Alp Altınörs
Alfabe Değişikliği Kardeşliğe Vesile Olsun
Türk Devletleri Topluluğu’nun (TDT) kuruluşu ve gelişimi, Türkiye ile Orta Asya ülkeleri arasındaki kültürel bağları da güçlendiriyor. Bu çerçevede tüm Türk dillerinin ortak alfabesinin kabulü gündeme getirildi.
9-11 Eylül tarihlerinde Azerbaycan’ın başkenti Bakü’de toplanan “Türk Dünyası Ortak Alfabe Komisyonu”, 34 harften oluşan “Ortak Türk Alfabesi” konusunda uzlaşmaya vardı. Türk Dil Kurumu (TDK) da bu çalışmanın bir parçası olarak, gelişmeleri bir açıklamayla kamuoyuna duyurdu. Açıklamaya göre 34 harflik yeni “Ortak Türk Alfabesi”, “Türk halkları arasında karşılıklı anlayış ve işbirliğini teşvik ederken, onların dilsel mirasını koruyacak”. (Bilgiler: Atilla Asul, Birgün, 30/11/2024)
Türk alfabesi 29 harften oluştuğuna göre, buna yeni eklenecek olan harfler nelerdir? Bu harfler: Ä, Ñ, Ŭ, Q ve X’tir.
Atilla Asut gibi öztürkçeci arkadaşlarımız alfabeye harf harf eklenmesine karşı çıkıyorlar. Atilla beye göre, “Türkçenin kendini ifade sorunu yoktur. 1928 yılında Harf Devrimi’yle kabul edilen Latin tabanlı 29 harf, gereksinim duyduğumuz her sesi karşılamaktadır. “(Aynı yerde). Ben olaya daha farklı bir yerden bakıyorum.
Bir yanıyla, itirazlara hak da veriyorum. Zira Türkiye Türkçesinde yer almayan sesleri ifade eden harfler, alfabeye lüzumsuz bir ek olacaktır. Böyle bir ek, Türkiye Türkçesi ile diğer Türk dilleri (Kırgızca, Özbekçe, Kazakça, Tatarca, Azerice, vd.) arasındaki büyük farklılıkların aşılmasını sağlamaz. Bunların her birisi farklı dillerdir. Azerice dışındakilerle ancak tercüman aracılığıyla anlaşabilirsiniz. Azerice ise yapı ve kelime hazinesi itibariyle şaşırtıcı farklılıklar içerdiği için, bilinmeyenler bakımından pek çok yanlış anlaşılmaya yol açabilir. (TRT-Avaz kanalında her gün bütün bu dillerde haberler yayımlanıyor, Türkiye Türkçesiyle aralarında ne denli büyük farklar olduğunu deneyimlemek isteyen izleyebilir!)
Diğer yanıyla ise, Ə ve X harflerinin resmi alfabeye girecek olmasının Türkiye. Vatandaşı Kürtlerin, Çerkeslerin yaşamlarında yaratacağı kolaylığı düşünüyorum. Zira 29 harfli alfabe, Kürtçe, Çerkesçe gibi bu topraklarda yaşayan farklı anadillerdeki isimleri, yer adlarını ifade etmekte yetersiz kalmaktadır. Kürtlerin çok büyük bir kesimi, evlatlarının adını nüfusa kaydettirmeye gittiklerinde alfabe engeliyle karşılaşmaktadır. Çoğu durumda Kürtçe isimler kimliğe yanlış yazılmaktadır. Berxwedan yerine “Berhudan”, Welat yeride “Velat” (hatta “Vedat”!) gibi…
Q, X, W harflerinin resmi alfabede olmaması, Kürtçe yazılı tabelalara, pankartlar, davetiyelere, miting sloganlarına engellemelerin de gerekçesi yapılmış, siyasi etkinlikler bu yolla da kısıtlanmıştır.
İlginç bir ülkeyiz vesselam! Kürtler yıllardır alfabede bu üç harfin olmamasının sıkıntısını yaşıyor ama hiçkimsenin aklına, bu ülkenin milyonlarca Kürt yurttaşının bu sorununu çözmek üzere resmi alfabeye Q, X ve W’yi eklemek gelmedi. Şimdi ise binlerce kilometre uzaktaki ülkelerle kültürel yakınlaşma için alfabe değişikliği yapılıyor.
Madem öyle, Q ile X’in yanına W’yi de ekleyelim de, alfabe değişikliği halkların kardeşliğine vesile olsun!..