Ülkenin başında Recep Tayyip Erdoğan gibi birisi olunca bisürü işten kurtuluyorsun. Mesela Erdoğan’ın söyledikleri üzerinden olumlu yada olumsuz siyasi analiz yapmak, hele kendisinden yanaysanız, çok tehlikeli bir durum, çünkü o söylediğinin ne zaman tersini söyleyeceğini kendisi bile bilmiyor.
Mizah ya da kara mizah yapmanıza gerek yok,
Kendisi bunu bolca yapıyor ama bunu esasında mizah olarak değil, büyük bir ciddiyetle yapıyor. Bir girmediği yazarlık işi vardı, sonunda onu da karı-koca olarak yaptılar ve tam da 10 parmağında 10 marifet diyebileceğimiz duruma geldi ama bu da haksızlık olur, marifeti parmağından çok birisi var karşımızda.
Erdoğan New York’ta yaptığı açıklamada Kürt Sorunu için "Biz bu işi çoktan çözdük, aştık, bitirdik" dedi. Erdoğan’ın çözdüğü Kürt Sorunu’nun çözülmüş halinden Kemal Kılıçdaroğlu’nun, Meral Akşener’in, Sezai Temelli’nin, Selahattin Demirtaş’ın, Temel Karamollaoğlu’nun, Cemil Bayık’ın haberi yok.
Bu yazının sonunda bir video olacak, o videoyu izlediğinizde, esasında Kürt Sorunu’nu çözdüğümüzü, aştığımızı ve de bitirdiğimizi sizler de göreceksiniz ama sadece bir sorun kaldığını da fark edeceksiniz. Kalan sorun "zırhlı araç"lar.
Anladığım kadarıyla bu zırhlı araçlar yerliyse de milli değil, mllliyse de ulusal değil, ya tam ya da yarım dış mihraklı. Bu tam ya da yarım dış mihraklı zırhlı araçların beyinlerinde bir sorun var, istediğiniz anda sabit duramıyorlar, Kürtlere çarpmaktan kendilerini alıkoyamıyorlar.
İstatistiklere baktığımızda ilginç bir rakamla karşı karşıya kalıyoruz, çünkü son 13 yılda yaptığı kazalarla 42 kişinin ölmesine neden olmuş, bunların 20’si de çocuk ve de Kürt.
Bu kazalar sonucu yaralananlar da var ama o sayıya ulaşamadım, Başka bir araştırma daha var, Savunma uzmanı Arda Mevlütoğlu bir araştırma yapmış ve 10 yılda 56 askerin de zırhlı araç kazalarında yaşamını yitirdiğini söylemiş.
Araştırmaya göre 2011'de 2, 2012'de 2, 2013'te 2, 2014'te 9, 2015'te 4, 2016'da 8, 2017'de 6, 2018'de 6, 2019'da 6 ve 2020'de 11 olmak üzere 9 yılda askeri araçların karıştığı kazalarda 56 asker yaşamını yitirdi. Bu kazalar çoğunlukla Hakkâri, Van, Diyarbakır, Şırnak, İstanbul’da yaşanıyor.
Bu arada Arda Mevlütoğlu’nun araştırmasında benim yukarıda sayısını verdiğim Kürtlerin ölümüyle sonuçlanan kazalar, daha doğrusu cinayetler yok.
Bunu nereden anlıyoruz, askerlerin yaşamlarını yitirdiği kazalarla ilgili olarak Mevlütoğlu "Ancak özellikle zırhlı araç kazalarında devrilme ve direksiyon hakimiyeti kaybının çok yaygın olduğu görülüyor. Öte yandan bu olayların gerçekleştiği illerin büyük kısmı Güneydoğu ve Doğu Anadolu'da. Yani arazi ve yol yapısı etkeninin de göz önüne alınması gerekir. Operasyonların arttığı mevsim ve senelerde kaza sayılarının artması istatistiki açıdan beklenebilecek bir sonuç. Ancak hepsinden önemlisi, personel eğitiminin yeterli olup olmadığının belirlenmesi, olası eksikliklerin titizlikle giderilmesi gerekir" diye açıklama yapıyor.
Oysa Lice’de meydana gelen bir kazayla ilgili olarak kısa bir haber paylaşacağım: "Kazadan sonra Lice Jandarma Komutanlığı tarafından hazırlanan raporda ise sanık S.K.'nin kusursuz, Pakize Hazar'ın ise dikkatsiz ve tedbirsiz davrandığı gerekçesiyle tam kusurlu olduğu belirtildi."
Bunun üzerine yaşamını yitiren 85 yaşındaki Pakize Hazar’ın ailesi itiraz ediyor ve adli tıp ölenin suçsuz, kazayı yapanın suçlu olduğunu açıklıyor, zırhlı aracı kullanan kişi 2 yıl ceza alıyor ama cezası erteleniyor. Burada rapor neden ilginç, çünkü kaza yeri trafiğe kapalı bir alan, trafik yolu değil.
İkinci olay Şırnak’a giderken yolda yaşanan bir olay, videoyu izlediğinizde daha net göreceksiniz ki, Erdoğan’ın dediği gibi ama bizim bilmediğimiz bir şekilde Kürt Sorunu çözülmüş, aşılmış ve bitirilmiş ama bundan zırhlı araçların da haberi yok.
