Kürdistan bağımsızlık referandumuna 4 gün kaldı. Çok kişinin gün, saat saydığını biliyorum. Kürt kamuoyu büyük bir özlemle 25 Eylül’ü bekliyor. Referandum için önceden yapılan anket oranlarının da üstüne çıkan evet oranı bekliyorum.
Niye Barzani artık geri adım atmaz? En başta ABD’nin çok ciddi ve keskin bir karşı çıkışı yok. Diplomatik açıklamalarla tansiyonu kontrolünde tutuyor. Net bir karşı çıkış sergileseydi zaten bunu önceden yapardı. Barzani de net bir ABD karşıtlığını görseydi zaten yola çıkmazdı.
Türkiye son günlere doğru ancak dilini sertleştirdi. Sınırda yaptığı askeri tatbikatların gözdağının üstüne geçemeyeceği ortada. Zira başka bir ülkeye müdahale gibi bir pozisyona düşecek, içte ve dışta başka sorunlarla da uğraşırken bir de başına böyle bir mesele açacak. Askeri müdahale ihtimali neredeyse yok, zira hem TBMM tezkere kararı alsa da, MGK sert tedbirler alsa da artık çok geç, hem de müdahalesi son derece mantıksızca. Zaten bu yönde ciddi bir niyeti olduğu da söylenemez zira şimdiye kadar olan açıklamaları çok sert değil, daha çok "dostlar alışverişte görsün" havasındadır. Belki MHP’nin gazını almak için daha sertleştirilmiş açıklamalar veya ekonomik müeyyideler uygulama kararı alacak ama bunun da uzun süre için ticari bir mantığı olmayacak. MHP bile aslında kendi seçmenine şirin görünme adına üst perdeden açıklamalar yapmaktadır zira onlar da bu saatten sonra bağımsızlık ilanının şu veya bu şekilde önüne geçilemeyeceğini bilmektedir. CHP zaten kabuğundan dışarı çıkamayacağını gösterme peşindedir. Sonuçta Türkiye komşusuyla yoğun ticari ilişkiler içinde olan bir ülkedir ve Erbil’le düşman olmasından kazanacağı hiçbir şey yoktur.
ABD Türkiye ilişkileri de Erdoğan Trump görüşmeleri yapılsa da çok olumlu bir seyir izlemiyor. Taraflar çok karşı karşıya gelmeden birbirlerini idare etmektedir.
Erbil yönetiminin yaptığı mitinglere oluşan uluslararası gerginlikten dolayı gittikçe artan bir destek gözleniyor. En son Süleymaniye’de artan destek bunun göstergesidir. Barzani tansiyonu düşüren yumuşak açıklamalar yapıyor veya çeşitli alternatifler öne sürerek çözümsüzlüğün nedeni olmadığını gösteriyor. Bunlar usta diplomatik taktikler ve aldığı sert karşılık yok.
İran bu referanduma karşı olsa bile bir askeri müdahalede bulunmaz, oluşan fiili durum üzerine yeni Ortadoğu planları yapma peşine düşer.
Bağdat yönetiminin de çok sert bir müdahalede bulunması ihtimal dahilinde değildir. Aslında birçok ülke engelleyemeyeceği bir fiili durum karşısında olduğunu görüyor.
Barzani artık geri adım atmaz, referandum için artık önemli bir engel görmüyor artık. Özetle yurt içi ve dışında referanduma karşı çıkan herkes kaybedeceğini bilmeli, zira gidişat gittikçe artan oranda yükselen bir bağımsızlık ivmesini göstermektedir. Bağımsızlık referandumunu destekleyen, her şeyi kazanacak hem hakkın yanında durarak kazanacak, hem Kürt kardeşinin yanında duracak Kürt kardeşiyle güçlenecek hem de tarihin, siyasetin akış yönüne ters mantıksız bir iş yapmamış olacak.
Türkiye artık şu malum kırmızı çizgi hastalığından kurtulmalı. Zira tarih eskiye doğru yürümüyor. Doğal gelişim halklara saygı duyulmasını gerektiriyor ve gözünde büyüttüğünün aslında kendisini engelleyen olduğunu gösteriyor.
@gergerliogluof
