Karaparacılar o tebliği MASAK Başkanı’nın yanına bırakmadı

MASAK Başkanı Dr. Hayrettin Kurt görevinden alındı. Kurt’un, KGK Kurul ikinci başkanlığına atanma çok net bir tenzil-i rütbe, demek ki karaparacılar varlık barışı destekçileri çok sinirlenmişler.

Kısaca özetleyelim.

17 Kasım günkü Resmî Gazetede MASAK’ın (Mali Suçları Araştırma Kurulu) çok ilginç, sanki burası bir demokratik hukuk devleti imiş gibi bir genel tebliği yayınlandı.

Ben de 19 Kasım günü Artı Gerçek’te “MASAK’ın olağandışı bir Tebliği” başlıklı bir yazı yayınladım ve bu yazıda da “bu tebliği Resmi Gazete’de gördüğümde bir an kendimi İsveç ya da Norveç’te zannettim” diye de bir not düşmüştüm.

MASAK’ın başında Dr. Hayrettin Kurt isimli bir bürokrat var(dı).

17 Kasım günü Resmî Gazete’de yayınlanan MASAK tebliğini gördüğüm zaman arkadaşlarımla konuşurken “Bakalım bu bürokrat bu koltuğunu-MASAK Başkanlığı- ne kadar koruyabilecek?” diye de bir soru ortaya attığımı çok iyi hatırlıyorum, daha yirmi gün bile olmadı.

Daha önce de yazmıştım, sabahları Resmî Gazete okuma merakım ve alışkanlığım vardır, 3 Aralık sabahı da Resmî Gazete’yi karıştırırken (artık internetten okurken bir şey karıştırmıyoruz ama tabirler kalıcı) 2022-627 sayılı bir Cumhurbaşkanlığı kararı ile MASAK Başkanı Dr. Hayrettin Kurt’un “Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurulu” ikinci başkanlığına atandığını gördük.

Başka bir ifade ile Dr. Hayrettin Kurt yeni bir göreve atama usulü (!) ile MASAK Başkanlığından alınmış bulunuyor, doğrusu hiç şaşırmadım, 9 tane varlık barışı yasasını torba yasalara sıkıştırıp çıkaran bir zihniyetin 17 Kasım 2022 tarihli MASAK tebliğine müsamaha göstermesi beklenemezdi, Türkiye insanı şaşırtmıyor, bu tebliği FATF (OECD Mali Eylem Gücü) ilkeleri doğrultusunda üreten bir Başkanın görevden alınacağını öngörmüş idik.

İşin daha da ilginci Dr. Hayrettin Kurt’un yeni göreve atanmasının bir tenzil-i rütbe süreci ile gerçekleşmiş olması, MASAK Başkanlığından KGK Kurul ikinci başkanlığına atanma çok net bir tenzil-i rütbe, demek ki karaparacılar*, varlık barışı destekçileri çok sinirlenmişler.

Türkiye maalesef karapara konusunda aynı listede olmaktan kimsenin gurur duymayacağı ülkelerle beraber gri listede (FATF), FATF düzenlemelerine uymaz, yeni yeni karapara getirmek için yeni varlık barışları çıkarırsa korkarım kara listeye girmesi de olası.

Gri listedeki ülkelerle beraber görünmekten yine korkarım ülkeyi yirmi senedir yöneten Cumhurbaşkanı ve yakın kadrosu çok rahatsız değiller, ne büyük bir talihsizlik.

FATF'nin gri listesinde Arnavutluk, Bahamalar, Barbados, Kamboçya, Gana, İzlanda, Jamaika, Moğolistan, Myanmar, Pakistan, Nikaragua, Panama, Suriye, Uganda, Yemen ve Zimbabve'nin içlerinde olduğu 22 ülke yer alıyor.

Ülkemiz Türkiye de bu ülke grubunun bir parçası.

Çok utanç verici.

Ancak, esas utanması gerekenler, varlık barışı mimarları bu durumdan utanç duymuyorlar.

*Word dokümanda karapara diye yazdığımda sistem kelime sanki yanlış yazılmışçasına altını çiziyor, oysa karapara bir kavram artık, paranın kara renklisi değil; ilkokul da artık beraber yazılıyor, eskilerde, mesela ben ilkokulda okurken ilk okul diye yazılırdı, oysa ilkokul bir kavram, beraber yazmak lazımdı, düzeltildi, karapara , karaparacı kelimeleri de beraber yazılmalı.


Eser Karakaş: Kadıköy Saint Joseph lisesi muzunu. 1978’de Boğaziçi Üniversitesi İİBF’den mezun oldu. Doktorasını 1985 yılında İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi’nde yaptı. 1996’dan itibaren İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi Maliye Bölümü’nde profesör olarak ders verdi. Bahçeşehir Üniversitesi İİBF’de Dekanlık yaptı. 2016 yılında 675 sayılı KHK ile ihraç edildi. 2008 yılından itibaren Strasbourg Üniversitesi Science Po’da misafir öğretim görevlisi olarak bulunuyor.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Eser Karakaş Arşivi