Ahmet Nesin
Şimdi istifa sırası sende Erdoğan…
Sabah bilgisayarımın başına oturdum ve Türkiye koronavirüsle sözümona mücadeleye başladığından beri yaşadıklarımızı kafamda süzmeye başladım. Ne kadar öğlen USTURA Programına odaklanmaya çalışsam da, orada konuşacağım İnfaz Yasası’ndan çok bunu düşünüyordum. Kolay değil, bütün ülkeler bir sınıra gelmiş yada gelmek üzereyken, biz Erdoğan’ın aldığı ani bir kararla ta işin başına döndük, hem de on binlerce insana virüsü bulaştırarak.
Yazmak istediğim konu bilim kurulunun tamamının istifa etmesi üzerineydi. Neredeyse başından beri virüsü eve hapsetmek isteyen kurul bunu bir türlü başaramadı. Başaramadı yanlış tümce esasında, bilimden zerre kadar anlamayan Erdoğan’a söz geçiremedi. Esasında Erdoğan’ı tanısalardı ve "Efendim, İngiltere doğru yapıyor, insanları salalım sokaklara, virüs tamamen kendisini harcasın ve tedaviye başlayalım" deselerdi, Erdoğan o saat bütün Türkiye’yi eve kapatırdı.
Akşamüstü 16.00 oldu ve ben hâlâ tek satır yazmamıştım, gazeteden arkadaşlar geldi, ben kendilerine sağlık bakanının ve bilim kurulunun istifa edeceğini tahmin ettiğimi söyledim. Hatta onlara 2 kişiyi daha ekledim, Milli Eğitim Bakanı ve Adalet Bakanı.
Neden sağlık bakanının istifasını bekledim, çünkü sayın bakan bu süreci Erdoğan yada AKP’nin bakanı olmanın dışında, bir doktor olarak yönetmek için elinden geleni yaptı. Ben inanıyorum ki, bunca sağlık personeli onun verimli çalışmasından çok etkileniyor. Yine Bilim Kurulu’nun istifa etmemesinin nedeni de doktor bakanın her zaman birilerini ikna edebileceğine dair çalışmaları.
Bilim Kurulu’nun istifa etmesi gerektiğini yazarken mantığım şuydu, bitakım tartışmalarına ve tutumlarına karşı çıksam da onlar bir virüsle karşı karşıyaydılar ve yapabileceklerinin en fazlasını yapmaya çalıştılar. En önemlisi başından beri neredeyse hepsi sokağa çıkma yasağını savundu. Erdoğan Almanya’da Merkel’in yaptığı gibi (Koch Enstitüsünü baz olarak aldı) bütün işi siyaset dışı tutarak Bilim Kurulu’nu dinleseydi Türkiye bu işi çok ucuz atlatabilecek ülkelerden biri olurdu.
Ama Erdoğan başarı hastası olduğundan böyle yapmadı. Bilimden uzak olduğu için bilim insanlarını dinlemenin de başarı olduğunu göremedi. Bunu anlamak için hep dediğim gibi sadece okur-yazar olmak yetmiyor, aynı zamanda okuyup, yazmak da gerekiyor. Şimdi dediğimin tersi oldu, Erdoğan’ın aldığı sokağa çıkma yasağı kararı ve yaşananlardan dolayı maalesef bu halkın gözünde bilim kurulu başarısız sayılacak. Erdoğan bunu kullanacak ve "Ben onların isteğini yerine getirdim" diyecek. Ve Erdoğan'ın yanlış siyasetini kimse görmeyecek, hata doktorların başına kalacaktı, o yüzden istifa etmeleri gerektiğine inandım.
Erdoğan bu riski biliyordu ve o yüzden sokağa çıkma yasağını içişleri bakanı Süleyman Soylu’ya açıklattı, yoksa böyle önemli kararları açıklamaya bayılır ama risk olduğunu bildiğinden taşın altına elini koymadı. O el zaten hep yeşil bişeylere gidiyor, onun dışında kımıldamıyor bile.
Süleyman Soylu’nun istifası çok mu önemli, bence önemli, bu AKP tarihinde bir ilk, daha önce de istifalar oldu ama bu tarz bir istifa olmadı. Bu istifaların bundan sonra arkası gelir ve yavaş yavaş Erdoğan’ın istifasına kadar uzanır. Şaka değil, önceki geceden sonra Türkiye bir felaketle karşı karşıya, ölümleri başka hastalıklardan diye rapor vererek bunun üstesinden gelemezsiniz, bunu biyere kadar yaparsınız ve sonrası yavaş yavaş dökülmeye başlar, fısıltı gazetesi sadece dedikodu olarak değil raporlarla çalışmaya başlar.
10 gün önceki yazımda Erdoğan’ın seçimle kaçma ikilemi arasında olduğundan bahsetmiştim. Kendisi şimdi bir labirentin içinde, biyerde virüs seçimi, diğer yanda kaçma, şimdi bir yanda da istifa etme var. Çünkü kendisi de biliyor ki bu salgın bütün dünyayı vurdu ama en çok Erdoğan’ı vurdu. Ekonomiyi halka iyi olarak anlatırken apansız yakalandı ve salgın dolayısıyla halkından para dilenmeye başladı. Böyle bir felaket karşısında sıfır hazırlığı olduğu gerçeği ortaya çıktı ve halk ölümle burun buruna şimdi.
Bu geceden, daha doğrusu bu istifadan sonra Türkiye çok değişik bir yola doğru pupa yelken gidiyor ama filika bu fırtınayı kaldıracak güçte değil. ŞİMDİ İSTİFA SIRASI SENDE ERDOĞAN…