İlk 'açılımı' rafa kaldıran iktidarın cemevi adımı: 'Alevilerin eşit yurttaşlık talebinin yok sayılmasıdır'

İlk 'açılımı' rafa kaldıran iktidarın cemevi adımı: 'Alevilerin eşit yurttaşlık talebinin yok sayılmasıdır'
Cemevleri düzenlemesi komisyondan geçti. 20 yıllık iktidarın Alevilere dair söylemi dönemsel farklılıklar gösterirken, son adıma için de Alevi Bektaşi Federasyonu "Eşit yurttaşlık talebinin yok sayılması' dedi. Hüseyin Gazi Cemevi Başkanı ise destekliyor.

Seda TAŞKIN


ANKARA - İktidarın Alevilere dönük politikaları yeniden gündemde. Seçimin yaklaşmasıyla gündeme gelen düzenleme, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda kabul edildi. Düzenleme cemevlerinin elektrik ve su faturalarının devlet tarafından ödenmesini de içeren, "Vergi Usulü Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi"nin yer aldığı torba yasa teklifi şeklinde görüşüldü.

DÜZENLEMELER NELER?

Hükümetin hazırladığı teklif kapsamında; imar planlarının tanziminde, planlanan beldenin ve bölgenin şartları ile olası ihtiyaçları göz önünde tutularak lüzumlu cemevi yerleri ayrılacak.
Öte yandan il ve ilçelerde mülki idare amirinin izni alınmak ve imar mevzuatına uygun olmak şartıyla cemevi inşa edilebilecek. Cemevi yeri imar mevzuatına aykırı olarak başka maksatlara tahsis edilemeyecek.

BELEDİYELER MALZEME DESTEĞİ SAĞLAYACAK

Düzenlemede yerel yönetimlere önemli görevler yüklendi. Buna göre Büyükşehir belediyeleri, belediyeler ve büyükşehir ilçe belediyeleri gerektiğinde, Alevi-Bektaşi kültürü ve erkan hizmetlerinin yürütüldüğü cemevlerinin yapım, bakım ve onarımını gerçekleştirebilecek, malzeme desteği sağlayabilecek.
İl özel idareleri, il sınırları içinde mabetler, kültür ve tabiat varlıkları, tarihi doku ve kent tarihi bakımından önem taşıyan mekanlar ile cemevlerinin yapım, bakım ve onarımını gerçekleştirebilecek.

CEMEVLERİNİN ELEKTRİK VE SU FATURASINI DEVLET ÖDEYECEK

Ayrıca cemevlerinin elektrik ve su faturaları devlet tarafından ödenecek. Bu düzenlemeye göre; belediye ve bağlı kuruluşlar tarafından verilen indirimli veya ücretsiz içme ve kullanma suyu imkânı, cemevlerine de tanınacak. Cemevlerinin aydınlatma giderleri Kültür ve Turizm Bakanlığınca karşılanacak.

AKP’NİN CEMEVİ POLİTİKASI

2002 yılında iktidara AKP, 20 yıllık iktidarı boyunca toplam iki kere cemevi ziyaretinde bulundu. İlk ziyaretini 2007 yılında İstanbul Erikli Baba Cemevi’ne gerçekleştiren Erdoğan, aradan geçen 15 yılın ardından 2022 yılının ağustos ayında ikinci ziyaretini gerçekleştirdi. Peki 20 yıllık iktidar sürecinde cemevlerini iki kez ziyaret eden Erdoğan’ın söylemlerinde Aleviler nasıl yer buldu?

ERDOĞAN’IN CEMEVİ SÖYLEMLERİ: ‘CÜMBÜŞ EVİNDEN’ CEMEVİNE

Cumhurbaşkanı Erdoğan cemevlerine dönük ilk söylemini İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanıyken kurmuştu. Söz konusu dönemde Erdoğan, Karacaahmet’te cemevi açma izni isteyen Alevileri kastederek “Cemevi cümbüş evi, ne izni!” ifadesini kullanmıştı

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuya dönük ikinci dikkat çeken söylemi, 12 Haziran 2011 yılındaki genel seçimlerden önceki seçim gezilerinde gelmişti. Erdoğan, Kılıçdaroğlu’nu kastederek, “Malum Alevilik kültüründendir ya. Kendisi de Alevidir ya” demiş ve Kılıçdaroğlu’nu yuhalatmıştı.

2012’de ise bir televizyon programında, Karacaahmet Cemevi için “ucube” demiş, "Eğer biz Müslümansak bir Alevi olarak, o zaman Müslüman’ın ibadethanesi tek olması lazım" diyerek cemevinin ibadethane olarak kabul edilmesine karşı çıkmıştı.

