Ahmet Nesin
Eyyy ehey de hey hey size küfür size küfretmeye gelmişem!..
Başkanımsı cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'dan bir çeşitleme yapmak istedim. Bu küfürleri yada kendisine göre söylemleri haftada yada 10 günde bir duyunca fazla ciddiye almıyoruz. Buraya aldıklarım sanırım %1'i bile bulmaz ama bununla yetinin, çünkü ben eleme yaparken evde olmayan tespih ve yumurta topuk ayakkabıyla, bir yelek almaya karar verip, bıyıklarımı burmaya başladım. Neyse ki eşim Hilal ve çocuklar yanımda değil de şerrimden kurtuldular, anlayacağınız fena halde havaya girdim.
Kısacası "EYYYY EHEY DE HEY HEY SİZE KÜFÜR SİZE KÜFRETMEYE GELMİŞEM!.."
"Ananı al da git."
"Sen kimsin ya."
"20 dakikada bir yazı yazıyorlar, kendilerini gazeteci sanıyorlar."
"Bunlar ne cins adamlar. Sen sanatçı olsan ne olur, profesör olsan ne olur, doçent olsan ne olur?"
"Ey aydın müsveddeleri siz karanlıksınız karanlık, sizler ne Güneydoğu'yu ne Doğu'yu, buraların adresini bilemeyecek kadar karanlıksınız."
"Bizim bu sözde akademisyenlerden izin alacak durumumuz yoktur."
"Siz eleştirince oluyor da ben eleştirince olmuyor öyle mi. Bunlar ahlak yoksunu."
"Bazı insanlar vardır ya hani yüzüne tükürsen yağmur yağıyor zanneder ya bu da böyle pişkin bir tip."
"Hapiste dediklerinizin çoğu gazeteci değil, bunlar terörist. Bunların çoğu bombalamaya, hırsızlığa girmiş. Aralarında bankamatikten para çalarken yakalananlar var. 'Gazeteciyim' demekle gazeteci olunmuyor. Yargı makamı bunlarla ilgili kararı veriyor. Çıkması gerekenler varsa bunlar çıkar. Birçoğu ajanlık görevi yapıyorsa..."
"Bu basılmamış denen kitapla ilgili kararı ben vermedim. Bomba kullanmak suçtur, bombanın yapılacağı maddeleri kullanmak da suçtur. Bomba yapmanın ihbarı gelmişse, güvenlik güçleri bunları toplamaz mı? Burada da daha önce gelmiş bilgiler gelmişse, yargı da bu kararı vermiştir ve güvenlik güçlerine gidin alın demiştir."
"Bazı kitaplar var bombadan etkilidir."
"Bundan sonra senin gazetenden kimseyi yurtdışı gezilerime almayacağım" "Derya efendiyle ben de arkadaşlarım da konuştuk. Yani güzel bir sürecin içine girmişiz, bir çözüm süreci diyoruz, riskler alıyoruz bilmem neler yapıyoruz ve yalan yanlış bir tane şey orada atıyor manşeti ahlaksız adi herif, kepaze herif."
"Anayasa değişikliğine ve cumhurbaşkanlığı sistemine karşı çıkan gafiller, ha bire bir şeyler söylüyorlar ama hep yanlış yalan söylüyorlar."
"Ben bozkurtla dolaşmıyorum, ben eşrefi mahluk olan insanlarla dolaşıyorum. İnanıyorum ki hayvanın bizim dinimizde yeri vardır, kutsaldır ama eşrefi mahluk olan insanı onunla tehdit etmek aklı selim sahibi insanlara yakışmaz."
"Cibiliyet meselesi bu. Cibiliyetinin gereğini yapıyor. Biz ne kadar kucaklayıcı olmaya çalışıyorsak ana muhalefet partisinin başındaki zat da işi üzülerek söylüyor ki müptezelliğe vurdu."
