Eser Karakaş
Rus gazı Avrupa’ya akmaya devam ediyor
Ukrayna-Rusya (Putin) savaşının insani dramlarından sonra en can alıcı noktası muhtemelen enerji hatlarında yaşanacak sıkıntılar.
Bugünkü Le Monde gazetesinde (2 Mart Çarşamba, 2022) konuya yönelik ve yazımın başlığını aynen başlığından aldığım bir yazı yayınlandı; Le Monde gazetesi bir referans gazetesi gibidir, yazılardaki bilgilere çok büyük ölçüde güvenebilirsiniz, üstelik bu yazıya kaleme alan kişi, Anne-Sophie Corbeau ABD’nin en önemli üniversitelerinden Columbia Üniversitesinin Global Enerji Enstitüsü çalışanı, yani yazının güvenilirliği için çift sigorta var.
Bu yazı sizin elinize 2 Mart günü ulaşacak ama ben yazıyı 1 Mart günü yazıyorum ama referans verdiğim Le Monde gazetesi 2 Mart tarihli, bu durum dikkatli bir okuyucuyu şaşırtmasın, Le Monde, eskiden bizde de vardı, bir akşam gazetesi, bayilere, gazete satıcılarına saat 14.00’de geliyor ama tarihi bir gün sonrası oluyor, ben 1 Mart tarihinde 2 Mart tarihli gazeteyi okuyorum yani.
Aşağıda bu yazının içindeki bilgileri aktaracağım bugün.
Rusya ile Avrupa arasında Brotherhood (Kardeşlik) adı verilen bir gaz hattı var, Slovakya’nın altından geçerek batıya ulaşıyor.
Enerji hatlarında yaşanan ve yaşanması beklenen sorunlar nedeniyle Kardeşlik hattı üzerinden Avrupa’ya akan ve akmaya şimdilik devam eden gaz miktarında büyük bir artış var.
23 Şubat itibariyle enerji eşdeğeri cinsinden 372 GWsaat olan Rusya’dan Avrupa’ya geçen enerji miktarı 28 Şubat itibariyle 851 GWsaat’e yükselmiş durumda.
Artış iki katından da fazla beş gün zarfında.
Gaz miktarının bu artışını da uzmanlar açıklamaya çalışıyorlar.
24 Şubat itibariyle spot piyasalarda gaz fiyatları 135 dolara fırladı, oysa Brotherhood (Kardeşlik) hattından gelen gaz uzun vadeli sözleşmelere dayandığı için spot piyasalara oranla çok daha ucuz, bu nedenle bu günlerde Avrupa piyasaları daha çok bu gaz hattından gelen gazı tüketmek istiyorlar.
Bir de bu meselenin çok basit bir piyasa mantığı var.
Rusya’nın özellikle gündeme gelen bu büyük ambargo sonrası paraya çok ihtiyacı var, Avrupa ne kadar gaz isterse tümünü karşılamakta bir sakınca görmüyor.
Avrupa’da da Rus ambargosuna bağlı olarak, mesela tarım piyasaları, ciddi bir enflasyon baskısı var, Rusya’dan uzun vadeli sözleşmelere dayalı makul fiyatlardan gazı alabildikleri kadar almak istiyorlar, şimdilik Brotherhood hattı ambargo kapsamında değil.
Avrupa Birliği tükettiği gazın yüzde 40’ını Rusya’dan alıyor ama büyük ülkeler itibariyle aralarında farklar var.
Almanya daha büyük ölçüde Rusya’ya bağlı iken, Fransa’nın Rusya’ya doğal gazda bağımlılığı yüzde 17, Norveç’den ise yüzde 36’sını alıyor.
Almanya son dönemlerde ağırlıklı olarak yenilenebilen enerji kaynaklarına başvurur iken, Fransa nükleer enerji kullanımına devam ediyor.
Bu arada, geçerken, Le Monde’da çıkan yazının biraz dışına çıkarak Türkiye ile de ilgili bir değerlendirme yapmak lazım olabilir, Türkiye’nin Rusya’dan aldığı gazın fiyatı spot piyasalarının bile üzerinde iken Avrupa’da spot piyasaların fiyatı daima Brotherhood gaz hattı fiyatlarının üzerinde.
- Ruslarla nasıl bir fiyat pazarlığı yaptıkları ve uzun vadeli sözleşmeler yaptıkları bilmecesi büyüyerek önümüze geliyor, ilginç.
Rusya-Avrupa ülkeleri arasındaki doğal gaz antlaşmaları incelenirken Rusya’nın bir, iki senedir Ukrayna üzerinden (altından) geçen miktarı azaltmayı planladığını da görüyoruz, yeni hatlar devreye sokularak Ukrayna hattının nispi önemi düşürülüyor.
2020 senesinde Ukrayna üzerinden Avrupa’ya geçen Rusya gazı 60 milyar metreküp iken 2024 senesi sonu itibariyle zaten bu miktarın 40 milyar metreküpe düşürülmesi planlanıyordu; anlaşılan Rusya epey bir zamandır Ukrayna ile en azından bir siyasi krizi öngörüp önlemler almaya başlamış idi ama muhtemelen böyle bir sıcak kriz kimsenin aklında yoktu.
24 Şubat günü Almanya yapım halindeki Nord Stream 2 projesini askıya aldığını duyurduğunda Rusların gözünün Karadeniz’in altından geçen Turk Stream hattına döndüğünü anlamak lazım ama bu sürecin nasıl ilerleyeceğini muhtemelen yine Ukrayna savaşının nasıl gelişeceği belirleyecek.