Beşiktaş forması giyen Jeremain Lens adındaki Hollandalı futbolcu, 80’lerde TRT’de Türkiye’nin turizm tanıtımını içeren ve sıkça yayınlanan bir klibi anımsattı. Yaşı biraz geçkin olanların hatırlayacağı slogan o dönemde pelesenk oluvermişti dillere; ‘Düşünün Antalya’da mutlu bir Hollandalı!’ Sanırım bir dörtlüğü de şöyleydi:
İnsanlar bir arada hayattan zevk almalı,
Düşünün Antalya'da mutlu bir Hollandalı,
Türk, İtalyan, İngiliz bir dostluk gecesinde,
Rakı bardaklarında kardeşliği bulmalı...
Bir de Marmaris’ten tekneyle çıktığınızda Kumlubükü’nde yüksek gelir düzeyine sahip ‘muhteremlere’ hizmet veren ‘Hollandalı Ahmet’in yeri vardır ama o başka sefere sarksın!
Biz dönelim karşılaşmanın ilk yarısı sona ererken hakemin kırmızı kartla oyun dışında bıraktığı Beşiktaş’ın Hollandalı oyuncusu Jeremain Lens’e. Gediminas Mazeika adındaki Litvanyalı hakemin Lens’i oyundan atması ağır değil, anlamsız ve çok da gereksiz bir karardı. Ancak ‘acaba’ dedim, hakem de mi anladı Jeremain Lens adındaki futbolcunun hiçbir şey oynamadan Beşiktaş’tan milyon dolarlar kazandığını! Ve içinden ‘Madem Beşiktaş ses çıkaramıyor o zaman ben cezalandırayım bunu’ mu dedi! Beşiktaş’ın sağ kanadını kullanması gereken Hollandalı futbolcu bu kulvarda üretken olmak bir yana ayağına gelen her topu takım arkadaşlarına geri göndererek alışagelmiş şekilde takımının oyununun aksamasına neden oldu. Beşiktaş’ın sol kulvarındaysa uzun süredir zaten aksama mevcut. O bölgede görev yapan Tyler Boyd attığı gole karşın yine beceri noksanlığını üst düzeyde sergiledi tabii ki. Caner Erkin takımda kanattan orta yapabilme becerisine sahip tek elemanken o da teknik heyet tarafından yedek kulübesine çekildi 63’üncü dakikada, anlam veremediğim biçimde. Beşiktaş dün gece Braga’dan 3 gol yedi, 3’ü de kanatlardan yapılan ortalarla. Buna karşın Beşiktaş’ın kanatları çok güçsüz ve becerisiz. Hiç kanatların olmadan uçabilir misin?
Derseniz ki ‘Uçmayı seviyorsan düşmeyi de bileceksin.’ O zaman paralar nerede?
Beşiktaş, Jeremain Lens oynarken de sahada eksik kalıyordu ancak bu kez rakamsal olarak eksiliverdi, aradaki fark bundan ibaret. Ya diğerleri? Savunma evlere şenlik, orta sahada Oğuzhan Özyakup dün gece bir tık daha iyi de olsa çoğunlukla ‘pranga’ olup çıkıveriyor takım oyununa. Özetle Beşiktaş, Avrupa Ligi’ndeki 4’üncü maçında da hayal kırıklığı yaşadı ve de yaşattı ama bu kimse için sürpriz olmadı. Beşiktaşlılar da tahmin ediyorlardı karşılaşma başlamadan üç aşağı beş yukarı sonucu! Hastalanan Abdullah Avcı takımın başında olsa ne olur, olmasa ne olur? Eldeki mevcut bu…
Savunmayı, orta alanı geçiniz Beşiktaş kanatları kullanamadığı ve üretken hale getiremediği müddetçe sahada başarılı olamayacak. İster takımı ‘baklava’ gibi diz yeşil zemin üzerinde, dilersen ‘şöbiyet’ gibi! Çok istersen de ‘çağdaş’ futbol oynat, artık kime oynatacaksan...
‘Beşiktaş’ı bu duruma getirenler utansın!’ demeyeceğim, utanması gerekenler magazin sayfalarında gördüğünüz üzere gayet mutlu mesut yaşam sürmekte. Allah tamamına erdirsin!
