Bir olasılık babamdan dolayı olacak ama ben hemen hemen her olaya bakarken, mutlaka mizahi bir yön bulmaya çalışıyorum. Bilmiyorum, belki gerilmemi önlüyor, belki kendime düşünmek için zaman tanıyorum farkında olmadan ama işime yaramıyor da değil.

Pazar günü Artı TV’de program yaparken bu belediyelerin insan kaçakçılığı olayında Almanya ayağı olduğu söylenen Ersin Kilit neden Gaziantep belediye başkanı Fatma Şahin’den konuşulmadığını söyleyince, bir sonraki günü beklemeden Gaziantep Belediyesi hemen açıklama yaptı basına.

İşte o an o gülümseme oturdu yüzüme, pazar günü, gecenin bir vakti, suçu yoktu da neden bu kadar acele etti diye. Psikolojik açıdan baktığımızda bu bir panik midir acaba diye düşünüyorum. Çünkü bu insan kaçırma olayı çıktıktan 1-2 gün sonra Recep Tayyip Erdoğan da bir açıklama yapmış ve artık gençlerimizin kendisinin yarattığı bu muhteşem Türkiye’de kalmak istediklerini söylemişti.

Bence bu psikolojilerinin bozulduğunun göstergesidir, anında tersini söylediklerinde herkesin inanacağını sanıyorlar. Bunu anlayışla karşılıyorum, çünkü o kadar çok yalanı inandırdılar ki bu insanlara ve bu şekilde yükseldiler ki, bu sistemin hep devam edeceğini sandılar. Başından beri söylediğim bişey var, bir ideolojiyle bütünleşip, onunla büyürseniz, onu değiştirmek yada değiştirirmiş gibi yapmak, kısa süreliğine işe yarasa da, sonunda tekrar özünüze dönmeye mahkum kalıyorsunuz ve böylece bitiyorsunuz, çünkü o ilk inandığınız ideolojinin sahibi hâlâ duruyor.

Fatma Şahin hemen bir açıklama yapıp olayı reddetse de, reddedemeyecek olanlar da var. Bingöl Sancak belediye başkanı Nusret Koçin yurt dışına gönderilmek üzere 47 kişilik bir dilekçe yazarak, Bingöl valiliğine göndermiş. Bingöl valisi Kadir Ekinci de dilekçenin en alt kısmına "OLUR" yazarak yada mühürleyerek imzayı çakmış.

Ben bu akşam hem vali Kadir Ekinci’den hem de belediye başkanı Nusret Koçin’den bir açıklama gelir mi diye merakla bekliyorum. Bekliyorum, çünkü daha önce bu olaylarda sanki haberleri yokmuş gibi 2 vali yardımcısı görevden alındı yada soruşturma açıldı. Belediyelerde de büyük olasılıkla başkan hariç yöneticiler hakkında soruşturma açılacaktır daha çok.

Olay bildiğimizden ve bildiğinizden daha büyük ama Türkiye’de öyle bir ortam var ki, kimse bişey yazamıyor yada duyumları yazmıyorlar. Oysa gazetecilik duyum üzerine kuruludur biraz da, habercilik alınan duyumları takiple başlar, her zaman delil gelmez gazetecinin eline.

Şimdi herkes belediyelere kilitlenmiş durumda, oysa spor klüpleri, dernekler ve vakıflar üzerinden de kontrol etmek gerekiyor bunları. Ben karate yada tekvando grubuyla gelmiş birisini tanıdım, beraber de çalıştık bisüre. Geldikleri spor ekibini anlatırken gülüyordu devamlı, hamile tekvandocu da varmış, 5-6 yaşında da, yeter ki gri pasaport olsun, gerisi lay lay lom.

Bu olayla birlikte herkes Bingöl’ü yazıyor yada konuşuyor, o zaman Bingöl milletvekillerinin haberleri olmamış mıdır bu gelişmiş insan kaçırma haberinden acaba. Hatta bakan olanları da var, eski kalkınma bakanı Cevdet Yılmaz’a sormak gerekiyor, daha önce hiç haberi olmuş mudur acaba.

Bir de Almanya’ya otobüslerle Türkiye’den gelen Suriyelileri merak etmeye başladım, son zamanlarda kamplardaki nüfus akıl almaz bir şekilde artıyor. Bu kişiler hangi pasaportla ve nasıl Türkiye’den kaçak olmayan yollarla yola çıkıp geliyorlar. Hadi bakalım, ortaya bikaç soru daha attım, akşama cevap bekliyorum.