"Sen ne geri zekalısın ya, geri zekalı birisi bu adam ya. Bu adamın bu partinin içerisinde 1 dakika tutulmaması lazım."
"Bu zatı muhatap alarak kendimize haksızlık ettiğimizi biliyoruz. Bu kişi artık tamamen siyasetin konusu olmaktan çıkıp tıbbın meselesi haline gelmiştir."
"Utanmadan bize diyorlar ki sizde gazetecimiz var. Ben de kendisine dedim ki 'Sayın Şansölye o bir terörist.' O terörist 1 ay Tarabya'da kaldı. Alman Kültür Konağı'nda misafir ettiler."
"İşte bir tane terörist köşe yazarı müsveddesi tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılıyor. Kaçarak Almanya'ya gidiyor. Niye kaçtın?"
"Fransa'nın yanlış bulduğumuz ve yanılgılardan kaynakladığını umduğumuz ifadelerinden fevkalade üzüntü duyuyoruz. Geçen hafta Macron'un kendisiyle görüştük. Baktım garip garip şeyler söylüyor. Garip garip şeyler söyleyince de frekansı da yüksek oldu ama söylemek zorunda kaldım."
"YPG'ye destek garantisi verdik, lafa bak. SDG ile Türkiye arasında arabulucu olabiliriz lafı şayet doğruysa, bunu söyleyen kişinin haddini ve boyunu çok aşan bir beyandır bu. Bizde bir söz varya gelin güvey olmak filan. Sana böyle bir görevi kim verdi. Bunu söyleyen kişinin haddini ve boyunu çok aşan bir beyandır bu. Boyunu aşan işlere girme."
"Ey Netanyahu sen işgalcisin. Sen bir teröristsin. Ya, senin dünyada sevenin yok sevenin..."
"Ey Kosova'nın Başbakanı. Kimin talimatıyla sen böyle bir adımı attın. Kosovalı kardeşlerim sana bunun hesabını verdirecektir. Bunun hesabını sen de vereceksin ve benim Kosovalı kardeşlerim senin gibi başbakana da prim vermez. Benim Kosovalı kardeşlerim, tanıdığım bildiğim Kosovalılar sana bunun hesabını soracaktır, ben bunu da biliyorum. Öyle uzaktan kumandayla siyaset yapılmaz. Uzaktan kumandayla siyaset yapanlar, aynen yine uzaktan kumandayla o siyasette de evet, miadını doldururlar."
"Hafıza tazelemek isteyenler gitsinler yakın tarihlerine baksınlar. Boylarından büyük laflar edenler gitsinler masal yerine önce iyi bir tarih kitabı okusunlar. Sakarya Meydan Muharebesi'nde salamura olmaktan nasıl kurtulduklarını, denize dökülerek buraları terk ettiklerini çok iyi öğrensinler."
"Bakın bugün Dışişleri Bakanımız Hollanda'ya gidecekken uçuşa yasak haberi geldi. Düşünün Türkiye'nin Dışişleri Bakanı vatandaşlarıyla buluşmak için Hollanda'ya gidecek onlar uçuşa yasak notası çekiyor. Bir sıçrarsın iki sıçrarsın ama bilin ki benim oradaki vatandaşlarım sizin hesaplarınızı orada bozacak. Bunların hepsi size ters dönecek. Bunlara yönelik 16 Nisan'dan sonra uygulamamızı başlatacağız. Biz sabırlıyız. Şu anda Bağcılar'ın insanları buradan Hollanda'ya notasını veriyor. Sen istediğin kadar Dışişleri Bakanımızın uçağını kaldırma bakalım bundan sonra senin uçakların Türkiye'ye nasıl gelecek. Tabii ki burada ben diplomasiyi konuşuyorum. Bunlar ne siyaset biliyor ne de uluslararası diplomasiyi. Bunlar ürkek korkak. Bunlar faşist bunlar nazi kalıntısı.."