Asena Özkan
Toptan kaçan futbolcu!..
Çoğunluk için doğal olarak skor tabelası önem arz eder, ki yadırgamamak gerekli. Kimileri için de sahada sergilenen futbol, centilmenlik ve futbolcuların oynama istemleri ön plandadır. İkisinin harmanlandığı döneme ise çok sık tanıklık edilmez en azından Türkiye’de… Beşiktaş dün gece Konya’da Konyaspor’u Burak Yılmaz’ın attığı golle 1-0 yendi. Maçın özeti bu ancak yaşananları yansız gözle izleyenler için olup biten bundan ibaret değil tabii ki…
Sadece ben değil sanıyorum çok sayıda futbol tutkunu takılı kaldı; Beşiktaş’ın ‘Yeni Pazarlı’ Sırp futbolcusu Adem Ljalij’in sahadaki tutumuna… Uzun geçmişte güneşin altında maç oynayan takımların ‘ağabey’ futbolcuları, gölgeye kaçarlardı. Ve genç takım arkadaşlarına da usturubuyla kendilerini koşmak zorunda bırakacak top atmamaları konusunda ‘efendice’ uyarırlardı. Elbette takımlarının galibiyeti garantiye almasının ardından. Dün gece Adem Ljajic’i izleyince o günler geldi ister istemez aklıma! 28 yaşındaki futbolcu kendisine atılan her topu anında ayağından çıkararak oyuna katkıda bulunmadığı gibi takımının oyununu sekteye uğrattı. Adem Ljajic, kısa geçmişte ayağına topu alıp, rakip takım elemanlarına çalım atmaktan keyif alırken neden bu kez topu ayağında 10 saniye dahi tutmak istemedi? Belli ki bu tutumunun ardında ciddi bir sorun mevcut. Hiçbir futbolcu bu eylemi durduk yerde yapmaz! Elbette teknik direktör Abdullah Avcı’nın bu dengesizliğe 84 dakika olanak tanıması da ayrı bir tartışma konusu…
Beşiktaş Konya’da ne oynadı ya da ne oynamaya çabaladı? ‘Hedefe giden her yol mübahtır’ mantığı ile Beşiktaş ancak birkaç maç daha gider, ki o da şansı yaver giderse, dün geceki gibi. Konyaspor’un pas hatasında topu kapan Caner Erkin meşin yuvarlağı Burak Yılmaz’a aktarmasa o da deneyimi ile golü atmasa Abdullah Avcı bir kez daha hedefteki adam olup çıkacaktı. ‘Dar Paça Apo’yu yermeyelim Fikret Orman’ın giderayak Beşiktaş’a kakaladığı futbolcular için ama arada da ikaz edelim, kulak verirse!
Karşılaşmanın ilk bölümünde oyunun tüm yükü Caner Erkin’in üzerine yıkıldı. Beşiktaş’ın sağ kanadı olmayınca topu ayağına alan Caner Erkin’e gönderdi. Caner de yetebildiği kadar sol kanattan orta yaptı. İzlerken gülünecek nitelikteydi açıkçası. ‘Takımın diğer elemanları ne yapıyor?’ Caner’in orta yapmasını bekliyor… Abdoulay Diabye, Muhammed Alneny, Pedro Rebocho, Victor Ruiz; Fikret Orman’ın ‘aksesuar’ olarak transfer ettiği isimler. Bireysel yetileri sınırlı, bu isimleri sürekli oynatmak genç futbolculara yapılan en büyük hakarettir! Adamın beceresi bu ya da canı oynamak istemiyor, bu inat niye? Caner Erkin ile Gökhan Gönül de olmasa ‘vay’ Beşiktaş’ın haline! Rakip kaleye şut çekemeyen Beşiktaş, Konya deplasmanından 3 puanla dönüyor…Beşiktaş yönetimi göbek atmasın da ne yapsın?
Eldeki mevcutlar ile bu işi götürmek kolay değil ne var ki teknik direktörün tek işi de iyi oyuncularla maç kazanmak değil. Küskünleri, becerisini bilinçli şekilde unutturanları takıma kim kazandıracak? Teknik direktör psikolog da olmalı, ağabey de… Oğuzhan Özyakup’u geçmişteki günlerine döndürecek bizler değiliz ki sonuçta. En fazla yazdığımız satırları okur içinden saydırır ya da herkesin duyabileceği ses tonuyla söylenir! Sevgili ‘Dar Paça Apo’ teknik-taktik öncelikli işin elbette ama sen de biliyorsun ki mevcut şartlarda devre arasında transfer nerede ise olanaksız. Takımda ‘işe yaramaz’ tanımı yapılan futbolcuları ‘işe yarar’ hale getirmek de bir başka görevin. Kolay gelsin…