Erdoğan cemevleri için ucube demesinin ardından bu defa 2013’te, "Eğer Alevilik Hz. Ali'yi sevmekse, ben dört dörtlük bir Aleviyim" dedi.

2008 YILINDAKİ ALEVİ AÇILIMI RAFA KALDIRILMIŞTI

Erdoğan’ın Alevilere dönük söylemlerinin dışında başbakan olduğu dönemde Alevilere dönük bir açılım hamlesi de yapıldı. 2008 yılında yapılan görüşmeler sonucunda Başbakanlığa bağlı olacak ve Aleviliği temsil edecek bir kurumun oluşturulması kararı alındı. Bu çerçevede kurumun bütçesi belirlenmiş, kurulacak Alevi Enstitüleri aracılığıyla da Alevi dedelerin eğitimi sağlanması kararlaştırılmıştı. Cemevleri’nin yapılması ve Alevilikle ilgili konferans düzenlenmesi bile düşünüldü. Ancak bu girişimlerin hiçbiri yaşama geçirilmedi. Böylece hükümetin Alevi girişimi rafa kaldırıldı. Gelinen aşamada da hükümet bunu bir daha hiç dile getirmedi.

Hükümet TBMM’den yasal düzenlemeyi geçirdi. Alevi örgütleri ve temsilcileri ağırlıklı olarak düzenlemeyi eleştirdi.

‘EŞİT YUTTAŞLIK TALEBİMİZİ YOK SAYMAKTIR’

Artı Gerçek’e görüşlerini aktaran Alevi Bektaşi Federasyonu Başkanı Mustafa Aslan bu tasarının Alevilerin 35 yıldır verdikleri örgütlü mücadeleyi yok saydığını ifade etti. Bu tasarının her şeyden önce eşit yurttaşlık talebini yok saymak anlamına geldiğini belirten Aslan, Alevilerin demokratik mücadelesinin geriletilip, hükümet eliyle kontrol altına alacak bir mekanizma hazırlandığını dile getirtirdi. Aslan, demokratik taleplerinin elektrik ve su gibi giderlere indirerek Alevilerin onurunun kırıldığını belirterek, devletin kendilerini kontrol almaya çalıştıklarının da altını çizdi.

Alevilerin eşit yurttaş talepleri olan bir inanç topluluğu olduğunu söyleyen Aslan, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Her şeyden önce bu teklif alevi inancını, ibadetini ve ibadethanesini yok sayıyor. Cemevlerini diğer ibadethanelerin dışında tutup sanki folklorik kültürel bir turizm yapısıymış gibi indirmek, alevi inancını yok saymaktır. Bu topraklarda katliamlarla, sürgünlerle inancımızı yok sayan anlayış, bu tasarıyla bu yok saymayı yasallaştırıyor. Biz bu teklifi kabul etmiyoruz ve 35 yıldır mücadele eden Alevi örgütleri olarak demokratik mücadelemizi vermeye devam edeceğiz."

AYYILDIZ: YÜZYIL SONUNDA ALEVİLER HAKLARINI ALMA KONUSUNDA BİR AŞAMAYA GELDİ

Geçtiğimiz aylarda Erdoğan’ın ziyaret ettiği Hüseyin Gazi Cemevi Başkanı Ali Ayyıldız ise duruma daha farklı yaklaşıyor: "Yüzyıl boyunca haklarını alamamış toplum ilk defa haklarını alma konusunda bir aşamaya geldi. Bununla ilgili de çok tartışmalar var. Devletin Alevi’si olmayacağız diye söylemler var, ancak ben bu söylemleri çok yanlış buluyorum."

‘DİYANET GİBİ BİR KURUM OLABİLİRDİ’

“Biz zaten devletin Alevileriyiz” diyen Ayyıldız, Aleviler arasında bölünmelerin yaşandığının altını çizdi. Ayyıldız, “Geldiğimiz nokta bir kazanım ve bunun kıymetini bilmek gerekiyor. Beklentileri tabii ki karşılamıyor. Bizim gönlümüzden geçen Diyanet gibi bir kurum olabilirdi ama böyle olmadı. Canları sağ olsun bu daha başlangıç” dedi.

Alevilere yönelik çalışmaların 2018 yılında Cumhurbaşkanın talimatıyla yürütüldüğünü söyleyen Ayyıldız, bu çalışmalar kapsamında kendisine de danışıldığını söyledi.

Öne Çıkanlar