Korona günlerinde 1 ayı bulduk…
Bana deselerdi 1 ay yaşam duracak, maçlar bile… Hatta insanlar futbol bile konuşamayacak hale gelecek… İnanmam zordu…
Korona bana imkânsızın olmadığını öğretti…
1 ay bitti… İlk başlarda ‘Maske önlem değil’ denirken şimdi ara ki bulasın maskeyi… Satışı yasak… Kod geliyor telefona ama sistemler cıvıttıkça eczanelerden almak ayrı bir hüner…
Maskesiz alışveriş falan hak getire…
İşe git ama evde kal… Maskesiz alışveriş yapma ama maske yok…
Herhalde yakında sistem yerine oturacak ama oturana kadar sokaktaki insanın iyice kafası karışıyor… Virüs de kol geziyor…
Maske karaborsa gibi dedik…
Ama devlet 65 yaş üzerini düşünüp güzel bir jestle onlara kolonya gönderdi… Çok şık…
Büyüklerimden dinledim… Şık bir torba… İçinde Cumhurbaşkanı’ndan umut dolu bir mektup…
Bugünler için önemli bir şişe kolonya… Ve… Maske… Evet maske!
Sokağa çıkması yasak 65 yaş üzerine maskeler gidiyor…
Onların ve kendi evlerinin ihtiyaçlarını gidermeye çalışan 65 yaş altı, maske için takla atadursun…
Sokağa çıkması yasak 65 yaş üzeri büyüklerimizin evlerine maske gidiyor…
Bu ne yaman çelişki..
Güzel şarkıydı… Durum bu şarkıyı akıllara getirecek cinsten…
Dünyanın yaşadığı benzer sıkıntılar ülke genelinde yaşanırken gücü olan herkes, gönlünden geldiğince elini taşın altına sokuyor, gerekeni yapıyor…
Kriz anlarında futbolun ana gelir kapısı yayıncı kuruluş da imza atması gereken her yerde atıyor…
Zamanında döviz kuru şoku yaşandığında doları düşük miktara sabitleyip üzerindeki yükten şık bir çalımla kurtulan yayıncı kuruluş, böylece o dönem kulüpleri de bir güzel ofsayta düşürmüştü…
Şimdi bir çalım da Katarlılardan geldi. ‘Para yok, yoksa batarız’ deyip kulüplere ödemeyi durduracaklarını açıkladılar.
Hop bir ofsayt daha kulüpler için…
Katarlıların yaşaması lazım elbette! Kulüpler hak getire… Bir de ‘İstendiği an Kulüpler Birliği ile masaya oturmaya hazırız’ demezler mi..
Otururlar muhtemelen yakında. Ne diyecek kulüpler? ‘Bizim üzerimizden para kazanırken iyiydi. Şimdi para yok ne demek’
Bundan başka denecek bir şey var mı?
Katarlılar Mustafa ağbinin (Sağlamer) ilgi alanı… Ama benim gördüğüm onlar da sisteme uymuşlar, güzel çalım atıyorlar…
Ya da attıklarını sanıyorlar…
Herkes elini taşın altına sokuyor dedik…
Başkanlığını, yöneticiliğini çok eleştirdiğimiz Ali Koç’un bu süreçte güzel işler yaptığını geçen yazıda yazmıştık…
Ali Koç şirketleriyle beraber tıp insanlarına, hastanelere, ihtiyacı olanlara, tıbbi malzeme eksiğine her türlü desteği ilk verenlerden oldu ve duyduğumuz kadarıyla da devam ediyor…
Ali Koç bir kulüp başkanı… Kulübe gönül verenleri de düşünerek bir organizasyon daha yaptı…
Kombine sahiplerine ve 65 yaş üzeri kulüp üyelerine ihtiyaç kolisi dağıtmaya karar verdi. Şu günlerde de duyduğumuz kadarıyla dağıtım başladı…
Yaşamını sanal ortamda ‘maksat muhalefet olsun’ diye geçiren kesim bir şey yakalamanın mutluluğuyla daldı olaya…
Vay efendim, kombine alacak parası olanın ihtiyaç kolisine gereksinimi olur muymuş… Fenerbahçe kulübü gibi bir kulübe üye olana ihtiyaç kolisine ne gerek varmış…
Bu eleştiri zihniyeti 65 yaş üzeri sokağa çıkmaya yasaklılara maske dağıtanlara bir şey düşünür mü bilemem…
Ama Ali Koç’un, Fenerbahçe kulübünün yaptığı bu girişim bir öncülük de olabilir…
Annem 65 yaş üzeri. Aramışlar, adresi teyit etmişler. Daha gelmedi. Ama annem telefonda da demiş, bana da söyledi… ‘Şükür ihtiyacımız yok. Geleni muhtarlığa verelim de ihtiyacı olanlara versinler.’
Onlar ‘Biz size göndereceğiz, dilediğiniz yapın’ demişler… Ben de ‘Hallederiz annem’ dedim…
Sanırım olay da bu… Birinden bir şey gelir, lazım değilse, geleni ihtiyacı olana iletir… İlk çıkan nokta iyiliğin ilk adımı olur…
Diyeceksiniz hükümet de maske yolluyor…
O zaman baştan neden zaten kullanması yasak olanlara gönderiliyor… Onların ihtiyacı olma durumu yok!
Şarkı devam ediyor…
Bu ne yaman çelişki…
Sağlıklı günler ve bir an önce yeşil zemin üzerinde buluşmak dileğiyle…
Siz de bir şekilde taşın altına elinizi sokmayı unutmayın…
Gücünüz yettiğince…
