Defans güçlenmezse hücuma ayıp olur

İyisi çok Fenerbahçe’nin ama defansta sıkıntı büyük. Oraya gereken yamalar yapılmazsa bu ofansif takıma ayıp olur.

 

Ne deniyordu?

Geçen yılki Fenerbahçe’ye ciddi bir değişim şarttı. Yapıldı da bir çok hamle… Emre’nin dönüşü, Rodrigues, Kruse, Vedat, Deniz, küllerinden doğan Ozan ve Moses derken ofansif anlamda istekli, mücadele eden, kolay teslim olmayacak görüntüde bir takım belirmeye başladı…

Ancak denilen bir şey daha vardı… O takımın savunması kötüydü ve bu sezona oraya da bir şeyler yapılmalıydı. Zaman ilerledi, Hasan Ali sakatlandı. Skirtel ve Roman gitti… Zanka geldi. Audi Cup’ta kiloyla yenilen goller savunma alarmını iyice ortaya serdi…

Yetim kalmış bir görüntü çizen Başakşehir’in attığı gole bakalım… Çakma solbek Dirar’ın kanadından kaçan Crivelli, yine çakma stoper Jailson’u da geçip daha ocağa yeni konmuş Altay’ın yanından ağları buluverdi. Bu oyunculara çok yüklenmemek lazım. Hem Jailson hem Dirar mevkileri olmayan pozisyonda yine de iyi mücadele veriyorlar. Bu gol yazsa yazsa transferden kim sorumluysa ona yazar… Takıma acilen sol bek ve stoper takviyesi şart olduğu söyleniyor, söylenmeye de devam edecek… Hatta bir de sağbek…

Gole kadar mücadele açısından iyiydi Fenerbahçe. Golden sonra süngüsü düşmeyen takım, oyuna asılmaya devam etti. Yine geçen yıla dönelim. 5. dakikada gol yiyen Sarı Lacivertlilerin, 6. dakikadan itibaren panikle beraber süngüsü düşüyordu. Bu yıl aksine, ilk 2 haftanın gösterdiği, skor ne olursa olsun, asıldıkça asılıyorlar…

Emre takımın dinamiği. Ama Kruse de bir başka. Crivelli’nin golünden sonra sürekli takımı ileri çeken isimdi. Her yerde var, her topu da olumlu kullanıyor. Vedat beni en yanıltan isimlerden biri. Defansa bile aynı güçle geliyor. Böyle bir performans beklemediğimi itiraf etmeliyim.

İyisi çok Fenerbahçe’nin ama başta da belirttiğimiz üzere defansta sıkıntı büyük. Oraya gereken yamalar yapılmazsa bu ofansif takıma ayıp olur.

Bir de kadroda ilginç değişim ve çıkış gösteren isimler var. Ozan, Moses (ilk haftadaki performansına göre), Tolga… Hatta Dirar… Kimi gidip gelmiş, kimi vasatın üzerine çıkmamış, kimi koca yılı tedaviyle geçirmiş. Ancak bu sezon dönüşleri gerçekten alkışı hakediyor…

Fenerbahçe sezona positif bir başlangıç yaptı. İlk 2 haftadaki rakiplerini elbette iyi de tartmak gerek. Gazişehir kötü bir takım. Başakşehir seçim kurbanı, ciddi kayıplar yaşamış bir ekip. Bu rakipler karşısında defansif özürüne karşın Fenerbahçe gerekeni yaptı. Sırada Trabzonspor maçı var. Çok ciddi bir tartı fırsatı olacak Kadıköy ekibi için. Bu maç da kazanılırsa ve gereken takviyeler olursa Fenerbahçe bu istekli havasıyla kesinlikle yarışın içinde olacaktır…

Bu arada Volkan Demirel’e bir parantez açmak isterim. Volkan’ı beğenirsiniz beğenmezsiniz. Zaman zaman yaptığı eylemleri Fenerbahçe’ye yakıştırırsınız veya yakıştırmazsınız. Hepsi ayrı konular, sabaha kadar tartışılır. Ama Volkan’a takınılan şu tutum tartışılmaz! Tüm futbol yaşamını Fenerbahçe’ye adayan Volkan için ne düşünülüyorsa delikanlı gibi çıkıp söylemek lazım. Fikrimin hiç önemi yok. Önemli olan bir duruş gösterip Volkan’ın geleceğini planlamasına el uzatmaktır. Fenerbahçe’ye bu yakışır. 

Önceki ve Sonraki Yazılar
Deniz Derinsu Arşivi