‘Mezar’, ‘Musalla taşı’ ve Abdullah Avcı!..

Bu yenilginin baş sorumlusu Abdullah Avcı oldu. Kusura bakma hocam bu kez alkışlayamıyorum seni!

Beşiktaş kendi sahasında ve seyircisi önünde Malatyaspor ile karşılaşıyor tribünlerde oturanlar hep bir ağızdan tezahurat yapıyor:

Bu sene şampiyon görelim siziiiiii

Ölmeden mezara koymayın biziiiii

Korkutmaz bizleri musalla taşııııııı

Ölümüne seviyoruz biz Besiktaşıııııııı

Bu sene şampiyon olacaksınız

Futbolcu katili etmeyin bizi

Korkutmaz bizleri cezaevleri

Ölümüne seviyoruz biz Beşiktaşı…

Sevgi, saygı ve coşku bu tezahuratın neresinde? Sahadaki futbolcu "Futbolcu katili etmeyin bizi" bağırışıyla mı motive olacak? ‘Mezar’ ve ‘musalla taşı’ coşkuyla değil yaşamın bir diğer boyutu hüzünle bağdaşır bu marşı söyleyen sevgili kardeşlerim. Beşiktaş tribünleri geçmişte ‘Top 10’u zorlayan besteler yapardı oysa ki… Çarşı ve tribünün ağabeyleri uyuyor mu?

Ne yalan söyleyeyim tribünde oturan bir Beşiktaşlı yandaşı olsam önce Burak Yılmaz’a sonrasında da Abdullah Avcı’ya saydırırdım! Galatasaray’ın 2, Fenerbahçe’nin 3 puan yitirdiği haftada İnönü Stadı’nda Beşiktaş’ın rakibi Malatyaspor’du… Beşiktaş yetileri sınırlı çok sayıda futbolcusuyla buraya kadar iyi geldi üstüne üstlük Fikret Orman’ın ardında bıraktığı enkaza karşın. Tabii ki bir çelme yiyecekti ancak bunun kendi sahasında ve seyircisi önünde olmayacağını varsayıyordum… Beşiktaş’ta en çok aksayan isimlerinden başında Abdoulay Diaby’nin geldiğini yanlısı da yansızı da izledi. Öyle ki genelde sahada dolaşan Jeremain Lens’e bile razı gelindi ama Abdullah Avcı hariç. Maçın bitimine az bir süre kala pes etti de, Diaby – Lens değişimini yaptı ve Beşiktaş biraz hareketlendi.

Sergen Yalçın öylesine iyi analiz etmişti ki eski takımının sahada yapabileceklerini, karşılaşmanın başında konuk ekibin kalabalık savunma bloğu, Adem Ljajic ile ortadan gelen tüm ataklara sekte vurdu. Bununla da sınırlı kalmadı Malatyaspor defans elemanlarının yaptıkları, Beşiktaş’ı kilitlemek adına. Sağda Gökhan Gönül’ün, solda da Caner Erkin’in orta yapmamaları için üstün çaba sarf ettiler. Oysa Beşiktaş’ın sağ kanadındaki Abdoulay Diaby’yi tek başına bıraksanız dahi orta yapacak yetiye sahip değildi. Buna karşın tüm takım söz birliği etmişçesine her topu Caner Erkin ile buluşturdu. Caner de ayağından geldiği kadar orta yaptı ama Malatyaspor ceza alanı içindeki ‘Emek Hırsızı Burak Yılmaz’ hem suskun, hem de toplara vuracak fiziksel ve mantel güçten yoksundu. Bir kez daha takım arkadaşlarının emeğini sömürdü durdu, karşılaşma boyunca.

Abdullah Avcı kendince doğruyu, benim açımdan da hatayı Jeremain Lens’i oyuna sokarken Burak Yılmaz yerine Pedro Rebecho’yu dışarı alarak yaptı. Zaten akabinde de Malatyaspor sağ kanatta bulduğu boşluğu iyi kullandı ve Thievy Biofuma, Malatyaspor’u öne geçiren golü attı. Sergen Yalçın kusursuz taktikle sürmüştü takımını sahaya. Buldukları boşlukları iyi kullandılar Güven Yalçın’ın hatasında da kazanılan penaltıyı gole çeviren Adis Jahovis sokuru belirledi: Beşiktaş 0 -Malatyaspor 2-0…

Bu yenilginin baş sorumlusu Abdullah Avcı oldu. Kusura bakma hocam bu kez alkışlayamıyorum seni! Zira yabana atılmayacak hatalar yaptın. Elbette futbol yetileri olmayan oyuncular senin istemin üzerine transfer edilmedi ama sende artık çözümü bulmalısın. Fikret Orman ardında bir enkaz bıraktı kabul ama senin bir görevin de alternatif üretmek. Tribünler ‘Mezar’ ve ‘Musalla taşı’ ile bozmuş, Abdullah Avcı’nın inadı tutmuş, Burak Yılmaz’ın canı da oynamak istemiyormuş. Garip mi, hiç değil, Böyle başa böyle tarak…

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
Asena Özkan Arşivi