Bu dizilişle Fenerbahçe, kalitesi tartışılır bir oyunla Denizli’den 3 puan çıkardı… Ancak şunu unutmamak lazım ki bu kadronun bu haliyle gerçekten bir uyum sürecine ihtiyacı var…
Hedef yolunda Türkiye için çok kritik bir puan oldu. Bu kadro, bu moral ve bu anlayış büyük olasılıkla işi İzlanda maçında bitirecektir…
Rakiplerinin en kötü döneminde Sarı Lacivertliler onlara uymak için çaba içerisinde. Kısacası Fenerbahçe ülke futboluyla paralel yürüyor... Demek bu iş sırf parayla da olmuyormuş...
Bu derbinin de son yıllarda adeta fişi çekildi… Son yıllardaki karşılaşmalara orantılı, bu kadar keyifsiz, izleyene en ufak bir şey vermeyen maç yıl içerisinde herhalde sayılı olur…
Garip olan futbolcuların bu tür derbilerdeki arzularını diğer maçlara yansıtamamaları. Fenerbahçe, korkak Ankaragücü’nü kayıpsız geçti ama her takım bu kadar kolay teslim olmayabilir…
Diyarbakır Barosu’nun sahip olduğu itibar birkaç yıllık ya da iftiralarla zayıflayacak kadar küçük değil. Özerkliğini koruyarak mücadele eden ve bunun için ağır bedeller ödeyen bir kurum.
Fenerbahçe fazla enseyi karartmamalı. Bu tür yenilgiler olur, normal. Yeni oluşan bir takım söz konusu. Yeter ki hatalardan ders alınsın…
Bu maçı kazanmak kadar İzlanda’nın Arnavutluk’taki yenilgi haberi de Türkiye için büyük müjde oldu. Tam dişe göre yer alınan grupta, işler Ay Yıldızlılar için son derece olumlu gidiyor.
İyisi çok Fenerbahçe’nin ama defansta sıkıntı büyük. Oraya gereken yamalar yapılmazsa bu ofansif takıma ayıp olur.
Ancak bu kez koşan, attıkça atmak isteyen, hız kesmeyen, istekli bir takım vardı sahada. Bu nedenle bu skor aldatıcı değil!
Fenerbahçe’nin yolu daha çok uzun ama yola çıkacak ekip henüz ortada yok… Sadece umutlar ve iddialar var…
Tam bir ‘yaşlının bilgisi, gencin edilgenliği’ senteziyle karşılaştık Fransa karşısında. Baştan sahaya ağırlığını koyan Türkiye, Cengiz komutasında usta futboluyla maçı koparıverdi.
Bu yıl ligi yine kaçırdılar ama 2005’den sonra Avrupa’nın en büyük kupasının bir kez ‘asla yalnız yürümeyenlere’ gitmesi bir çok futbolsevere sempatik gelmiştir…
Son saniyede yenilen golü komşuya bir jest olarak kenara koyarsak hazırlık doğrultusunda iyi bir Akdeniz akşamı yaşandı Türkiye için.
Hatalardan ders alındıysa seneye Fenerbahçe çok değişir, alınmadıysa sıfırdan kurulacak takım yeni maceralara gebe olur…
Lig ve kupa Galatasaray’ın olunca Avrupa hesapları karıştı. Derken Trabzonspor’un UEFA’dan bir men cezası konuşulur oldu. Bu durumda lig 6’ncısına Avrupa yolu açılabilir…
Pozisyon yok, rakip ceza alanına girebilen yok… Orta alanda top tutabilen hiç yok… Fenerbahçe adına 3 kişi arasında oynanan bir oyun var sahada. Al gülüm ver gülüm…
Galatasaray bu maçı kazansa şampiyonluk için avantajı eline geçirecekti. Şimdi her maçını da kazansa yine de Başakşehir'in takılmasını bekleyecek.
Takımı ateşleyecek bir oyuncu yok. Takımdan artık geçtik ama ekonomik atılım için malum kampanyanın ateş almaya çok ihtiyacı var.
Ne büyütülecek, ne de küçümsenecek bir skor... Bir tek... Yeni hocayla ilk skor galibiyet ise, bunu kenara 'Avantaj' olarak not etmek gerek... Abartmadan...
Bu takımın büyük çoğunluğu önümüzdeki sezon olmayacaktır. Hepsi olmasa da itiraz eden çıkmaz... Ve durum bu noktadayken Sarı Lacivertli futbolcularda en ufak bir toparlanma yok...
Ne futbolcusu ne teknik heyeti utanma duygusu yaşamıyor Fenerbahçe'de... Yürek yok ortaya konulan... Beceri sıfır... Bu basiretsiz tabloya Ersun Yanal da eklendi...
Boşa geçirilen onca yıl sonra nihayet 'etik' karar alan başkan gibi sezon sonu itibarıyla da çok sayıda hakemin 'etik' yoldan yürüyüp kenara çekilmelerinde ciddi fayda görüyorum...
Beşiktaşlılar şampiyonluk yarışından uzaklaştıkları için bu skora üzülebilirler... Ama Fenerbahçe cephesi fazla bayram havasına girmemeli...
Avrupa defteri de kapandı. Kadıköy'e dönen Sarı Lacivertlilerde artık tek hedef kümede kalmak!
Fenerbahçe Konyaspor maçını izliyoruz... Başımıza musallat edilen VAR kararları ile yoğrulan sevdiğimiz oyunu takip ederken kafamız artık internet sayesinde iyice karışıyor...
Bu sezon çok üzülen Fenerbahçe taraftarı için Avrupa kupası teselli. Zenit karşısında ise yurt içi performansından farklı bir takım izlendi ki bu da tribünleri fazlasıyla mutlu etti...
Görüntünün gösterdiği şu ki Alper Ulusoy'dan olumsuz etkilenen daha çok Fenerbahçe oldu...
Göztepe galibiyeti ile Fenerbahçe bu sezon ilk kez üst üste 3 puan aldı. Daha önemlisi güzel sinyaller verdi.
İddiaya göre Malatyalı yöneticiler 2. yarıda Fenerbahçeli yöneticilerden ‘Protokol tribününde güvenliğinize kefil olamayız’ yaklaşımını alınca maçı takımın soyunma odasında seyretmişler...
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır. Bu siteye giriş yaparak çerez kullanımını kabul etmiş sayılıyorsunuz.