İzmir'de Suruç anmasına katılanlara darp, ters kelepçe, işkence

Suruç Katliamı'nda ölen 33 kişi için İzmir'de düzenlenen anma töreninde 13 kişi darp edilerek ters kelepçeyle gözaltına alındı. Artı Gerçek'e konuşanlar, polisin slogan atanların boğazını sıktığını ve "Devlet düşmanları" diyerek hakaret ettiğini anlattı.

İZMİR - Urfa'nın Suruç ilçesinde 20 Temmuz 2015'te canlı bomba saldırısında katledilen 33 kişi birçok ilde düzenlenen törenlerle anıldı. İzmir'deki anmada, 13 kişi polis tarafından darp edilerek ters kelepçeyle gözaltına alındı. İfadelerinin ardından gece yarısı serbest bırakılanlar yaşadıklarını Artı Gerçek'e anlattı. Polise dair anlatılanlar arasında fenalık geçiren bir kişiye ambulansın ulaşmasını engellemeye çalışmak da var, boğaz sıkmak da, yere yatırarak ters kelepçe takmak da var, "Devlet düşmanları, vatan hainleri" sözleriyle hakaret etmek de...

13 KİŞİ DARP EDİLEREK GÖZALTINA ALINDI

İnsan Hakları Derneği (İHD) İzmir Şube Gözlemcisi Ahmet Çiçek, anmada yaşadıklarını şöyle anlattı:

"Gençlerimiz sahilden denize karanfil bırakmak istedi. Anmaya izin verilmedi. Hem yerlerde sürüklendiler hem de polis kalkanlarıyla grubu sürdüler. Anmayı izleyen yurttaşları Türkan Saylan Kültür Merkezi binası önüne sürerken ezildiler. İlk etapta 7 kişi alındı. Gözaltına direnenler, arkadaşlarını vermeyenler oldu ve müdahale gittikçe sertleşti. Baro binasında da 6 kişi alındı. Bir süre çekilip tekrar geldiler. Dağılmamıza rağmen baskı yaptılar.”

AMBULANS POLİS TARAFINDAN ENGELLENMEYE ÇALIŞILDI

Anmaya katılan genç bir kadının fenalık geçirdiğini, müdahale için gelen ambulansın polis tarafından engellenmeye çalışıldığını vurgulayan Çiçek, "Ambulans hastamızı almaya geldi. Buna gören ekipler üzerimize yığıldı ve engellemeye çalıştı. Arkadaşımız bu gerginlikten dolayı sinir krizleri geçirdi. Başka bir arkadaşımız ise gözaltına alındığı sırada ilaçlarını yanına alması gerektiğini belirtti, buna rağmen yaka paça emniyete götürüldü. Gözaltına alınan arkadaşlarımız emniyette de kötü muamele ve işkence ile karşılaştıklarını anlattı” diye konuştu.

İŞKENCEYE TEPKİ GÖSTEREN İZMİRLİLERE DE GÖZALTI

Müdahale sırasına anmaya katılanlara ters kelepçe ile işkence yapıldığını belirten Çiçek, “Evlerinin camlarından işkenceye tepki gösteren vatandaşlar da oldu. Şiddeti protesto ettiler hatta aşağıya inip tepki gösteren yurttaş da gözaltına alındı” dedi.

'SLOGAN ATTIĞIMIZ İÇİN BOĞAZIMIZI SIKTILAR'

Anmaya katılanlardan Önder Aktaş, yaşadıklarını şöyle anlattı: “Basın açıklamasından sonra denize karanfil bırakmak istedik, polis keyfi bir şekilde engelledi. Karanfil bırakmak için yürümeye başladığımız anda çok sert şekilde saldırıp insanları işkence yaparak yüzüstü yere yatırdılar. Öyle ki birkaç polis ayaklarıyla basarak gözaltı yaptı. İşkence darpla başladı, ters kelepçe eller moraracak şekilde takıldı. Kollarımız kırılacak şekilde kıvrılarak gözaltı araçlarına götürüldük. Götürülürken ve araçtayken psikolojik şiddete de uğradık. Bizlere 'vatan hainleri, devlet düşmanları' dediler. Emniyete ve hastaneye giriş yapılırken slogan attığımız için boğazımızdan sıkarak fiziksel şiddet uygulandı. Kalp rahatsızlığı ve astımı olan iki arkadaşa ilk başta yardımcı olmadılar. Bizim itirazlarımız ve protestolarımız sonucunda açık alana çıkarılmalarına, ilaç almalarına izin verdiler.”

'YERLERDE SÜRÜKLEDİLER'

Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) İzmir Şube Yönetim Kurulu Üyesi avukat Ali Ekiz ise şunları söyledi:

“Polisler dünkü eylemde anayasal hak olan düşünce ve ifade özgürlüğünü ihlal etti. Toplanma sırasında katılanlara şiddet gösterip yerlerde sürüklediler. ÇHD’den gözlemci avukat olarak katılmıştım. Karanfil bırakmak için yapılan tüm müzakerelerde polisin istediği gibi davranılmasına rağmen şiddet göstermeye başladılar. Polis tamamen şiddet göstermek için gelmişti. Gözlemci avukat olduğum için görüntü alıyordum, önce görüntü almam engellendi. 'Tamam çekiliyorum' dememe rağmen birkaç polis ÇHD önlüğüme asılarak üzerime çullandı, gözaltına aldılar. Avukat olduğumu söylememe rağmen ve herhangi direniş göstermeme rağmen şiddet gördüm. Diğer avukat arkadaşlarımın tepkisi ile zar zor bırakıldım."

'DEVLETE KARŞI ÇIKIYORSANIZ BU İŞKENCE DEĞİL'

TÖP üyesi İpek Karenfil ise şunları söyledi:

"13 kişi işkence ve ters kelepçe ile gözaltına alındık. 'Katil IŞİD, işbirlikçi AKP' sloganı emniyeti çok rahatsız etmiş olacak ki esnafı dahil kışkırtarak kitleye saldırtmaya çalıştı. Kelepçe esnasında 4-5 polis yüklenerek diz çöktürmeye çalıştı direndiğim için işkence oldu. Gözaltı aracında ters kelepçe işkencesi devam etti. Bunun işkence olduğunu ifade ettik. Polisler, 'devlete karşı çıkıyorsanız bu işkence değildir' gibi sözler kullandı. İfadelerimizin ardından geceyarısı serbest bırakıldık. 8 yıl da geçse 80 yıl da geçse 33 düş yolcusunu unutmayacağız, unutturmayacağız. Barış, özgürlük ve insanca yaşam talebiyle çıktıkları bu yolda onların mücadelesini büyütmeye devam edeceğiz. Suruç Katliamı'nın hesabını mutlaka soracağız.” (ARTI GERÇEK)

Öne Çıkanlar