Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 20 Temmuz 2016 akşamı televizyonların canlı olarak yayınladığı açıklamasında, "Yarın OHAL’i ilan ediyoruz" dedi…
Bu sıkıyönetim halinin Anayasa zorunluluğuyla sadece 3 ay süreceğini de sözlerine ekledi.
21 Temmuz 2016’da 3 aylığına başlatılan OHAL uygulaması, Anayasa’daki zorunlu süre bitmesine günler kala tekrar tekrar uzatıldı…
7. uzatmanın sonunda, 18 Temmuz 2016’da Türkiye’de OHAL yönetiminin artık kalktığı duyurulduğunda, kimse her şeyin eski haline döneceğini ummuyordu. OHAL sürecinde gerçekleştirilen Anayasa değişikliği ile yönetim sisteminin değişmesi, bunun en büyük habercisiydi.
Nitekim OHAL süresince kamu görevinden uzaklaştırmalar başta olmak üzere çok sayıda KHK kurumsallaştı. Aslında OHAL bittiğinde otomatikman tüm sonuçlarıyla ortadan kalkması beklenen KHK’ların hepsi teker teker Parlamento’nun gündemine getirilerek, kanunlaştı ve Türkiye fiili bir OHAL sürecine girmiş oldu.
OHAL sürecinde yaşanan Anayasa ve yasa değişikliklerinden sonra traji komik ama şimdi sıra yönetmeliklerde.
OHAL sürecinde İçişleri Bakanlığı, sivil toplum örgütlerini adeta kıskaca almak istercesine bir yönetmelik çıkardı. Bu yönetmeliğe göre daha önce sadece dernek yöneticilerinin isimlerini isteyen İçişleri Bakanlığı, artık derneklerin tek tek üye kayıtlarının da kendisine bildirilmesini istiyordu. Yönetmelik uyarınca, üyelerini İçişleri Bakanlığı’na bildirmeyen dernekler için de çok ciddi para cezaları söz konusuydu.
İnsan Hakları Derneği, "bu bir fişlemedir" diyerek, konuyu Danıştay’a taşıdı. Hem yürütmenin durdurulmasını hem de söz konusu hükümlerin iptal edilmesini talep etti. Danıştay ilk aşamada yürütmeyi durdurma talebini reddetti ancak iptal talebini incelemeye başladı.
Danıştay tam yönetmeliğe ilişkin iptal başvurusunu esastan görüşmeye başlayacaktı ki;
AKP önceki gün Parlamento’ya yeni bir kanun teklifi sunarak, "fişleme maddesini" kanunlaştıracak bir adım attı.
AKP’nin Parlamento’ya sunduğu torba kanun teklifi, derneklerin tüm üyelerinin kimlik bilgilerinin İçişleri Bakanlığı’na bildirilmesini zorunlu kılıyor. Torba Kanunun, Dernekler Yasasının 23. Maddesinde değişiklik öngören 59. Maddesinde, "Dernekler, yönetim kurulu ve denetim kurulu ile …üyeliğe kabul edilenler ile üyeliği sona erenlerin adı, soyadı, doğum tarihi ve kimlik numaraları mülki idare amirliğine bildirilir" hükmünü öngörüyor.
Tasarının gerekçesi ise üyeyi korumak!
Madde gerekçesinde, olur da kişi rızası ve bilgisi dışında derneğe üye olarak kaydedilmişse vatandaş bunu bilsin. Diğer gerekçe de "en fazla üyeye sahip dernek temsilcisinin" kamu tarafından bilinmesi.
Plan Bütçe Komisyonunda İçişleri Bakanlığı bütçesi konuşulurken de bu teklif sık sık gündeme geldi. CHP’li Cavit Arı, "Teklif, 11 milyona yaklaşan dernek üyesiyle ilgili bu kişilerin kimlik bilgileri dâhil birçok bilgilerinin toparlanması amacını taşıyor. Dernek üyeleri bir anlamda kendilerinin fişlenmesi endişesini taşıyor" dedi. CHP’li Mehmet Bekaroğlu da "11 milyonun üzerinde dernek üyesi bir şekilde fişleniyor, bununla beraber Türkiye de yavaş yavaş OHAL’lerden bir olağanüstü hâl devletine doğru evriliyor" eleştirisini yöneltti.
Komisyon’da bu eleştirileri dinleyen İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun yanıtı ne oldu, derseniz, "Duymazlıktan geldi" diye yorumlayabiliriz.
Soylu önceki gün komisyonda muhalefet partisi milletvekillerinin hiçbirinin elini sıkmazken; sorularını da duymazdan geldi.
Sadece dernek üyelerinin fişlenmesi değil, 13 saat süren komisyon toplantısında muhalefetin dile getirdiği şu sorular da yanıtsız kalanlardan:
HDP’li Mehmet Tiryaki: Sizin döneminizde gözaltında kayıplar tekrar hortladı, 27 Ocak 2016’da Sonay Elmas’la başlayan iddia Şubat 2019’da 28’e yükseldi. Adeta beyaz Toros’lara nispet edercesine kaçırma vakaları siyah Transporterlarla yapılıyor.
HDP’li Mehmet Tiryaki: Seçilmiş belediye başkanlarını görevden uzaklaştırarak, belediye meclislerini lağvederek 19 Ağustos 2019 ile 20 Kasım 2019 yani bugün arasında Anayasa’yı en az 24 kez ihlal ettiniz Sayın Bakan, 24 kez Anayasa’yı ihlal ettiniz.
SP’li Cihangir İslam: Susturamadığınız insanları içeri mi atıyorsunuz? Ahmet Altan’ın terörle ne alakası var?
SP’li Cihangir İslam: AKP’de bir tane FETÖ’cü yok mu?
CHP’li Orhan Sarıbal: Çubuk saldırısı nasıl oldu? ….CHP’lileri şehit cenazelerine almayın dediniz?
CHP’li Emine Emecan: Rabia Naz’a ne oldu?
