Babil'den Ebabil'e iktidar!..

2 gün önce Taliban’a karşı havaalanını koruyacağınızı söylüyorsunuz, Taliban ülke yönetimini ele geçirince Taliban’la aranızda siyasi bir anlaşmazlık olmadığını söylüyorsunuz.

Çocukluğunuzda ya da gençliğinizde yaşadınız mı bilmiyorum, illa birilerine çatma, birileriyle dalaşma gereksinimi duyduğunuz bir dönem oldu mu? Ben orta 2 ve 3. sınıflarda yaşadım o dönemi, çatmadığım arkadaşım kalmış mıydı bilmiyorum ama neyse ki kısa sürdü ve hâlâ bütün arkadaşlarımla görüşüyorum. 

Bu dönemi geçirmeyen çocuklar bunu büyüdüklerinde yaşıyorlar. Bir üst komşumuz vardı, adamın bütün dairelerle 2’şer ya da 3’er davası vardı. Sadece kavga etmek için maraza çıkartmazdı, işi kendisi açısından dava açacak noktaya getirirdi. Oysa ailesinin diğer fertleriyle herkes sorunsuz görüşürdü.

KÜS OLMADIĞI ÜLKE YOK

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan böyle bir kişiliğe sahip birisi, büyük olasılıkla çocukluğu ve gençliğini istediği gibi yaşayamamış ya da çok ezilmiş, o dönemde yaşaması gerekenlerin hepsini şimdi yaşıyor, küs olmadığı ya da kendisine göre aşağılamadığı ülke sayamıyor kimse. Bunu da kendi seçmen grubu ve yalakalarına dünyaya meydan okumak olarak yutturuyor.

Biliyorsunuz, Esad’ı düşürecekti, bir yerlerde namaz kılacaktı, Azerbaycan – Ermenistan savaşı sonrası masada olacaktı ama hiçbiri olmadı. Şimdi son günlerde herkes Afganistan’ın başkentinde havalimanının işletilmesini konuşuyordu. İşletilmesiyle beraber bir anlamda havaalanının sivil havacılığa açık olmasının da garantisi olacaktı Türkiye, ancak olmadı ve Taliban grubu başkenti de alarak bütün yönetime el koydu.

SİYASET BİLİMCİLER AÇIKLASIN

Şimdi bundan sonra yazacaklarım için siyaset bilimcilerden yardım isteyecektim ama öyle bir saçmalık ki, siyaset bilimcilerin bile açıklayabileceklerini sanmıyorum. 
2 gün önce Taliban’a karşı havaalanını koruyacak bir ülke olarak açıklama yapıyorsunuz. Taliban ülke yönetimini 2ele geçirince Taliban’la aranızda siyasi bir anlaşmazlık olmadığını söylüyorsunuz. Bu açıklamayı kağıt üstünde de olsa laik bir ülke cumhurbaşkanı olarak bundan sonra şeriatla yönetilecek bir yönetime karşı açıklıyorsunuz. Siyasi fikirleriyle hemfikir olduğunuzu açıklarken, hemfikir olduğunuz yönetimden kaçan Afganlıları da ülkenize kabul ediyorsunuz. Bu yetmedi, yeni yönetimle anlaşarak havalimanını yönetmeye talip olduğunuzu söylüyorsunuz. 

Ebabil kuşlarını bilir misiniz, bilmiyorum, Kur’an-ı Kerim’de de vardır. Zamanında Kabe’yi fillerle yıkmak isteyen Ebreh ordusuna ebabil kuşları gagalarında ve pençelerinde sakladıkları taşlarla mücadele etmiş ve kazanmışlar. Erdoğan sanırım bu efsaneden çok etkilenmiş olmalı ki, kendisini ebabil kuşu gibi sanıyor ve filden bile büyük olan bütün dünyaya meydan okuyabileceğini ve onlardan hesap soracağını sanıyor.

Erdoğan çok da haksız sayılmaz esasında. Ebabil kuşları genellikle gece-gündüz demeden hemen hemen hep havadadırlar ve uçarlar. Aynı Erdoğan’ın konuşurken uyuduğu gibi, onlar da uçarken uyurlar. Ebabil kuşlarının ayakları çok kısa olduğundan genelde yere konduklarında dik duramazlar ve diğer kuşlar gibi yerden kalkış yapamazlar. Hani geçen gün izlediğimiz bir video vardı ya, Erdoğan yürümek için 2 kişiden destek alıyordu, yolda bir ebabil kuşu gördüğünüzde, onun uçabilmesi için yardım etmeniz gerekir. Onu avucunuzun arasına alıp, yukarılara bir yerlere çıkıp, oradan havaya atmanız gerekir, yoksa kalkış yaparak uçamaz.

O güzelim kuş ötmeye başladığında tiz bir düdük gibi bir ses çıkartırlar ve bu süre uzadığında sevginiz yavaş yavaş kaybolur. Daha çok avcıların köpekleri için kullandıkları ince-uzun bir düdük vardır ya, işte ondan çıkan sesi devamlı dinlediğinizi varsayın, bir süre sonra kaçacak delik ararsınız.

Ebabil kuşları uçarken sadece uyumazlar, yemeklerini de genellikle uçarken yerler. Aynı Erdoğan gibi, süzülüşünü büyük bir keyifle seyredersiniz ama o aslında uçanı kaçanı lüpletiyordur. Yavru besleyen bir ebabil günde 10 bin böcek yer, siz onları göremezsiniz, çünkü onlar böcekçiklerdir esasında.

Babil’den ebabile nasıl mı geldim, ne bileyim ben, geldim işte. Dedim ya, çözümü siyaset bilimcilere bıraktım diye.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Arşivi