Ragıp Zarakolu
1 Mayıs ve baharı kutsamak
Stockholm’da 1 Mayıs’ı covid öncesine oranla çok daha büyük katılım ve coşkuyla kutladık. Sol Partinin organize ettiği etkinlik ve yürüyüş ile. İkinci etkinlik ise Sosyal Demokrat Parti tarafından düzenleniyor. Her iki toplantı ve yürüyüş de Enternasyonal dinletisi ile son buldu.
Eskiden yazarken İsa’dan Önce/İ.Ö. ve İsa’dan Sonra/ İ.S. diye tarih atarken galiba bundan böyle Covid’den Önce /C.Ö ve Covid’den Sonra / C.S. diye tarih atmaya başlayacağız!
-1 Mayıs 1976 İstanbul
İstanbul’da da 1 Mayıs Maltepe kıyısında büyük katılım ve coşku ile kutlandı. Dünya Kadınlar Günü kutlaması gibi.
Türkiye’de bir şeyler değişiyor.
Türkiye yeni gelişmelere gebe…
Stockholm 1 Mayıs’ında birçok-renklilik vardı. Ve her kuşak, dedelerden torunlara. .. Herkes oradaydı. Komünistler, sosyalistler, türlü renkleri ve çeşitleri ile birlikte. Çevreciler, me too, onur yürüyüşçüleri, Latin Amerikalılar, Asyalılar, elbette İranlılar ve Kürtler… Keyifle bir sürü resim çektim.
İran solunun farklı kesimleri elbette. İsveç’te İran sürgünleri her zaman en aktif gruplardan biri olmuştur. Bu arada daha önceki Stefan Löfven koalisyon hükümetinin ipini çeken Sol Parti lideri Nooshi Dadgostar’ın da İran kökenli olduğunun altını çizelim. SDP’nin yeni lideri Magdelena Andersson’un önünü açmış oldu böylece. Nooshi dagstor konuşmasında reform talebinde bulundu ve emeklilerin yoksullaşma durumuna dikkat çekti.
-Sol Parti lideri Nooshi Dadgostar Kungsträdgården’de 1 Mayıs konuşmasını yaparken
İran Dışişleri Bakanı ile İsveç Dışişleri Bakanı birlikte SIPRİ’yi (Uluslararası Barış Araştırmaları Enstitüsü) ziyarete gelmişlerdi de, Frösunda’da bizim evin önü bir anda karışıvermişti. Bakanların arabası geçerken. Sonra otobüse doldurup götürdü polisler İranlı heyecanlı protestocuları.. Tabii otoyolda bırakmak üzere… Araç bulup eve daha güç dönmekti bir anlamda cezaları…
Kimse tutuklanmadı. Ama İsveç Dışişleri Bakanı değişti! Kimse polis arabası yakmaya çalışmadı Linköping’in Skäggetorp mahallesindeki dinciler gibi.
Bu arada Şeker Bayramı kutlu olsun.
Çocukluğumun en sevdiğim bayramı. Hele başka bir şeker bayramı olan Paskalyadan sonra peş peşe geldikleri zamanlarda olduğu gibi.
-Başbakan Magdalena Andersson ise Humlegården’de düzenlenen toplantıda konuşma yaptı. Bu arada SDP kurucusu ve ilk SD Başbakan Hjalmar Branting’in ve suikast sonucu yaşamlarını yitiren Anna Lindh ile Olof Palme'nin mezarları ziyaret edildi.
İsveç’te buna 30 Nisan Valborg eklendi benim açımdan. Vikinglerden kalma bir gelenek. Baharın ateşle kutsanması gençlik tarafından. Elbette her kuşağın katılımı ile.
1955 pogromunda önce herkes birbirinin bayramını birlikte kutlardı bizim eski İstanbul’umuzda.
Aşırı dincilikler, her ne kadar çatışır gibi görünseler de birbirlerine destek veriyor.
Allah’ın Danimarkalısı, eylemini Danimarka’da yapmıyor da, geliyor yasaların biraz daha az engelleyici olduğu İsveç’te yapıyor. Amaç zaten ortalığı birbirine katmak!
2011 yılında Norveç’te İşçi Gençlik Birliği kampını basıp kıyım yapan Anders Behring Breivik ile görüşleri çakışıyor.
Kitap yakma, modern çağda Nazilerin başlattığı bir eylem.
Dolaysıyla bunu günümüzde Neo-Nazilerin ve ırkçılığın çeşitli varyantlarının yapması şaşırtıcı değil.
Şu günlerde Hindistan’da da bir ayağı hükümette olan aşırı Hindu gurupları Müslüman mahallelerine saldırıyor.
Yani aşırı dnicilik sadece İslama ya da Hristiyanlığa özgü bir olgu değil.
İsrail’de de aşırı dincilik yükselişte, hatta hükümete ortak. Bunun için Ramazan’da, Bayram öncesi Al-Aksa’ya yönelik saldırı düzenlenebiliyor.
Dolayısıyla, her türlü dinciliğin yükselişte olduğu dünyamızda 1 Mayıs çok daha büyük anlam taşıyor.
Geçmişte olduğu gibi.
1976 1 Mayıs’ı yığınsal olarak hep birlikte 20’lerden bu yana ilk kez nasıl bir coşku ve ortak mutluğumuz ile kutlanmıştı. Hayat boyu bana umut veren görüntülerdi tanık olduğum. Rızgari örneğin çok iyi hazırlanmıştı.
Ve MC Hükümeti 1977’de nasıl bir kıyım organize etti bu kitlesel umuda karşı.
Ve birileri de nasıl provoke etti. Mutlu 1 Mayıs, nasıl mutsuz 1 Mayıs’lara dönüştü.
Günümüzde 1 Mayıs çok daha büyük bir anlam taşıyor.