4 Aralık 1994 tarihinde gecenin saat 2’sinde İstanbul’da iki yere ve Özgür Ülke gazetenin Ankara’daki ofisine yönelik yerleşik güçlü bombalar patlayıverdi.
12 Eylül'den sonra kapanmamış, kendi kendini kapatmamış 2 yayınevi kalmıştı. Belge ve Birikim yayınları.
Yıllardır Doğu Bayazıd Kültür Festivali ve Ehmedê Xanî Salnameleri üzerindeki çalışmaları ile tanınan Nihat Gültekin’in eşkıyaca bir saldırıya uğraması haberine inanmakta güçlük çektim.
Karl Marx yaşıyor olsaydı, popülist ve otoriter siyasetin damga vurduğu dünyanın ve Türkiye'nin son yıllarda içinde olduğu toplumsal, politik ve kültürel duruma dair bize ne söylerdi?
Latife Fegan, Türkiye’nin hayatta kalabilmiş ender devrimci kadınlarından birisi.
Nedim Gürsel’i, Galatasay son sınıfta talebe iken tanımıştım, Masis sayesinde. Öğretmen olan annesinin Fındıkzade’deki evinde ziyaret ettiğimi hatırlıyorum.
Derisi soyularak katledilen Nesimi’nin hikayesi 13 yaşındaki beni çok etkilemişti. Cehennemi o kadar küçült ki, yalnız ben sığayım içine söylemi özellikle.
1977 yılında Belge’nin yayın programını hazırlarken, Ayşe Nur ile yayına 'Riazanov' ile başlamayı önemsemiştik. Çünkü Moskova’daki Marx-Engels Enstitüsünün kurucusuydu.
1988 yılında Ankara’dan 11. Tez yazı kurulu toplantısına İşaya ile birlikte katılmak üzere yola çıktık. Tam Küçükyalı girişinde polis yol kesmişti.
Ayşe Nur’un 2002 yılında 56 yaşında erken vedalaşması ile Belge’nin fetret devri başladı. Sinan’a, Deniz’e kolay gelsin!
'Ben onunla toplumsal hayat içinde küçük kalan şeylerin büyük duygularını yaşadım, kardeşlikten öte bir kardeşliği, dostluğu, paylaşmayı, sevgiyi.'
Tarihin garip cilvesi, kendi toplumunu nefretten arındırma için kurduğu bir cümle, onun katledilmesine gerekçe olarak kullanıldı.
Toplama kararı, Emniyetin basın şubesi tarafından tebliğ edildiğinde Ayşe Nur, tek kitap vermedi. Yasak kararını bizzat, 12 Eylül darbesinin mimarlarından Haydar Saltuk imzalamıştı.
4 Aralık’ta Özgür Gündem gazetesinin Kadırga’daki binası ve Başmusahip Sokakta bulunan Kürtçe çıkan Azadiye Welat gazetesi ile Belge yayınlarının bulunduğu ofise bomba konuldu.
'Yasak Nehir' isimli kitap Belge Yayınları'ndan çıktı.
Kitabının kinayeli bir başlığı var. 'Kötünün Kötüsü Adam /Anımsıyabildiğim Kadarıyla Yaşam Öyküm'. Zor iş muhalif olmak. İnsan bazen kendi dahil her şeyle, herkesle muhalif olarak...
1993 yılında düzenlediğimiz konferansta 'Niye mi şimdi Kürt sorunu üzerine konuşuyorum, çünkü 70’indeyim, artık korkmuyorum' diyecek kadar da açık sözlüydü.
Türkiye’de sadece etnik arındırmalar yaşanmadı cumhuriyet tarihi boyunca, siyasal arındırmalar da yaşandı, on yıllık devresel tekrarlanmalar ile.
Svalbard adasını keşfettim. Ada Norveç’in ama, bir zamanlar Oslo, oradaki bir madenin işletme hakkını Sovyetlere vermiş. Gidince orada kendinizi zaman tünelinde hissediyorsunuz.
Ayşe Nur o mangal yüreklilerdendi. 12 Mart’ta evimiz hazır diyenlerdendi. 12 Eylül’den sonra da evini, yüreğini açmıştı. 56 yıl yaşadı, ama buna iki hayat sığdırdı.
Kürt basınına, Özgür Gündem ve Welat gazetelerine ve Belge Yayınları'na yönelik bombalamanın üzerinden ise 23 yıl geçmiş.
Bu kitabı okuyanlar sadece Şevki Ömeroğlu’nu tanımakla kalmayacaklar, Türkiye’nin 1980’lerden 2000’li yıllara uzanan döneminde entelektüel bir yolculuğa da çıkmış olacaklar.
KHK nedir derseniz, şöyle cevap verebilirim: Türkiye gibi deprem kuşağında olan bir ülkede, nadir olarak bilimsel yayın yapan bir jeofizikçiyi fasulye satmaya zorlayan düzendir...
1975-80 de facto iç savaşını araştıracak olan siyaset bilimcilerin elinde 10 aylık DEMOKRAT gazetesi koleksiyonunun önemli bir kaynak olacağına inanıyorum.
TCK 141-42'ye karşı yürütülen mücadele 1991'de kısmi sonuç verdi. SSCB’nin çöküşünün de etkisi ile sol yayın mümkün olurken, Kürt sorununa ilişkin yayın yapmak, 'terörizm' ile eşleştirildi.
Yeniden insanlar düşüncelerinden dolayı göç yollarına düşüyor. Hapishanelerde ‘düşünce mahkumları’ koğuşları kalabalıklaşıyor. Birkaç ay içinde eski bildik tablo kendini tekrarlayacak.
Belge Yayınları, 31 Ocak'a kadar 'Özgür Kitap Haftası' etkinliği başlattı. Yayınevinin bütün kitapları bir hafta okurlara yüzde 50 indirimle sunulacak, ayrıca bir kitap hediye edilecek.
Türkiye solu askeriye tarafından ezilip siyasal İslamın önü açılırken; ANZ ile birlikte 'vardık varız varolacağız' demek istemiştik...
Belge’nin ilk kitabı 1978'de yayınlandı. Mütevazi kuruluş sermayesini annem sağladı. ANZ’nin emekli sandığında birikmiş olan 7 yıllık tutarıyla da ilk kitap çıkana kadar geçimimizi sağladık.
Belge, Marksist düşünceye yapılan katkıları ayrımsız önemsedi ve geniş bir düşünce ailesinin parçası olarak kabul etti, en zor dönemlerde bunun örneklerini iletmeye çalıştı...
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır. Bu siteye giriş yaparak çerez kullanımını kabul etmiş sayılıyorsunuz.