Türkiye ekonomisinin son durumu ve 31 Mart'ta düzenlenecek yerel seçimlerde mücadele edecek kadın adaylar Artı TV'de mercek altına alınıyor.
Keşke başka takımlarda, taraftarlarda biraz yürek olsa da Cizrespor’a yapılanlara karşı seslerini çıkarsalar. Yarın başka saldırılar yaşanırsa onların sessizliğinin de payı olacak.
Yetkililer, temel görevlerini yerine getir(e)mediği için/zaman hak arama mücadelesi sosyal medyaya taşınıyor. Belli ki çok rahatsızlık veriyor.
En son Kabataş Martı Projesi çat diye Osmanlı figürüne dönüştürüldü. Benzer akıbet yapım aşamasındaki ‘yeni AKM’nin başına gelirse şaşırmayalım.
İyi de gönül işiyle belediyeciliğin alakası ne? Yerel yönetici seçmiyor muyuz? Karşılığında makam, imkânlar ayağının altına serilmiyor mu? Görev tanımı belli, öyleyse neye gönül indiriliyor?
Her şeyin paraya tahvil edildiği, şezlong-şemsiyeden dahi fahiş fiyatların isteneceği turistik tesisler istediği kadar kuralına uygun yapılsın, Marta’nın ve Marta ruhunun sonu demek.
Termik santrallerin yapımını durdurmak bir yana, yenilerini teşvik ediyor hükümet. Yetmezmiş gibi 10 termik santrale, baca gazı filtresi olmadan 2 yıl daha çalışma izni getirmeye çalışıyor.
Soyer’in İzmir adaylığı AKMHP cenahının en son isteyeceği şeydi. Şahsen Kılıçdaroğlu’ndan yine bir son dakika golü bekliyordum ama hayret, İzmir konusunda doğru karar verildi.
Genelde tanınmış, uluslararası ilgiye mazhar olmuş isimlerin dışındaysa hapiste bulunan, sayısı bir artan bir azalan 160’dan fazla medya çalışanının pek çoğundan kimsenin haberi yok.
Farklı taraflardan gelen eleştiri ve saldırılara rağmen kendi bildiklerini, inandıklarını yapan kadınlar, herkesin ezberini bozuyor.
CB sisteminin değil. Seçmenin, seçme ve seçilme hakkının bekası! Kutsal sayılan oy hakkının korunması...
İster yaşam hakkı ihlali olsun, ister sağlığa veya eğitime erişim, ister ifade özgürlüğü... Bu haklar, sadece kendi anlayışını kayıtsız şartsız destekleyenler için var. Gerisi teferruat.
İmralı'da yıllar sonra aile görüşüne izin verilmesi ne anlama geliyor? Türkiye'nin hak ihlalleri raporunda neler var? Ekonomik kriz İstanbul'u nasıl etkiliyor?
Artı TV bugün, Celal Başlangıç ve Dilek Dindar'ın hazırlayıp sunduğu programlarıyla karşınızda.
Kenan Evren, 12 Eylül döneminde Kuran'dan ayetler okuyarak laiklik mücadelesi yaptı. Sonuçlar ortada.
Bu haberlerin nasıl ve hangi basın tarafından verildiğine bakınca demokratik ve özgürlükçü yapıya kavuşan basın neymiş, ne değilmiş gayet güzel anlaşılıyor.
Övündüğünüz İstanbul 4.0, her yerinden fışkıran binalar ve yollara, musluğundan hâlâ akan suyuna rağmen, özellikle yaşlılar, kadınlar, çocuklar ve engelliler için yaşanması çok zor bir kent.
İktidarın sığınmacı politikaları çok sorunlu, ancak muhalefetinki de düşmanlığı körüklemekten ileriye gitmiyor.
'Ekmek için Ekmeleddin'den sonra CHP, tarihinin en yaratıcı ve etkili (!) kampanyasına imza atmış bulunuyor.
Kutuplaştırma, düşman yaratma derken Gezi’den Sözcü’ye, Portakal’dan Akpınar’a uzanan son 'kampanya', Erdoğan’ın (ve AKP-MHP bloğunun) stratejisini anlamak açısından önemli.
'Ya sev, ya terk et!'ten 'Beni sevmeyen ölsün'e giden uzun, ince bir yoldayız sevgili okur. Mecazi anlamda ölümden bahsediyoruz şimdilik.
Şebnem Hoca gibi parmakla gösterilecek aydınların yargılanması ve hapsedilmesi, onların hak mücadelesini ne eksiltecek ne de fikirlerini değiştirecek.
Acaba asıl istenen bu mu? Birileri sokağa çıksa da yine teröre bağlasak, gücümüzü göstersek, yine OHAL ilan etsek ve yerel seçimi bu şekilde sağlama alsak mı deniyor?
İnsanların şehir efsanelerine, hurafelere, yalanlara kolayca kanmasına karşı bir kamu hizmeti yapma şansı, milliyetçisinden solcusuna, AKP’lisinden CHP’lisine, elbirliğiyle yok edildi.
Düşünsenize, gazetecilik dayanışması faaliyetinden ötürü özgürlüğünüz elinizden alınırken bile mahcubiyet duyuyorsunuz!
Fransa’ya bakalım: Sarı Yelekliler hareketinin haftalarca süren protestolarının sonucunda hükümet geri adım atmış görünüyor.
Mücella Yapıcı’nın belirttiği gibi, her şey o kadar şeffaftı ki toplantılar parklarda yapıldı, kararlar ortak alındı. Pankart hazırlayan kendi hazırladı, yemekler imece usulüyle yapıldı.
Ve sağol: Sayende kadına şiddetin bizzat iktidar eliyle ne şekilde cereyan ettiğini, ne şekilde karşılandığını tüm dünya gördü...
'Bizi bağlamaz' çıkışı, Erdoğan için içeride ve dışarıda yeni bir raundun başlangıç gongu. Raundun adı, yerel seçimler.
Aksakoğlu ünlü biri değil. Alanında yaptığı çalışmalarla tanınan, çalışma arkadaşlarının saygıyla, gözlerinde pırıltıyla andığı bir değer.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır. Bu siteye giriş yaparak çerez kullanımını kabul etmiş sayılıyorsunuz.