Sibel Hürtaş
Askerlik düzenlemesinin soru işaretleri
Askerlik düzenlemesi görüşmelerine dün akşam Meclis Genel Kurulu'nda başlandı. Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, HDP hariç tüm siyasi partilerin gruplarını gezerek bilgi verdi.
Ancak ne iktidar ve ortağı ne de muhalefetin ikna olduğunu söyleyebiliriz. Meclis'in 27. dönemi için bir ilk. 24 Haziran seçimlerinden bu yana iktidarın verdiği 21 kanun teklifinin tümü kabul edildi. İlk kez bir kanun teklifinin görüşmeleri için süre uzuyor ve bir bakan tek tek grupları ziyaret ediyor.
İktidar partisi ve ortağı kanundaki birçok maddede ikna olmuş görünmüyor. MHP Genel Kurul’da yaptığı konuşmada teklife destek verse de teklifin kanunlaşması halinde asker sayısının yarı yarıya azalmasından yana çekincesini ortaya koydu. AKP’de ise "güvenlik" temelli kaygılar dillendiriliyor. "Dünden bugüne ne değişti?" sorusunun yanıtını bulamıyor vekiller. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, 31 Mart seçimlerinde "beka" diyerek çıktığı yolda, Türkiye’yi büyük bir tehlike altında göstermesinin üzerinden bir buçuk ay bile geçmeden şimdi ne değişti ki; asker sayısını azaltan ve askerî yapıyı değiştiren böyle bir teklifle karşı karşıya Türkiye?
Muhalefetin tepkisi de aynı yönde…
CHP Askerlik düzenlemesini getirenlere, "Milli Güvenlik Siyaset Belgesi’ni mi değiştirdiniz?" diye soruyor.
*
Teklifin tümü üzerindeki çekinceler bu şekilde.
Gelelim maddelere…
Teklifteki her bir madde de kafaları karıştırıyor.
CHP Milletvekili Mehmet Ali Çelebi’nin ortaya koyduğu rakamlara bakılırsa, yeni askerlik düzenlemesinin kabul edilmesi halinde ordu kadrolarında yüzde 70 olan doluluk oranı yüzde 30’a düşecek.
Bedelli düzenlemesinin kalıcı hale getirilmesi ile bu oranın doldurulması ise bir hayal… Zira bedelli ücretinin yüzde yüz arttırılarak 30 bin TL’ye çıkarılması da bu boşluğun kapatılamayacağı hesapları yaptırıyor. Bedelli askerlik düzenlemesinin kalıcı hale getirilmesi ile ekonomik kriz nedeniyle zor durumda olan hükümetin kasası ne yarar görecek? Yine Mehmet Ali Çelebi’nin yaptığı kısa hesaba göre kasaya hiç para girmiyor… Bedelli askerlik yapacak olanlara 21 günlük askerlik hizmeti getirilmesi, bu sırada gerçekleştirilecek masrafa değmiyor…
Cumhurbaşkanına muafiyet yetkisi tanıyan 45. Madde üzerinde de uzlaşma sağlanmıyor. CHP’nin en büyük çekincesi, 45. Madde üzerinde.
AKP, 45. Maddeyi "zaten yasada olan bir madde" diye savunuyor.
Yanlış da değil. Muafiyet yetkisi yasada zaten tanınmış. Genelkurmay Başkanlığı’nın teklifi üzerine Bakanlar Kurulu’na "bazı toplulukları" askerden muaf tutmaya izin veren bir yetki var. 1970’lerde düzenlenen bu yetki genel olarak meslek gruplarını kapsıyor. Öğretmenler ve doktorlar gibi gruplara ilişkin Bakanlar Kurulu’na yetki veren bir madde…
AKP revizyonu Bakanlar Kurulu kalktığı için "Cumhurbaşkanını" yetkili kılarak yapıyor ama bununla da kalmıyor ve topluluklar ifadesini "sivil gönüllüler"e çeviriyor. Düzenleme bu haliyle Cumhurbaşkanının yetkisini yandaş kayırma için kullanacağı hissini uyandırıyor. Erdoğan’ın pratiklerine bakılırsa bu hissin temelsiz olduğunu söylemek zor değil.
Dolayısıyla maddenin ruhundan koparılarak bir muafiyet yetkisi tanınması hem AKP’de hem de CHP’de rahatsızlıklara neden olmuş durumda. Bu hafta CHP ve AKP’nin bu madde için uzlaşabileceği belirtiliyor. CHP’nin formülü maddeye Milli Güvenlik Kurulu’nun da eklenmesi ve Cumhurbaşkanının tek başına yetkili kılınmaması yönünde.
*
Derme çatma teklifin hâlihazırdaki hiçbir soruna merhem olmadığı da ortada.
Mesela...
Şüpheli asker ölümleri ne olacak? İntihar etti denilerek bir kenara bırakılan ve ailelerinin tüm isyanına karşın araştırılmayan asker ölümleri aydınlığa kavuşturulabilecek mi? Düzenlemede şüpheli asker ölümlerini sona erdirecek tek bir adım yok.
Askerlere sendika hakkı yok.
En önemlisi de vicdani ret hakkı yok.
Yeni düzenleme AKP ve MHP’nin sayısal çoğunluğu ile Genel Kurul’dan en geç önümüzdeki hafta çıkacak gibi görünüyor. Ancak bu haliyle hangi soruna nasıl çare olacağını iktidarın kendisi dahi bilmiyor.