MİT Kontrterör Dairesi eski Başkanı Mehmet Eymür geçtiğimiz günlerde Adil Öksüz için "muhtemelen yaşamıyor olabilir" dedi. Ardından önce İçişleri Bakanı sonra Cumhurbaşkanı, Adil Öksüz hakkında açıklamalar yaptı. 

Bilindiği üzere Adil Öksüz, sıradan bir "aranan FETÖ’cü" değil. 15 Temmuz darbe girişiminin kilit isimlerinden ve ‘FETÖ’nün TSK imamı olduğu iddia edilen, dolayısıyla yakalanması halinde "darbe girişiminin aydınlanacağı" söylenen kişi. Ancak bu kişi darbe girişiminin hemen ardından gözaltına alınmış olmasına rağmen tuhaf biçimde serbest bırakılmıştı. Kısaca anımsamakta yarar var.

Öksüz, 15 Temmuz darbe girişiminin ardından 16 Temmuz sabahı Ankara’daki Akıncı Üssü yakınlarında yakalanmıştı. Savcılık sorgusunda o gün orada ne aradığı sorusunu şöyle yanıtlamıştı:

"14 Temmuz'da Sakarya'dan Ankara'ya geldim. Keçiören'de kaldım. Tarla bakmak için 150 liraya anlaştığım taksici beni getirip Kazan'a bıraktı."

Darbe girişiminin sabahında Akıncı Üssü’nün yanına "tarla bakmaya geldiğini" söyleyen bu kişi 18 Temmuz’da getirildiği Sincan Batı Adliyesinde hakim Köksal Çelik tarafından adli kontrol şartıyla serbest bırakılmıştı. 

Soruşturmayı yürüten savcı Mehmet Yılmaz'ın karara itirazını da Asliye Ceza Hakimi Çetin Sönmez, "delil yetersizliği"nden reddetmişti. Öksüz, 21 dakika kaldığı Sincan'daki adliyeden çıkmış ve kayıplara karışmıştı. 

Nitekim o serbest bırakıldıktan sonra yapılan araştırmalarda ifadesinde belirttiği Keçiören'deki 2 adresin uzun süredir boş olduğu ve kimsenin kalmadığı belirlenmiş, ayrıca o gün yakalandığı yere Keçiören bölgesinden herhangi bir taksinin gelmediği anlaşılmıştı.

O günden beri aranıyor Adil Öksüz.

İşte bu nedenle MİT Kontrterör Dairesi eski Başkanı Mehmet Eymür’ün Öksüz için "yaşamıyor olabilir" sözü oldukça önemliydi. Eymür, geçtiğimiz hafta Halk Tv’de Yavuz Oğhan’ın programında bu iddiasını şöyle dile getiriyordu:

"Adil Öksüz'ün angaje formları çıktı. Gizli teşkilat bu kadar afişe olursa...
Deniz Bayrak diye MİT mensubu olduğunu iddia eden birinin iddiaları var. Adil Öksüz'ün elemanı olduğu, kullanıldığı, bu işlerin bilinerek yapıldığı diye... İnternette var.
Kaybolması çok dikkat çekmiyor mu? Benim dikkatimi çekiyor.
Hayatta mı değil mi o da bilinmiyor. Ama yurt dışında değildir. Onu kesinlikle söyleyebilirim. Çünkü yurt dışında olursa konuşabilir.
Muhtemelen yaşamıyor olabilir."

Aslında Eymür, benzer bir iddiasını 2017’de Milliyet gazetesine verdiği söyleşide de dile getirmişti:

"MİT Adil Öksüz’le alakamız yok MİT’in elemanı değil, dedi. Peki MİT’in elemanı değilse, bu adamı da biliyorlar söylenmiş 2012’de. O günden beri bu adam 100 kere yurt dışına çıkmış ABD’ye gitmiş gelmiş bunu niye kontrol etmemiş MİT. Bunun sorumlusu kimdir, bunların cevabını vermek lazım. Ama bunlarla ilgili ne soru soran var ne cevap veren var. Taşları koyduğun zaman bir sürü soru işareti çıkıyor."

"Yakalanırsa bildiklerini anlatır mı?" sorusu üzerine de "Uygun birisinin eline düşerse tabiki anlatır. Sorgu tekniklerini bilen birisinin karşısında konuşur başka çaresi yok tabi sağ yakalanırsa. Çünkü eğer yaşıyorsa ve çok sıkışılırsa yine öldürürler..."

Eymür iki yıldır Adil Öksüz’ün "öldürülmüş olabileceği" iddiasını yineliyor anlayacağınız. 

Ancak bu kez kendisine dolaylı yoldan İçişleri Bakanı Soylu yanıt verdi. Soylu, geçtiğimiz günlerde Kanal 7’de Mehmet Acet’in sorularını yanıtladı. İşte o soru cevaplar şöyle gelişti programda:

M. Acet: Adil Öksüz Almanya’da mı?
S. Soylu: Yani, net bir şey söylememek gerekir ama Almanya’da olduğu…
M. Acet: Biliyor musunuz nerede olduğunu?
S. Soylu: Biliyoruz.
M. Acet: Enteresan. Almanya’da olduğunu teyit eder misiniz?
S. Soylu: Bize kalsın.

Soylu aslında Adil Öksüz’ün "yaşadığını" söylüyordu "yerini biliyoruz ama bize kalsın" derken. 

Dün de Cumhurbaşkanı Erdoğan, gazeteciler Soylu’nun Öksüz’e dair sözlerini anlatınca şöyle dedi:

"Aslında bu haddini bilmez, kendini bilmez malum kişi, bu ülkeden kaçmıştır ama sürekli olarak ne yazık ki gittiği ülkelerin yönetimleri tarafından koruma altında. Bakıyorsunuz, çok farklı ülkelere gidiyorlar. Belçika'ya oradan Almanya'ya. Şu anda ona benzer yüzlerce, binlerce FETÖ'cü terörist buralarda yaşıyor. Biz bunların hepsini istedik, istedik ama adreslerini vererek istedik. Buna rağmen buraların yönetimleri maalesef bu FETÖ'cü teröristleri bize bugüne kadar teslim etmediler. Şu anda bununla ilgili böyle bir durum yok. Burada İçişleri Bakanlığımız yapılacak bir operasyonla karga tulumba alır gelir mi, o ayrı bir konu, onu da zaman içerisinde görürüz."

Size de garip gelmiyor mu? Öncelikle birisine yönelik bir operasyon yapacaksanız bunu önceden söylemezsiniz. Söylerseniz bunun ne anlama geldiği açıktır.

Ama sadece "ölmedi, yaşıyor" demek istiyorsanız o zaman kaldığı ülkenin adını verirsiniz. Önce "sır"mış gibi yapıp sonra "Almanya, Belçika" diye saymazsınız. 

Bir de şu var tabii.

Eğer gerçekten Adil Öksüz, bu ülkelerden birinde ve ülke yönetimin koruması altındaysa ona da öyle "karga tulumba" operasyon yapamazsınız. 

O halde soru hala ortada duruyor:

Adil Öksüz yaşıyor mu? Yaşıyorsa nerede?