Türkiye’nin de 1961’den günümüze üyesi olduğu OECD’nin yayınladığı PISA (Program for International Student Assessment-Uluslararası Öğrenci Ölçme-Değerlendirme Programı) sonuçları 5 Aralık günü açıklandı.
Bu çalışmalar ilk başta OECD üyesi ülkeler için yapılırken şimdi alan genişletildi, 81 ülke için yapıldı son araştırma.
Ben yine de mukayeselerimi 38 OECD üyesi ülke arasında yapmayı tercih ediyorum, bunun da iki temel nedeni mevcut, birincisi OECD üyesi ülkeler gelişmişlik düzeyleri kısmen de olsa birbirine yakın ülkeler, mukayese daha anlamlı olabiliyor, ikincisi ise bir Türkiye devleti vatandaşı olarak bu ülkeler grubu kendi ülkemi aralarında görmek isteyebileceğim ülkelerin çok büyük bölümünü içeriyor.
Bir ülkeyi, hele Türkiye gibi potansiyelinin çok çok altında yaşayan bir ülkeyi yönetiyor iseniz ufkunuz dar olmayacak, büyük ama yapılabilir daha doğrusu nasıl yapabileceğini bildiğiniz hedefler koymaktan çekinmeyeceksiniz, gerektiğinde de gelinen nokta sıkıntılı ise kendiniz dahil herkesi, Türkiye’yi eleştirmekten kaçınmayacaksınız.
PISA 2022 araştırmasında Türkiye 38 OECD üyesi ülke içinde 32. sırada çıktı, evet 34. sırada idik, şimdi 32. sıradayız ama, kendimizi kandırmayalım, 38 üye ülke içinde 32. Sırada olmak yeterince can sıkıcı, üzüntü verici bir durum, kimsenin, hele yöneticilerin, bu berbat sıralamadan birinci dereceden sorumluların “iki sıra kazandık, öne geldik” gibi saçma sapan gerekçelerle sevinmeye hakkı yok, hadleri de yok.
Bakın sayın okurlar, aşağıda Milli Eğitim Bakanımız Sayın Yusuf Tekin’in PISA 2022 sonuçları üzerine bir değerlendirmesi var, hatırlayalım, Sayın Bakan Milli Eğitim Bakanlığında senelerce müsteşarlık da yaptı yani son senelerin eğitim performansının birinci derece sorumlularından bir Sayın Tekin.
“Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin sosyal medya hesabından yaptığı değerlendirmede, “2022 PISA araştırmasından elde edilen veriler ışığında 2003 yılından günümüze dek eğitimde fırsat eşitliğinin sağlanması ve öğrenme ortamlarının iyileştirilmesi için yapılan uygulamaların olumlu neticelerinin olduğu anlaşılmaktadır” dedi.”
Önce kısa bir PISA 2022 sonuç haberi, sonra da bu haber üzerine Bakanın yaptığı aynı yorum:
“En son 2018’de yapılan PISA ölçümünün 2022 araştırma raporu yayınlandı. Raporda Türkiye’nin matematikteki puanı sabit kalırken okumada 10 puan azaldı, fende 8 puan arttı. Türkiye her üç alanda da 2018'e göre daha üst sıralarda yer almasına rağmen OECD ortalamasının altında kaldı. PISA 2022 uygulamasında Türkiye 81 ülke arasında 39'uncu, 38 OECD ülkesi arasında 32'nci sırada yer aldı”.
“Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin: "2003 yılından günümüze dek eğitimde fırsat eşitliğinin sağlanması için yapılan uygulamaların olumlu neticelerinin olduğu anlaşılmaktadır."
El insaf Sayın Bakan, 38 ülke içinde (OECD) Türkiye’nin 32. sırada olmasını olumlu bir netice olarak görüyorsanız bu durum sizin çok ciddi bir ufuk sorununuz olduğunu gösteriyor, üstelik 22 senedir sizin partiniz tek parti olarak iktidarda ve siz de eğitim bakanlığında önce müsteşar olarak ve şimdi de bakan olarak çalışıyorsunuz.
Şimdi de gelelim Eğitim Bakanlığı’nda görevli bir yüksek bürokratın değerlendirmesine:
“Ölçme, Değerlendirme ve Sınav Hizmetleri Genel Müdürü Kemal Bülbül, 2022 Uluslararası Öğrenci Değerlendirme Programı'nın (PISA) sonuçlarına göre Türkiye'nin özellikle matematik ve fen alanında hızlı bir ilerleme gösterdiğini, okuma alanında düşük ortalamaya rağmen ülkeler arasındaki farkın azaltıldığını, bu alanda iyileştirme için çalışmaların devam ettiğini belirtti.”
Görüyorsunuz, Bakan ya da yüksek bürokrat fark etmiyor, 38 ülke arasında Türkiye’nin 32. sırada bulunması bir sıkıntı olarak değil, övünülecek bir durum olarak sunuluyor, neymiş, 34. sıradan 32. sıraya gelmişiz, çapsızlığın, ufuksuzluğun açık itirafı değil ise bu nedir ya?
Ülkemiz Türkiye’nin hem matematik, hem fen hem de okuma-anlama dallarında OECD ortalamasının bayağı altında olması bile Sayın Bakanı ve eğitimde ölçme-değerlendirmeden sorumlu bürokratımızı anlaşılan rahatsız etmemiş, ne diyelim.
İMAM CEMAAT İLİŞKİSİ
Fransa’daki PISA tartışmalarını da yakından izliyorum, Fransa’da kısmi bir gerileme var ama Fransa’nın konumu bizimle mukayese edildiğinde çok daha iyi ancak PISA 2022 sonuçları Fransa’da ve özellikle yöneticilerde, konunun sorumlularında çok ciddi alarm zilleri çaldırmış durumda, hemen nasıl önlemler alınması gerektiği konuşuluyor.
Bizim yöneticiler arasında, her konuda, hele sorumluluk alanlarında “bu durum kabul edilebilecek bir durum değil” diyebilecek düzeyde, çapta birisi yok mu ya?
Hatırlayalım, Türkiye’de enflasyon yüzde yetmişlerin üzerinde iken Cumhurbaşkanı Erdoğan pandemi günlerinde “Fransa’da, Almanya’da, ABD’de yüzde yedi, yüzde sekiz enflasyon çok daha büyük sıkıntı” diyebilmiş idi, ne demişler, “imam nezle olsa, cemaat yorgan döşek yatar”.
Eser Karakaş: Kadıköy Saint Joseph lisesi muzunu. 1978’de Boğaziçi Üniversitesi İİBF’den mezun oldu. Doktorasını 1985 yılında İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi’nde yaptı. 1996’dan itibaren İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi Maliye Bölümü’nde profesör olarak ders verdi. Bahçeşehir Üniversitesi İİBF’de Dekanlık yaptı. 2016 yılında 675 sayılı KHK ile ihraç edildi. 2008 yılından itibaren Strasbourg Üniversitesi Science Po’da misafir öğretim görevlisi olarak bulunuyor.
