İşe yaramaz bir bütçe

Türkiye adalet, eğitim, sağlık gibi temel kamu hizmetlerine gerçek ihtiyaçlarla mukayese edildiğinde çok düşük kaynak ayırıyor ama başka alanlarda kamu harcamalarında çok gereksiz harcamalar yapabiliyor,

2023 bütçesinin A cetveli yani bütçe giderlerinin toplamı 4 trilyon 469 milyar TL.

Bu bütçenin 659 milyar TL açık vermesi öngörülüyor, faiz dışı açık 93.8 milyar TL, başka bir ifade ile de faiz ödemeleri 565.6 milyar TL.

A cetvelinin yani gider bütçesinin toplamının (4.469 trilyon TL) 2023 senesi içinde GSYH’ya oranı yüzde 24.

Bu orandan yapmamız gereken ilk çıkarsama bu bütçe büyüklüğünün (%24) Türkiye gibi gerçek kamu hizmeti üretimi çok fakir olan bir ülke için çok düşük olduğu.

Bu oran Fransa’da, Hollanda’da, İskandinav ülkelerinde yüzde kırkın üzerinde.

Türkiye adalet, eğitim, sağlık gibi temel kamu hizmetlerine gerçek ihtiyaçlarla mukayese edildiğinde çok düşük kaynak ayırıyor ama başka alanlarda kamu harcamalarında çok gereksiz harcamalar yapabiliyor, bu harcamaların çok önemli bir bölümüne kamu hizmeti demek bile kolay değil, büyük israf ve yolsuzluk var ama doktor, öğretmen, hakim maaşları çok yetersiz kalabiliyor.

Gider bütçesinin (GSYH’nın yüzde 24’i) içinde en büyük pay cari transferler artı personel giderleri.

Cari transferler 1 trilyon 682 milyar TL, GSYH’ya oranı yüzde 9.0.

Personel giderleri 952.3 milyar TL, GSYH’ya oranı ise yüzde 5.9.

Başka bir ifade ile de GSYH’a oran olarak cari transferler ve personel giderlerinin toplamı yüzde 14.9, bu iki kalem dışında geriye GSYH’nın yüzde onu bile kalmıyor.

Toplam kamu yatırım harcamaları 383.1 milyar TL, başka bir ifade ile de milli gelirin yüzde ikisinin altında bir büyüklük.

Tarımsal destekleme için bütçeden ayrılan kaynak ise 54 milyar TL, GSYH’nın yüzde birinin epey altında ama bir tarım kanunu var, bu kanunun yirminci maddesi her sene GSYH’nın en az yüzde biri kadar tarıma destek öngörüyor.

Burada sorun tarımsal desteğin nasıl hesaplandığı; Ziraat Bankası üzerinden ve başka enstrümanlarla, mesela mazot fiyatları, tarıma aktarılan kaynağı hesaplamak ise kolay değil.

Faiz ödemeleri için de 2023 bütçesi 565.6 milyar TL faiz ödemesi öngörüyor.

Piyasadan mal ve hizmet alımı anlamında cari harcamalar ise 318.7 milyar TL.

xxx

Anayasanın ikinci maddesi Türkiye Cumhuriyeti’nin dört temel niteliğini belirtiyor: Demokrasi, hukuk devleti, laiklik, sosyal devlet.

Sosyal devlet ilkesinin yaşama geçirilmesi için ise uzak ara en etkin enstrüman devlet bütçesi.

Sosyal güvenlik sisteminin kendi mantıksal denge ilkeleri var ama sistemin açığı kaçınılmaz olarak bütçe üzerinden finanse ediliyor, bu anlamda da bütçe sosyal güvenliğin temel enstrümanı haline geliyor.

Ancak, gerçek bir sosyal devlet için devlet bütçesi iki temel zafiyet gösteriyor.

Birincisi, bütçenin milli gelire oranının yüzde 24 ile çok düşük bir oran olması.

Bu oranın artışı önerisi belirli bir risk de içeriyor çünkü bütçe büyüklüğünün oransal olarak artışının Türkiye’nin siyasal kültürü içinde gerçek kamu hizmetine dönüşmeme ihtimali de az değil; artan bütçe harcamalarının artan eğitim, sağlık, sosyal konut, adalet hizmetlerine dönüşmesi çok güçlü bir siyasi irade gerektiriyor ama bu artışın popülizme destek verme ihtimalini de küçümsemeyelim.

Ancak, bu riske rağmen gerçek bir kamu hizmeti bütçesi, bir sosyal devlet için bütçenin oransal büyüklüğünün artması elzem.

İkinci zafiyet GSYH’nın yüzde 24’ü kadarlık bir bütçede personel giderlerinin, cari transferlerin mesela faiz ödemelerinin kamu hizmeti üretebilme manevra alanını çok ama çok sınırladığı gerçeği.

Türkiye’de ise nedense bütçenin oransal büyüklüğü veri alınıyor ve bu büyüklük içinde gerçekleşen sorunlar, haksızlıklar vurgulanırken çok az kimse bütçenin oransal büyüklüğünün tamamen gerçek kamu hizmeti çekişli bir büyüme gerektirdiğini vurguluyor.

Evet, bütçenin önemli bir gelir bölüşümünü düzeltme işlevi vardır ama bu iyileştirmenin temel motoru cari transferler üzerinden değil kamu hizmeti üretimi üzerinden olması gerektirdiğini unutmayalım.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Arşivi