyipçi’ görünen cemaatler bile ‘bu ceberut yönetimin neye toslayacağı belli olmaz’ diyor" şeklinde konuşan Bozdemir, şunları söyledi:
"Çok ciddi kopuşlar var. Aysbergin (buzdağı) görünen yüzü budur. Alttan alta cemaatler ile görüşüyoruz. 1990’lı yıllarda Hizbullah yüzlerce kişiyi öldürdü. Sosyolojik temele oturtacak olursak sistem özgür dünyayı arzulayan hiç kimseyi yan yana getirtmez. Yan yana gelmemesi için her türlü tezgâhı kurar. 90’larda aramıza çekilen kırmızıçizginin bugün hala temelinde bu yatıyor. Birbirini öldürmek varken Kürtler neden konuşsun. Hizbullah hala kendi silahlı yapılanmaları olan bir yapıdır. Biz Hizbullah’ın siyasallaşmasının iyi olacağını düşünmüştük. Görünür olacaklar, açık siyaset yapacaklar, toplumla görüşecekler, günahlarını görecekler, eleştiri verecekler diye düşündük. Ama gördük ki o kapalı toplum anlayışını siyasete taşıdılar. İktidar ile uzun zamandır ittifak halindeler bütün rantı aldıkları halde, siyasal olarak bir günahını paylaşmıyorlar. Yani günahta biz yokuz ama destekliyoruz diyorlar."
‘RESTORE EDECEĞİZ’
Bozdemi, konuşmasının sonunda PİA’nin sadece zulüm düzenini ifşa etmeyeceğini, aynı zamanda toplum siyasetini yeniden restore etmeyi istediğini söyledi.
